8 Ocak 2020 Çarşamba

ANEMİ (KANSIZLIK) DERLEMESİ (1)






ANEMİ (KANSIZLIK) DERLEMESİ (1)


Derleyen: Bülent Ağaoğlu
İstanbul, 8.1.2020





İki yakınımda anemi hastalığı sebebiyle bu derlemeyi yaptım.
Günümüzde doktorlarımızın yükü ağır…
Hastasıyla ilgili söylemesi gerekenlerden unuttukları olabilir.
Bizlerin aydınlanmamız için sorular sormamız gerekebilir.
Ayrıca, uzman olmasak da, hastalığımız hakkında, doktora giden veya doktora götürdüğümüz yakınlarımızın hastalığı hakkında bilgi sahibi olmak konuyla ilgili bilinçlenmeyi sağlayabilir… Bunun da olumlu sonuçları olabilir.









EN ÖNEMLİ ALINTILAR
(2.-6. Sayfa arasındaki alıntıların kaynağı, 7-20. Sayfalar arasındaki metindir. )

 [NEDENİN SAPTANMASININ ÖNEMİ]
“Kan ilaçlarının bilinçli şekilde kullanılmaması, kanın kayıp noktasının tam olarak belirlenememesi ve altta yatan nedenin ortadan kaldırılmaması tedavide başarısızlığa neden oluyor” diyor. 
------------------.
Kansızlığa hemogram testiyle tanı konuluyor. Bundan sonraki aşamanın kansızlığın nedeninin araştırılması olduğuna dikkat çekiliyor.
------------------.
Kesin nedeni tam olarak belirlemek bazen zor olabilir.
------------------.
Demir eksikliği tedavisinde yapılan en önemli hatanın, demir eksikliği tanısı konulduktan hemen sonra demir ilaçlarına başlanması olduğu belirtiliyor. Bu şekilde altta yatan en önemli neden atlanabiliyor. İlaçlar hastanın bir süre için kendini iyi hissetmesini sağlasa da mide ve bağırsaklarda kan kaybına neden olan bir hastalık ya da kanser varlığı belirlenemediği için, hastanın yaşamı tehlikeye girebiliyor.
----------------.
Kansızlığa yol açan neden ortadan kaldırılmalı
----------------.
Kansızlık sorunun tedavi edilebilmesi için altında yatan nedenin belirlenmesi gerekir.
----------------.
Bununla birlikte, [kan] nakiller[i] sadece kısa süreli bir tedavidir. Doktorunuzun aneminin nedenini bulup tedavi etmesi gerekir.

DİĞERLERİ
Ancak bazı durumlarda kansızlık çok hızlı şekilde ortaya çıkıp aniden geliştiği için çok çabuk ilerleme gösterebiliyor. Bu durumda belirti ve bulgular da çok hızlı şekilde açığa çıkıyor.
----------------.
Kansızlık belirtileri içinde, kaslara yeterince oksijen iletilemediği ve yeterince enerji üretilemediği için meydana gelen halsizlik ve bitkinlik de bulunuyor. Kalp yeterince oksijen alamadığı için çarpıntı oluyor ve kalp atım hızı artıyor. Bu sorun beyne çok az kan gitmesi, konsantrasyon bozuklukları, uykuya meyil, baş dönmesi, göz kararması gibi şikâyetlere de neden oluyor. Kansızlığın seviyesi arttıkça bu belirtiler ilerliyor. Kalp sorunu olan bir kişide ilerleyen dönemde kalp yetmezliği de görülebiliyor. 
----------------.
Kansızlığa yol açan hastalığın düzeltilememesi halinde kan nakli yoluna gidiliyor. Kan naklinin yaşamı tehdit edebilen ciddi yan etkileri olabildiği için kararın dikkatli verilmesi gerekiyor. Demir eksikliği gibi besinsel yetersizliklere bağlı kansızlıklarda eksik olan mineral veya vitaminin verilmesiyle kansızlık etkili bir şekilde düzeltilebiliyor. Bu nedenle bu tip hastalarda gereksiz yapılan kan nakillerinden kaçınılması gerektiğine dikkat çekiliyor. 
----------------.
KAN NAKLİ NEDİR VE NEDEN YAPILIR?
2. Ağır kansızlık durumlarında, hastanın kan rezervini arttırmak ve organlara yeterli oksijen gitmesini sağlamak için;
----------------.
BU İŞLEMİN RİSKLERİ NELERDİR?
Kan verilmesinden aylar ya da yıllar sonra enfeksiyon gelişebilir.
----------------.
KAN NAKLİ NEDİR VE NEDEN YAPILIR?
Yukarıda bahsedilen tüm risklere rağmen, doktorunuz bu girişimin sizin/hastanızın yararın(ız)a olacağını bu yüzden girişimin yapılması gerektiğini düşünmektedir.
----------------.
BU İŞLEMİN YAPILMAMASI DURUMUNDA GELİŞEBİLECEK DURUMLAR NELERDİR?
Bu işlemin yapılmaması durumunda, doku ve organlara yeterli oksijen taşınamayabilir. Bu durum şoka ve ölüme sebebiyet verebilir.
----------------.
BU İŞLEMİN ALTERNATİFLERİ VAR MIDIR?
Organların canlılığını sürdürmesi için gerekli olan oksijen, kırmızı kan hücrelerine taşındığından kan naklinin yerini tutan başka bir tedavi yoktur.
----------------.
Anemi bağışıklık sistemini zayıflatma eğilimindedir ve bu nedenle kişi enfeksiyonlara ve inflamatuar hastalıklara daha yatkın olabilir.
----------------.
C vitamini ihtiyacını karşılamak için portakal yemek ya da her gün bir bardak limon suyu içmek iyi olur.
----------------.
Demir eksikliği kan kaybından kaynaklanıyorsa kanama bulunmalı ve durmalıdır.
----------------.
“Yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı ve nabızda hızlanma gibi belirtilerle ortaya çıkan kansızlık tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor.
----------------.
yorgunluğa neden olduğu için yaşam kalitesini düşürüyor.
----------------.
Ayrıca kanda eksik olan maddeler belirlenip gerekli destek sağlanmalıdır. Bu dönemde alyuvarların yapımı durduğu için bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanılmamalıdır. Kansızlığa neden olan ilaçların bırakılması gerekir.
----------------.
Çay ve kahve tüketimi mümkün olduğunca sınırlandırılmalıdır.
----------------.
Demir ilaçları! Demir eksikliği durumunda uygun tedavinin yapılması, doktor kontrolünde tablet ya da iğne ile eksik olan değerlerin yerine konulması gerekir. Tedavi, kişinin kendi isteğine göre kesilmemeli, tedavinin tamamlanmasına doktor tarafından karar verilmelidir.
----------------.
Tedavide beslenmenizde değişiklik, ilaçlar ve cerrahi girişim yer alabilir.
----------------.
Ağır demir eksikliği anemisinde hastanede tedavi, kan nakli, demir enjeksiyonları veya damar içi demir tedavisi gerekebilir.
----------------.
Midedeki asidi azaltan ilaçlar da demir emilimini bozabilir.
----------------.
Tüm anemi çeşitlerinde en sık görülen belirti halsizlik ve yorgunluk hissidir. Kanda yeteri kadar hemoglobinin bulunamaması halsizliğe yol açar. Hemoglobin, vücuda oksijen taşıyan ve alyuvarlarda bulunan demirden zengin proteindir.
----------------.
Anemi ayrıca nefes darlığı; özellikle ayağa kalkıldığında baş dönmesi; baş ağrısı; ellerde veya ayaklarda soğukluk; deride, dişetlerinde ve tırnaklarda soluklaşma; ve göğüs ağrısına da neden olabilir.
----------------.
Yeteri sayıda hemoglobin taşıyıcı alyuvarlara sahip değilseniz kalbiniz, kanınızdaki azalan miktardaki oksijeni dolaştırabilmek için daha çok çalışmak zorunda kalır. Bu da aritmiye, kalpte üfürüme, kalp büyümesine ve hatta kalp yetmezliğine yol açabilir.
----------------.
Ağır demir eksikliği anemisi hastanede yatarak tedavi gerektirebilir, kan nakli, demir enjeksiyonları veya damardan demir tedavisi uygulanması gerekebilir.
----------------.
Demirin fazlası zararlı olabilir, Bu nedenle demir takviyelerini sadece doktorunuzun önerdiği şekilde almanız gerekir.
----------------.
Demir takviyeleri düşük demir düzeylerini aylar içinde düzeltebilir.
----------------.
 Ağır Demir Eksikliği Anemisinde Tedaviler
Demir eksikliği aneminiz şiddetli ise, alyuvar nakli gerekebilir. Kan nakli, sık uygulanan ve oldukça güvenli bir işlemdir. Toplardamarlarınızdan birinin içine kan verilir. Kan naklinde alıcı ile vericinin kanlarının uyuştuğundan emin olmak gerekir.
Alyuvar nakli aneminizi hızla düzeltir. Alyuvarlar ayrıca vücudunuzun tekrar kullanabileceği bir demir kaynağı da sağlar. Bununla birlikte, nakiller sadece kısa süreli bir tedavidir. Doktorunuzun aneminin nedenini bulup tedavi etmesi gerekir.
Demir ayrıca kas içine veya bir kanül vasıtasıyla damar içine de verilebilir. Ancak, damardan demir tedavisinde bazı güvenlik çekinceleri bulunur. Bu işlemin bir hastanede veya bir klinikte, deneyimli personelin varlığında yapılması gerekir. Bu tedavi genellikle uzun dönem demire gereksinimi olan, ancak ağızdan demir takviyesi alamayan veya demir eksikliği anemisi için bir an önce tedavi edilmesi gereken kişilere uygulanır.
----------------.
Demir düzeylerinizin arttığına emin olmak için düzenli olarak doktorunuza görünün.
----------------.
Demir takviyelerini sadece doktorunuzun onayıyla ve onun yazdığı şekilde kullanın. Vücudunuzda aşırı miktarda demir bulunması da olasıdır (demir yüklenmesi denen durum). Vücudunuzda çok fazla demir bulunması organlarınıza zarar verebilir.
----------------.
Demir düzeylerinin normale gelmesi aylar sürebilir.






















ALINTILAR
1
“Kansızlık (Anemi) Hastalığına Dikkat !
Giriş Tarihi: 18.11.2014 15:36
Anemi halk arasındaki ismi ile kansızlık hastalığına dikkat !   Hematololoji ve Kemik İliği Nakli Uzmanı Prof. Dr. İhsan Karadoğan özellikle 40 yaş sınırına dikkat çekti. Kansızlığın halsizlik ve bitkinlik yaptığını söyleyen Karadoğan çok önemli bilgiler
ANEMİ NEDİR : Anemi, yani halk arasında bilinen adıyla "kansızlık", toplam kırmızı kan hücresi/alyuvar/eritrosit sayısının azalması veya eritrositlerin içindeki hemoglobin miktarının azalması veya her ikisinin birlikte olması sonucu oluşan bir hastalıktır.
 Toplumda sık rastlanan kansızlık sorunu, kişi farkında olmadan uzun yıllar sürebiliyor ve belirtileri çok uyarıcı olmadığı için hastalar bu sorunla uzun süre yaşayabiliyor. Hematololoji ve Kemik İliği Nakli Uzmanı Prof. Dr. İhsan Karadoğan, “Kan ilaçlarının bilinçli şekilde kullanılmaması, kanın kayıp noktasının tam olarak belirlenememesi ve altta yatan nedenin ortadan kaldırılmaması tedavide başarısızlığa neden oluyor” diyor. 
 Kadın ve erkeklerde 40 yaş sonrası kansızlığa dikkat! 
 Vücutta kansızlığın başlamasıyla bazı koruma mekanizmaları da harekete geçiyor. Kan değerlerindeki düşüklük ilk aşamada bazı koruyucu mekanizmalarla kapatılmaya çalışılsa da, vücut bunu belli bir süre tolere edebiliyor. Hastanın bu evrede şikâyetleri tam oluşmadığı için bu eksiklikler fark edilmeyebiliyor.
Kansızlığın ilerlemesi kişiden kişiye değişim gösteriyor. Bu sorunun yavaş geliştiği kişilerde kan değerleri normalin yarısına inse bile hastanın önemli bir yakınması olmayabiliyor. Ancak bazı durumlarda kansızlık çok hızlı şekilde ortaya çıkıp aniden geliştiği için çok çabuk ilerleme gösterebiliyor. Bu durumda belirti ve bulgular da çok hızlı şekilde açığa çıkıyor. Kansızlığa hemogram testiyle tanı konuluyor. Bundan sonraki aşamanın kansızlığın nedeninin araştırılması olduğuna dikkat çekiliyor.
 UYKUYA MEYLİNİZ ARTTIYSA DİKKAT!
Kana rengini veren kırmızı kan hücreleri olan eritrositlerin yani alyuvarların temel görevinin, vücuttaki gaz alışverişini sağlamak olduğu belirtiliyor. Alyuvarlar, akciğerlerden alınan oksijeni hücrelere götürüp tüm hücrelerin gerekli yakıtı almalarını sağlıyor ve enerji üretimi yapmalarına yardımcı oluyor. Eritrosit sayısı düştüğü zaman, dokulara ve hücrelere iletilmesi gereken oksijen miktarı azalıyor. Yeterli oksijen gitmeyince vücut yeterli enerjiyi üretemiyor ve bütün hücrelerin fonksiyonlarında azalma başlıyor.
Kansızlık belirtileri içinde, kaslara yeterince oksijen iletilemediği ve yeterince enerji üretilemediği için meydana gelen halsizlik ve bitkinlik de bulunuyor. Kalp yeterince oksijen alamadığı için çarpıntı oluyor ve kalp atım hızı artıyor. Bu sorun beyne çok az kan gitmesi, konsantrasyon bozuklukları, uykuya meyil, baş dönmesi, göz kararması gibi şikâyetlere de neden oluyor. Kansızlığın seviyesi arttıkça bu belirtiler ilerliyor. Kalp sorunu olan bir kişide ilerleyen dönemde kalp yetmezliği de görülebiliyor. 
Kansızlık belirlenen hastada, kansızlığa yol açan nedenin mümkünse ortadan kaldırılması gerekiyor. Kansızlığa yol açan hastalığın düzeltilememesi halinde kan nakli yoluna gidiliyor. Kan naklinin yaşamı tehdit edebilen ciddi yan etkileri olabildiği için kararın dikkatli verilmesi gerekiyor. Demir eksikliği gibi besinsel yetersizliklere bağlı kansızlıklarda eksik olan mineral veya vitaminin verilmesiyle kansızlık etkili bir şekilde düzeltilebiliyor. Bu nedenle bu tip hastalarda gereksiz yapılan kan nakillerinden kaçınılması gerektiğine dikkat çekiliyor. 
Başka hastalıklarla karıştırılabilir
Kansızlık kırmızı kan hücreleri ile ilgili olan sayısal değişiklikler anlamına geliyor. Lökosit, trombosit sayıları gibi diğer kan hücreleri de kan sayımında dikkat edilmesi gereken değerler arasında yer alıyor. Lökosit ya da trombosit sayılarının düşüklüğüyle kendini gösteren başka hastalıklar da bulunuyor. Bunlar bazen kansızlıkmış gibi ifade edilse de kansızlıkla ilgili asıl ifade edilmek istenenin alyuvarların yani kırmızı kan hücrelerinin azalması olduğu belirtiliyor.  Lökositlerin ya da trombositlerin azalması gibi hastalıklar da çok önemli bulunuyor. Bunların kandaki olumsuz değişimleri gösteren bir laboratuvar bulgusu olduğu belirtiliyor. Lökositler bağışıklık sisteminin temel hücrelerini oluşturuyor. Trombositler ise kanın pıhtılaşmasını sağlıyor. Lökosit sayısının azalması kendini enfeksiyonlar şeklinde gösteriyor. Trombosit sayısının azalması ise kanamaya olan yatkınlığı artırıyor. Bu noktada öncelikle bu değerlerin neden düştüğünü bulmak ve tedaviyi bu doğrultuda yönlendirmek gerekiyor.
Tahlil öncesi klinik değerlendirme
Kan değerlerinde bir anormallik çıkması halinde önce bunun teyit edilmesi ve laboratuvar kaynaklı hatalara karşı dikkatli olunması gerekiyor. Örneğin kan örneğinin alınması sırasında uygun şartlar oluşturulmadıysa kan değerlerinin sonuçları bundan etkilenebiliyor. Damarın bulunamaması, kanın bekletilmesi ve çalkalama yapılmaması bazen kan değerlerinin sonuçlarında hata oluşturabiliyor. Kan alımı ve kanın değerlendirilmesi sırasında laboratuvarda kullanılan aletlerin de hata payını en aza indirecek şekilde güvenli olmaları gerekiyor. Bunun için hastanın laboratuvar sonucundan önce klinik değerlendirmesi çok önemli görülüyor. İkisinin sonucunun örtüşmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.
 Sorun ilaçla geçiştirilmemeli
Demir eksikliği tedavisinde yapılan en önemli hatanın, demir eksikliği tanısı konulduktan hemen sonra demir ilaçlarına başlanması olduğu belirtiliyor. Bu şekilde altta yatan en önemli neden atlanabiliyor. İlaçlar hastanın bir süre için kendini iyi hissetmesini sağlasa da mide ve bağırsaklarda kan kaybına neden olan bir hastalık ya da kanser varlığı belirlenemediği için, hastanın yaşamı tehlikeye girebiliyor. Bu esnada hastanın kan değerleri yükseltilirken var olan ancak bilinmediği için müdahale edilemeyen kanserin ilerleyerek tedavi sınırını aşabildiği belirtiliyor. Prof. Dr. Karadoğan, “Özellikle yeni başlamış kansızlıkta çok dikkatli olunması gerekiyor” diyor.
 Ailede kanser varsa tarama önemli
 Prof. Dr. İhsan Karadoğan, “Ailede kanser öyküsü varsa, bazı kanserlerin ailesel yatkınlık gösterdiği ve daha dikkatli olunması gerektiği unutulmamalıdır” diyor. Temel hedefin şikâyet halinde doktora danışmak ve rutin kontroller yerine doktorun öngördüğü tahlilleri yaptırmak olduğuna dikkat çekiliyor. Basit bir kan tahliliyle var olan bir kanseri yakalamak çok mümkün görülmüyor.  Ceyda ERENOĞLU / HT GAZETE Kaynak: Kansızlık (Anemi) Hastalığına Dikkat!.”. https://www.haberturk.com/saglik/haber/1010357-kansizlik-baska-hastaliklarla-karistirilabilir
2
“KAN NAKLİ İÇİN AYDINLATILMIŞ ONAM FORMU.
Bu onam formu size/hastanıza anlatılan işlemin “nasıl?”, “neden?” gerçekleştirilmek istendiğinin, bu “işlem gerçekleştirilmez ise hangi sonuçlara yol açabileceği”, “işlemin gerçekleştirilmesi sırasında ya da sonrasında hangi yan etki ya da istenmeyen olaylar olabileceği”, bu işlemin “alternatifinin olup olmadığı” konusunda sizi aydınlatmak için hazırlanmıştır. Bu formu okuyup, imzalayarak işlem konusunda aydınlatıldığınızı ve işlemin yapılmasına rıza gösterdiğinizi beyan etmektesiniz. Form içerisinde anlamadığınız noktaları doktorunuza sorabilirsiniz.
Bu formu okuyup anlayıp imzaladıktan sonra rızanızı geri çekmekte özgürsünüz.
KAN NAKLİ NEDİR VE NEDEN YAPILIR?
Kanın ya da içindeki elemanların tedavi amacıyla damarda verilmesidir. Şu nedenlerle yapılır:
1. Travma, cerrahi veya diğer nedenlere (mide kanaması gibi) bağlı ani kan kaybı durumlarında;
2. Ağır kansızlık durumlarında, hastanın kan rezervini arttırmak ve organlara yeterli oksijen gitmesini sağlamak için;
Sizin/hastanızın durumunun bu maddelerden herhangi birisine uymadığını düşünüyorsanız işlemin size/hastanıza neden yapılmak istendiğini doktorunuza sorabilirsiniz.
BU İŞLEM KİM TARAFINDAN, NEREDE VE NASIL YAPILIR, TAHMİNİ SÜRESİ NEDİR?
Bu işlem konusunda deneyimli bir hemşire veya sağlık memuru tarafından acil servis içinde yapılır. Her bir torba kanın verilme süresi 30-60 dakika civarındadır. Şu şekilde yapılır:
1. Testleri uygun bulunan kan, kan merkezinden temin edilir. Kan merkezinde, kanın hastaya verilip verilemeyeceği kontrol edilmiştir.
2. Hastanın yaşamsal bulguları yakın izlenir, büyük bir damar yolu (gerekirse birden fazla) açılır.
3. Kan veya kan ürünleri özel bir setle damardan verilir.
BU İŞLEMİN BEKLENEN FAYDALARI NELERDİR?
Bu işlem sonunda şikayetleriniz düzelecek ve kendinizi daha iyi hissedeceksiniz. Kan kaybına karşı hayatta kalma şansınız artacaktır.
BU İŞLEME BAĞLI GELİŞEBİLECEK İSTENMEYEN ETKİLER NELERDİR?
1. Alerjik reaksiyonlar, kaşıntı, ciltte döküntüler görülebilir.
2. Kan hücrelerinin yıkımı sonucu ateş, üşüme, titreme, huzursuzluk, damar yolu boyunca göğüste ve sırtta ağrılar, eklem ağrıları, baş ağrısı, tansiyon düşüklüğü, pıhtılaşma bozuklukları, idrar rengini kırmızılaşması ve böbrek yetmezliği görülebilir.
BU İŞLEMİN RİSKLERİ NELERDİR?
1. Hastaya çok miktarda kan verilmesi durumunda kanın pıhtılaşmasında bozukluklar, asit-baz dengesinde bozulmalar, kalp yetmezliği, vücut ısısının normalin altına düşmesi görülebilir. Kalsiyum eksikliğine bağlı olarak vücutta uyuşmalar, kasılmalar, güçsüzlük, bilinç değişiklikleri ve hayatı tehdit eden kalp ritim bozukluklarıyla sonuçlanabilir.
2. Alerjiye bağlı tansiyon düşüklüğü, nefes darlığı, hırıltılı solunum, kalp hızında artış, karında kramplar, kusma, ishal, bilinç kaybı, kalp ritminde bozulmalar, solunum ve kalp durması görülebilir.
3. AIDS, Hepatit B, Hepatit C, Brusella, Sıtma, Frengi gibi hastalıkların bulaşması en güncel yöntemlerle kan test edilse bile nadiren görülebilir. Kan verilmesinden aylar ya da yıllar sonra enfeksiyon gelişebilir.
4. Nakledilen kanla hastanın kanı arasında uyuşmazlıklar sonucu ani akciğer hasarlanması ve solunum yetmezliği görülebilir. Bu durum solunum yetmezliği ve ölüme yol açabilir.
5. Kan verilen damardan hava kan dolaşımına girerek solunum yetmezliği ve ölüme yol açabilir.
6. Kan naklinden sonra haftalar içinde hücre uyuşmazlığı sonucu ateş, kusma, ishal, karın ağrıları, vücutta döküntüler, kan hücrelerinin azalması, karaciğer yetmezliği görülebilir.
Yukarıda bahsedilen tüm risklere rağmen, doktorunuz bu girişimin sizin/hastanızın yararın(ız)a olacağını bu yüzden girişimin yapılması gerektiğini düşünmektedir.
Türkiye Acil Tıp Derneği Kan Transfüzyonu İçin Aydınlatılmış Onam Formu
BU İŞLEMİN YAPILMAMASI DURUMUNDA GELİŞEBİLECEK DURUMLAR NELERDİR?
Bu işlemin yapılmaması durumunda, doku ve organlara yeterli oksijen taşınamayabilir. Bu durum şoka ve ölüme sebebiyet verebilir.
BU İŞLEMİN ALTERNATİFLERİ VAR MIDIR?
Organların canlılığını sürdürmesi için gerekli olan oksijen, kırmızı kan hücrelerine taşındığından kan naklinin yerini tutan başka bir tedavi yoktur.
HASTANIN SAĞLIĞI İÇİN KRİTİK OLAN YAŞAM TARZI ÖNERİLERİ NELERDİR?
Sadece hekiminizin önerileri varsa onları yerine getiriniz. Eğer kan nakli uygulaması yapıldıktan sonra yukarıda bahsedilen risklerden herhangi birisi gelişecek olursa (idrar renginde koyulaşma, titreme, kasılma, fenalık hissi, tansiyon düşüklüğü, göğüs ağrısı ve hırıltılı solunum gibi) hemen bir sağlık kuruluşuna başvurmanız gerekir.
GEREKTİĞİNDE AYNI KONUDA TIBBİ YARDIMA NASIL ULAŞABİLİRSİNİZ?
Acil durumlarda 112 acil sağlık hizmetlerinden faydalanabilirsiniz. Diğer konularda aile hekiminizden veya size işlemi uygulayan kişiye başvurabilirsiniz.
Bu bilgilendirme ve rıza formunu okudum / yakınım bana okudu. Doktorum, önerilen işlemi, işlemin risklerini ve işlemi yaptırmadığım takdirde karşılaşacağım riskleri; ayrıca bu işlemin sonuçlarının başarılı olamayabileceğini bana anlattı. Tüm anlatılanları anladım. Bu tıbbi işlem konusunda soru sorabilmem ve karar verebilmem için yeterli süre tanındı ve bana iş bu hasta onam formundan bir nüsha verildi. Bu bilgiler ışığında bana / yakınıma bu tedavinin / işlemin uygulanmasını hiçbir baskı altında kalmadan kendi irademle kabul ettiğimi beyan ederim.
Lütfen kendi el yazınızla ‘‘2 sayfadan oluşan bu onam formunu okudum, anladım ve kabul ediyorum’’ yazınız ve imzalayınız.”. https://www.tatd.org.tr/uploads/tbl_onam_formlari/5c6d4f8db5f82_tbl_onam_formlari2019160101.pdf
3
4
“Genellikle diğer hastalıklara bağlı olarak vücudun sağlıklı kırmızı kan hücresi üretme kabiliyeti etkilendiğinde veya anormal olarak kırmızı kan hücresi yıkımı veya kaybı arttığında ortaya çıkar.”. https://www.medicalpark.com.tr/kansizlik-anemi/hg-2163
5
“Kansızlık nedir?
Kansızlık ya da anemi nedir sorusunun cevabı: Kanda yeterince sağlıklı kırmızı kan hücresi veya hemoglobin olmadığında ortaya çıkan bir durumdur şeklinde verilebilir.”.
Yorgunluk, halsizlik gibi kansızlık belirtileri, vücut dokularına yeterince oksijen götürülememesi sonucunda gelişir.”.
“Anemi, kanda yeterince kırmızı kan hücresi bulunmadığında ortaya çıkar. Bazı hastalıklar ve durumlar kırmızı kan hücrelerinin sayısında azalmaya neden olabilir. Birçok anemi türü vardır ve tek bir nedeni yoktur. Kesin nedeni tam olarak belirlemek bazen zor olabilir.”.
“Demir eksikliği anemisi: Demir eksikliği anemisi en yaygın görülen anemi türüdür. Demir eksikliği anemisi vücutta görülen demir kıtlığından kaynaklanır. Kemik iliğinin kırmızı kan hücrelerinin ihtiyaç duyduğu hemoglobini yapabilmesi için demire ihtiyacı vardır. Yeterli demir olmadan kırmızı kan hücrelerinin üretimi için gereken hemoglobin üretilemez. Bu tip anemi, demir takviyesi almayan birçok hamile kadında ortaya çıkar. Ayrıca, ağır adet kanamaları, mide ülseri ve kanser demir eksikliği anemisine neden olabilir.”. https://www.medicalpark.com.tr/kansizlik-anemi/hg-2163
“Birçok anemi tipinde ortak olan semptomlar şunları içerir:
Kolay yorulma ve enerji kaybı
·         Özellikle egzersizle olan alışılmadık derecede hızlı ya da düzensiz kalp atışı
·         Nefes darlığı
·         Göğüs ağrısı
·         Baş ağrısı
·         Baş dönmesi
·         Ciltte solukluk
·         Bacaklarda kramplar
·         Uykusuzluk”.

“Kansızlığa ne iyi gelir?
Anemi bağışıklık sistemini zayıflatma eğilimindedir ve bu nedenle kişi enfeksiyonlara ve inflamatuar hastalıklara daha yatkın olabilir. Yeterli C vitamini dozu bağışıklık sistemini güçlendirir ve aynı zamanda demirin emiliminde yardımcı olur. C vitamini ihtiyacını karşılamak için portakal yemek ya da her gün bir bardak limon suyu içmek iyi olur.
Ispanak, kereviz, hardal yeşili ve brokoli gibi yeşil sebzelerde bulunan yüksek miktarda klorofil iyi bir demir kaynağıdır.  Ispanakları çiğ olarak tüketmekten ziyade pişirilmesi daha doğrudur. Çünkü çiğ ıspanağın içeriğindeki oksalik asit vücutta demir emilimini engelleyebilir. Taze pancar veya nar suyu, harika kan yapıcı ve kan temizleyi olarak işlev görür. Pancar folik asit bakımından da zengindir. Susam tohumu, özellikle de siyah susam tohumu demir alımını arttırmanın iyi bir yoludur.”. https://www.medicalpark.com.tr/kansizlik-anemi/hg-2163
“Kansızlık tedavisi nasıl yapılır?
Kansızlık tedavisinde kullanılan çeşitli yöntemler vardır. Hepsinde kırmızı kan hücresi sayısının artırılması hedeflenir. Böylece kanın taşıdığı oksijen miktarı arttırılır. Tedavi aneminin tipine ve nedenine bağlı olarak planlanır.
Demir eksikliği anemisi: Demir takviyeleri veya diyet değişiklikleri. Demir eksikliği kan kaybından kaynaklanıyorsa kanama bulunmalı ve durmalıdır.”. https://www.medicalpark.com.tr/kansizlik-anemi/hg-2163
6
“Yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı ve nabızda hızlanma gibi belirtilerle ortaya çıkan kansızlık tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Başta mide ve bağırsak kanseri olmak üzere birçok önemli hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkabilen kansızlık, yorgunluğa neden olduğu için yaşam kalitesini düşürüyor. Memorial Kayseri Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Muharrem İngeç, kansızlığın neden olduğu sağlık sorunları ve kansızlığa karşı alınması gereken 5 önlem hakkında bilgi verdi.” https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberleri/kansizligi-onleyen-5-onemli-faktor/
“Hemoglobin azalırsa kansızlık olur
Kan, içeriğinde farklı hücreler bulundurmaktadır. Kanda, sayısı diğer hücrelere göre daha çok olan alyuvar yani kırmızı kan hücreleri, oksijeni vücuda dağıtmakla görevlidir. Kırmızı kan hücrelerinin sayısının az olması ya da oksijen taşıma yeteneğinin bozulması ise kansızlığa neden olmaktadır. Kansızlık, ömrü yaklaşık 100 gün olan alyuvarların kana kırmızı rengini veren hemoglobin maddesinin azalmasıyla ortaya çıkar. Kan kaybı, alyuvarların kısa sürede parçalanması ve alyuvarların yeterince yapılamaması da kansızlığın nedenleri arasındadır.” https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberleri/kansizligi-onleyen-5-onemli-faktor/
“Demir ihtiyacına dikkat!
Normal bir insanın günlük demir ihtiyacı 2 mg’dir. Besinlerdeki demirin yaklaşık %10’u ince bağırsaklarda emilmektedir. Kadınlarda erkeklere oranla demir ihtiyacı daha fazladır. Besinlerdeki demirin ancak %10 kadarı ince bardaklardan emilir. Vücudun ihtiyacı arttığı durumlarda bu oran yetersiz kalmakta ve kansızlık ortaya çıkmaktadır.“. https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberleri/kansizligi-onleyen-5-onemli-faktor/
“Kansızlığa yol açan neden ortadan kaldırılmalı
Kansızlık sorunun tedavi edilebilmesi için altında yatan nedenin belirlenmesi gerekir. Örneğin adet kanaması çok yoğun olan kadınlarda, bir süre sonra kansızlık önemli bir sorun haline gelmektedir. Bu sorun nedeniyle yaşam kalitesi olumsuz etkilenen kadınlara hormonal destek verilerek, adetleri düzenli hale getirilmelidir. Ayrıca kanda eksik olan maddeler belirlenip gerekli destek sağlanmalıdır. Bu dönemde alyuvarların yapımı durduğu için bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanılmamalıdır. Kansızlığa neden olan ilaçların bırakılması gerekir.” https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberleri/kansizligi-onleyen-5-onemli-faktor/
“Kansızlığa karşı bu uyarıları dikkate alın!
Hayvansal gıdalar! Karaciğer, kırmızı et, balık gibi hayvansal besinleri düzenli olarak tüketilmelidir.
C vitamini! İçeriğinde C vitamini yüksek olan meyve ve taze sıkılmış meyve sularını içecek olarak tercih edilmelidir. Çay ve kahve tüketimi mümkün olduğunca sınırlandırılmalıdır.
Demir ilaçları! Demir eksikliği durumunda uygun tedavinin yapılması, doktor kontrolünde tablet ya da iğne ile eksik olan değerlerin yerine konulması gerekir. Tedavi, kişinin kendi isteğine göre kesilmemeli, tedavinin tamamlanmasına doktor tarafından karar verilmelidir.
Folik asit! Vücudun alyuvarları üretebilmesi için folik aside ihtiyacı vardır. Folik asit yetersiz olduğunda kan hücresi üretimi azalmakta ve kansızlık sorun olmaktadır. Vücuttaki folik asit düzeyinin kontrol edilmesi, eksikliği durumunda gerekli tedavinin yapılması gerekir.
B12 vitamini! Alyuvarların kemik iliğinden üretilmesi için B12 vitamini gerekmektedir. B12 vitamininin eksikliği kansızlığa yol açmaktadır. B12 vitamini emiliminin olması için pankreas, mide ve ince bağırsağın fonksiyonlarının normal olması gerekmektedir.”. https://www.memorial.com.tr/saglik-rehberleri/kansizligi-onleyen-5-onemli-faktor/
7
 “Demir eksikliği anemisi genellikle başarı ile tedavi edilebilir. Tedavi durumun nedenine ve ağırlığına bağlıdır. Tedavide beslenmenizde değişiklik, ilaçlar ve cerrahi girişim yer alabilir.
Ağır demir eksikliği anemisinde hastanede tedavi, kan nakli, demir enjeksiyonları veya damar içi demir tedavisi gerekebilir.”  http://www.kanhastaliklari.org.tr/icerik.php?id=127&alt_id=196&tab=126
“Kan Kaybı
Kan kaybettiğinizde demir kaybediyorsunuz demektir. Vücudunuzda kaybolan demiri yerine koyacak kadar yeterli demir depolanmamışsa demir eksikliği anemisi oluşur.
Kadınlarda demir düzeylerinin düşüklüğünün sebepleri,
·         menstruasyon kanamalarının uzun sürmesi, fazla olması veya rahimdeki myom denen selim urlardaki kanama olabilir.
·         Doğum sırasında gerçekleşen kan kaybı da kadınlardaki azalmış demir seviyelerinin diğer bir sebebidir.
·         İnternal kanamalar (iç kanama, vücudunuzun içinde oluşan kanama) da demir eksikliği anemisine neden olabilir. Bu tip kan kaybı her zaman kendini net belli etmeyebilir ve yavaş oluşabilir. İç kanamaların bazı sebepleri şunlardır:
·         Kanayan bir ülser, barsak polipi ya da kalın barsak kanseri
·         Aspirinin veya steroid olmayan iltihap önleyiciler gibi diğer ağrı kesicilerin (örneğin ibuprofen ve naproksen) düzenli kullanımı
·         İdrar yollarında kanama
·         Ağır yaralanmalardan, cerrahi operasyonlardan veya sık kan alımlarından kaynaklanan kan kayıpları da demir eksikliği anemisine neden olabilir.
·         Kötü Beslenme
En iyi demir kaynağı olan gıdalar et, kümes hayvanları, balık, yumurta ve demirle zenginleştirilen (içine demir katılan) besinlerdir. Bu gıdaları düzenli olarak tüketmiyorsanız veya demir takviyesi almıyorsanız sizde demir eksikliği anemisi gelişmesi olasılığı daha fazladır.
Doğru besinler yenirse vejetaryen beslenme ile de yeterli demir sağlanabilir. Örneğin, et olmayan demir kaynakları arasında ıspanak ve diğer koyu yeşil yapraklı sebzeler, bazı tür bakliyat, kurutulmuş meyveler, demir katılmış ekmekler ve mısır gevrekleri bulunur.
Gebelik ve çocukluk gibi hayatın bazı dönemlerinde beslenmeyle yeterli demir alınması zor olabilir. Bunun nedeni böyle büyüme ve gelişme zamanlarında demir gereksiniminin artmasıdır.
·         Yeterli Demir Emiliminin Yapılamaması
Beslenmenizde yeteri kadar demir olsa da vücudunuz bunu tam olarak absorbe edemeyebilir (ememeyebilir). Bu geçirilmiş bir bağırsak ameliyatına veya Chron hastalığı, Çölyak hastalığı gibi bağırsak hastalıklarına bağlı olabilir.
·         Midedeki asidi azaltan ilaçlar da demir emilimini bozabilir.”. http://www.kanhastaliklari.org.tr/icerik.php?id=127&alt_id=196&tab=126
“Bazı beslenme şekilleri ya da alışkanlıkları sizi demir eksikliği anemisi açısından yüksek risk grubuna sokabilir. Bu, aşağıdaki durumlarda ortaya çıkabilir:
·         En iyi demir kaynağı olan eti ve balığı içermeyen beslenme tarzı uyguluyorsanız. Bununla birlikte uygun besinler yenirse vejetaryen beslenme ile de yeterli demir sağlanabilir. Örneğin, et olmayan demir kaynakları arasında ıspanak ve diğer koyu yeşil yapraklı sebzeler, bazı tür bakliyat, kurutulmuş meyveler, demir katılmış ekmekler ve mısır gevrekleri bulunur.
·         Yoksulluk nedeniyle, sosyal durumlardan ötürü veya sağlık ya da başka sorunlardan dolayı yetersiz besleniyorsanız.
·         Çok uzun bir süre, çok düşük yağ içeren beslenme uygularsanız. Et gibi yağ oranı yüksek gıdalar en iyi demir kaynaklarındandır.
Yüksek lifli gıdalardan zengin besleniyorsanız. Aşırı miktarda lif alımı demirin emilimini yavaşlatabilir.”. http://www.kanhastaliklari.org.tr/icerik.php?id=127&alt_id=196&tab=126
“Aneminin Bulgu ve Belirtileri
Tüm anemi çeşitlerinde en sık görülen belirti halsizlik ve yorgunluk hissidir. Kanda yeteri kadar hemoglobinin bulunamaması halsizliğe yol açar. Hemoglobin, vücuda oksijen taşıyan ve alyuvarlarda bulunan demirden zengin proteindir.
Anemi ayrıca nefes darlığı; özellikle ayağa kalkıldığında baş dönmesi; baş ağrısı; ellerde veya ayaklarda soğukluk; deride, dişetlerinde ve tırnaklarda soluklaşma; ve göğüs ağrısına da neden olabilir.
Yeteri sayıda hemoglobin taşıyıcı alyuvarlara sahip değilseniz kalbiniz, kanınızdaki azalan miktardaki oksijeni dolaştırabilmek için daha çok çalışmak zorunda kalır. Bu da aritmiye, kalpte üfürüme, kalp büyümesine ve hatta kalp yetmezliğine yol açabilir.
Bebeklerde ve küçük çocuklarda anemi bulguları arasında iştahsızlık, gelişme ve büyümede yavaşlama ve davranış bozuklukları bulunur.”. http://www.kanhastaliklari.org.tr/icerik.php?id=127&alt_id=196&tab=126
“Demir Eksikliği Anemisinin Bulgu ve Belirtileri
Demir eksikliği anemisinin bulgu ve belirtileri arasında tırnaklarda kırılganlık, dilde şişme ve yaralar, ağız kenarlarında çatlaklar, dalakta büyüme ve sık enfeksiyonlara yakalanma sayılabilir.
Demir eksikliği anemisi bulunan kişiler buz, kireç, kül ve boya gibi yiyecek olmayan maddelere karşı aşerebilirler. Bu aşerme durumuna pika denir.
Demir eksikliği anemili bazı insanlarda yorgun bacak sendromu (Restless leg syndrome-RLS) görülebilir. RLS bacakları sürekli hareket ettirme dürtüsü uyandıran bir bozukluktur. Bu bacakları oynatma dürtüsü genellikle bacaklarda tuhaf ve nahoş hislerle birlikte oluşur. RLS'li kişiler sıklıkla uyuma güçlüğü de çekerler.
Demir eksikliği anemisi çocukları kurşun zehirlenmesi ve enfeksiyonlar açısından yüksek risk altına sokar.
Demir eksikliği anemisinin bazı bulgu ve belirtileri duruma yol açan nedenlerle ilgilidir. Örneğin, barsak kanaması dışkıda parlak taze kan bulunmasına ya da dışkının siyah, kahve telvesi görünümünde olmasına neden olabilir.
Bir kadında menstruasyon (âdet) kanamasının çok fazla olması, uzun sürmesi veya başka nedenlerle vajenden kanama olması demir eksikliği anemisi riskini artırır.”. http://www.kanhastaliklari.org.tr/icerik.php?id=127&alt_id=196&tab=126
Demir Eksikliği Anemisi Tanısı Nasıl Konur?
Doktorunuz demir eksikliği anemisi tanısını tıbbi ve ailesel geçmişiniz, muayene bulguları ile yapılan tahlil ve tetkikler sonucu konur.
Doktorunuz demir eksikliği anemisinin nedenini ve ağırlığını saptadıktan sonra tedaviniz için bir plan oluşturabilecektir.
Hafif-orta ağırlıktaki demir eksikliği anemisi hiçbir bulgu ve belirti vermeyebilir. Bu nedenle doktorunuz tarama testlerinden sonra veya başka sorunları araştırırken bu durumu ortaya çıkarana dek sizin haberiniz olmayabilir.
 Tanı Sürecinde Yer Alan Uzmanlar
Birinci basamak sağlık hizmeti sunan doktorlar genellikle demir eksikliği anemisi tanısı koyup tedavi edebilirler. Bu doktorlar arasında çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanları, aile hekimleri, kadın hastalıkları ve doğum uzmanları ve iç hastalıkları uzmanları bulunur.
Hematolog (kan hastalıkları uzmanı), gastroenterolog (sindirim sistemi uzmanı) ve diğer uzmanlar da demir eksikliği anemisi tedavisinde yardımcı olabilirler.
 Tıbbi Öykü
Tıbbi öykünüz hakkında bilgi edinmek için doktorunuz size bulgu ve belirtilerle ve geçmişte anemi ya da demir düşüklüğü ile ilgili bir sorun yaşayıp yaşamadığınızla ilgili sorular soracaktır.
Doktorunuz ayrıca beslenmeniz ve herhangi bir ilaç kullanıp kullanmadığınızla ilgili sorular da sorabilir. Kadınsanız, doktorunuz hamile olup olmadığınızı öğrenmek isteyecektir.
Fizik Muayene
Doktorunuz demir eksikliği anemisi bulgusu olup olmadığını araştırmak için sizi muayene edecektir. Doktorunuz muayene sırasında:
·         Solukluk veya sararma olup olmadığını görmek için cildinize, dişetlerinize ve tırnaklarınıza bakacaktır.
·         Hızlı veya düzensiz kalp atışı olup olmadığını anlamak için kalbinizi dinleyebilir
·         Hızlı veya düzensiz soluk alıp verme var mı diye akciğerlerinizi dinleyebilir
·         Karaciğer ve dalağınızın büyüklüğünü kontrol etmek için karnınıza eliyle bastırabilir.
·         İç kanama olup olmadığını anlamak için vajinal veya rektal muayene yapabilir.
Tanı Testleri ve İşlemleri
Demir eksikliği anemisi tanısı koymak için pek çok test ve işlem uygulanır. Bunlar tanıyı desteklemeye, nedeni bulmaya ve durumun ne denli ağır olduğunu anlamaya yardımcı olur.
Tam Kan Sayımı
Genellikle, anemi tanısında ilk yapılan test tam kan sayımıdır (CBC/TKS/hemogram olarak da adlandırılır) . Hemogramda kanınızın bir çok bölümü ölçülür.
Bu test hemoglobin ve hematokrit değerlerinizi ölçer. Hemoglobin, vücuda oksijen taşıyan ve alyuvarlarda bulunan demirden zengin proteindir. Hemotokrit alyuvarların kandaki hacimsel oranını belirten bir ölçüdür. Hemoglobinin veya hemotokritin düşük olması anemi belirtisidir.
Bu ölçümlerin normal değerleri belli ırka ve etnik popülasyonlara bağlı olarak değişiklik gösterir. Doktorunuz test sonuçlarını size açıklayabilir.
Hemogramda ayrıca kanınızdaki alyuvarların, akyuvarların ve plateletlerin (trombositlerin) sayısına da bakılır. Sonuçların anormal gelmesi enfeksiyona, bir kan hastalığına veya başka bir duruma işaret edebilir.
Hemogramda alyuvarların ortalama korpüsküler hacmine (MCV) de bakılır. MCV, alyuvarlarınızın ortalama büyüklüğünün bir ölçütüdür. Bu ölçüm aneminizin sebebi hakkında bir ipucu verebilir. Örneğin, demir eksikliği anemisinde alyuvarlar genellikle normalden küçüktür.
 Diğer Kan Testleri
Hemogramda aneminiz olduğu kesinleşirse bu duruma yol açan nedenleri araştırmak, şiddetini değerlendirmek ve en iyi tedavi yolunu bulmak için başka testler de yaptırmanız gerekebilir.
Bu testte kanınızdaki genç alyuvarların sayımı yapılır. Bu testin sonucu kemik iliğinizin doğru hızda alyuvar üretip üretmediğini gösterir.
Doktorunuz ayrıca perifer yayma testi de isteyebilir. Bu testte doktorunuz alyuvarlarınızı mikroskop altında inceler. Demir eksikliği anemisi olanlarda alyuvarlar normale göre daha küçük ve soluk görünür.
Doktorunuz kanınızda ve vücudunuzda bulunan demir düzeylerini ölçmek için testler isteyebilir. Bu testler vücudunuzda depolanan demirin ne kadarının kullanıldığını gösterebilir. Bu testlere örnek olarak:
Serum demiri. Bu test kanınızdaki demir miktarını ölçer. Vücudunuzdaki toplam demir miktarı düşük olsa da serum demir düzeyiniz normal olabilir. Bu nedenle diğer demir testleri de yapılır.
Serum ferritin ölçümü. Ferritin vücudunuzda demirin depolanmasına yardımcı olan bir proteindir. Bu proteinin ölçümü doktorunuza vücudunuzda depolanmış demirin ne kadarının tüketildiğini saptaması için yardımcı olur.
Transferrin düzeyi veya total demir bağlama kapasitesi. Transferrin kanınızda demir taşıyan bir proteindir. Total demir bağlama kapasitesi kanınızdaki transferrinin ne kadarının demiri taşıdığını ölçer. Demir eksikliği aneminiz varsa demir içermeyen transferrin yüksek bir düzeyde bulunacaktır.
Doktorunuz ayrıca özellikle tiroid hormonu olmak üzere hormon düzeylerinizin ölçümünü önerebilir. Ayrıca eritrosit protoporfirini adı verilen bir maddeye de bakılması için kan testi yaptırabilirsiniz. Bu madde hemoglobin üretiminde kullanılan bir yapı taşıdır.
 Sindirim Sistemindeki Kan kayıpları İçin Yapılan Test ve İşlemler
Demir eksikliği anemisine bir iç kanamanın neden olup olmadığını anlamak için doktorunuz dışkıda gizli kan testi isteyebilir. Bu testte dışkıda kan aranır ve bağırsaklardan kanama olup olmadığı belirlenebilir.
Testte kan bulunursa kanamanın tam olarak nerede olduğunun saptanması için başka test ve işlemler yaptırmanız gerekebilir. Bu test ve işlemler sırasında midede, ince bağırsaklarda ve kalın barsak veya pelvis (leğen kemiği) içi organlarda kanama olup olmadığına bakılır.
Demir Eksikliği Anemisi Nasıl Tedavi Edilir?
Demir eksikliği anemisi tedavisi altta yatan nedene ve durumun ağırlığına göre değişir. Tedavi yöntemleri arasında beslenme tarzı değişiklikleri, takviyeler, ilaçlar ve cerrahi girişim bulunur.
Ağır demir eksikliği anemisi hastanede yatarak tedavi gerektirebilir, kan nakli, demir enjeksiyonları veya damardan demir tedavisi uygulanması gerekebilir.
Demir eksikliği anemisinde tedavinin amaçları altta yatan nedeni iyileştirmek ve alyuvar, hemoglobin ile demir düzeylerini normale getirmektir.
 Beslenme Değişiklikleri ve Takviyeler
Demir
Demir düzeylerinizi olabildiğince hızla yükseltmek için demir takviyesi almanız gerekebilir. Demir takviyeleri düşük demir düzeylerini aylar içinde düzeltebilir. Takviyeler tablet halinde veya çocuklar için damla şeklindedir.
Demirin fazlası zararlı olabilir, Bu nedenle demir takviyelerini sadece doktorunuzun önerdiği şekilde almanız gerekir. Demir takviye ilaçlarını çocukların erişemeyeceği yerlerde bulundurun. Böylece yanlışlıkla aşırı doz demir almaları önlenebilir.
Demir takviyelerinin dışkının renginde koyulaşma, mide rahatsızlıkları ve yemek borusunda yanma hissi gibi yan etkileri olabilir. Demir ayrıca kabızlık yapabilir, bu nedenle doktorunuz dışkı yumuşatıcı bir ilaç kullanmanızı da önerebilir.
Doktorunuz demirden zengin gıdaları daha fazla tüketmenizi isteyebilir. En iyi demir kaynakları özellikle sığır eti ve ciğer olmak üzere kırmız ettir. Tavuk, hindi, balık ve kabuklu deniz ürünleri de iyi birer demir kaynağıdır.
Vücut kırmızı etteki demiri diğer gıdalardakine göre daha iyi emilime uğratır. Bununla birlikte, diğer gıdalar da demir düzeylerinizin yükseltilmesinde yararlı olur.
Etin dışında, demir kaynağı olan gıdalar arasında şunlar bulunur:
·         Ispanak ve diğer koyu yeşil yapraklı sebzeler
·         Yer fıstığı, fıstık ezmesi ve badem
·         Yumurta
·         Bezelye, mercimek, beyaz ve kırmızı fasulye
·         Üzüm, kayısı ve şeftali gibi meyvelerin kurutulmuşları
·         Erik suyu
·         Demir mısır gevreği, ekmek ve makarna gibi bazı gıdalara eklenebilir. Paketlenmiş gıdalarda o gıdanın ne kadar demir içerdiğini üzerlerinde yazan “beslenme bilgi”sinden öğrenebilirsiniz. Paketlerin üzerinde günlük ihtiyacınız olan demirin yüzde kaçını içerdiği yazar.
 C Vitamini
C vitamini vücutta demir emilimine yardımcı olur. C vitamini bakımından zengin gıdalar meyve sebzelerdir, özellikle tropikal bir meyve olan guava, tatlı kırmızıbiber, kivi, portakal ve portakal suyu, yeşilbiber ve greyfurt suyu iyi birer C vitamini kaynağıdır.
İlaçlar kullanıyorsanız doktorunuza ya da eczacınıza greyfurt ve greyfurt suyu tüketip tüketemeyeceğinizi sorun. Bu meyveler bazı ilaçların gücünü ve yararlılığını etkileyebilir.
C vitamini bakımından zengin olan diğer meyveler çilek, kavun, papaya, ananas ve mangodur. C vitamininden zengin sebzeler arasında sebze ve domates suları, Brüksel lahanası, kohlrabi (Akdeniz turpu), brokoli, tatlı patates, ve kıvırcık lahana bulunur.
Taze ve dondurulmuş meyve sebzelerde, konservelere oranla daha fazla C vitamini bulunur.
 Kanamanın Durdurulması İçin Uygulanan Tedaviler
Demir eksikliği anemisine kan kaybı neden oluyorsa, tedavi de kanamanın sebebine yönelik olacaktır. Örneğin, kanayan bir ülseriniz varsa doktorunuz ülseri tedavi etmek için antibiyotikler ve diğer ilaçlar yazabilir.
Kan kaybınız bağırsağınızdaki bir polipe veya kanserli bir tümöre bağlı ise bunların çıkarılması için ameliyat olmanız gerekebilir.
Kan kaybınız menstruasyon kanamasının aşırı olmasından kaynaklanıyorsa doktorunuz bunu azaltmak için doğum kontrol hapı yazabilir. Bazı durumlarda cerrahi girişim önerilebilir.
 Ağır Demir Eksikliği Anemisinde Tedaviler
Demir eksikliği aneminiz şiddetli ise, alyuvar nakli gerekebilir. Kan nakli, sık uygulanan ve oldukça güvenli bir işlemdir. Toplardamarlarınızdan birinin içine kan verilir. Kan naklinde alıcı ile vericinin kanlarının uyuştuğundan emin olmak gerekir.
Alyuvar nakli aneminizi hızla düzeltir. Alyuvarlar ayrıca vücudunuzun tekrar kullanabileceği bir demir kaynağı da sağlar. Bununla birlikte, nakiller sadece kısa süreli bir tedavidir. Doktorunuzun aneminin nedenini bulup tedavi etmesi gerekir.
Demir ayrıca kas içine veya bir kanül vasıtasıyla damar içine de verilebilir. Ancak, damardan demir tedavisinde bazı güvenlik çekinceleri bulunur. Bu işlemin bir hastanede veya bir klinikte, deneyimli personelin varlığında yapılması gerekir. Bu tedavi genellikle uzun dönem demire gereksinimi olan, ancak ağızdan demir takviyesi alamayan veya demir eksikliği anemisi için bir an önce tedavi edilmesi gereken kişilere uygulanır.
 Demir Eksikliği Anemisi Nasıl Önlenebilir?
Demirden zengin gıdalar içeren dengeli bir beslenme demir eksikliği anemisinin önlenmesinde yardımcı olur. Besinlerle yeteri kadar demir alamıyorsanız (doktorunuzun yazdığı şekilde) demir takviyesi alınması da demir eksikliği anemisi riskinizi azaltabilir.
Beslenme ve takviyelerle ilgili daha fazla bilgi için "Demir Eksikliği Anemisi Nasıl Tedavi Edilir?" bölümüne bakınız.
Özel önlemlerle bu durum açısından riski açısından en fazla risk altında olan gruplarda (bebekler, küçük çocuklar ve kadınlar) demir eksikliği anemisinden korunabilir.”.
“Demir Eksikliği Anemisi ile Birlikte Yaşamak
Demir eksikliği aneminiz varsa sağlığınıza dikkat etmeniz önemlidir. Demir düzeylerinizin arttığına emin olmak için düzenli olarak doktorunuza görünün. Tıbbi kontrollerde doktorunuz ilaçlarınızı veya takviyeleri değiştirebilir. Ayrıca beslenmenizi iyileştirmek için önerilerde bulunabilir.
 Demir takviyelerini sadece doktorunuzun onayıyla ve onun yazdığı şekilde kullanın. Vücudunuzda aşırı miktarda demir bulunması da olasıdır (demir yüklenmesi denen durum). Vücudunuzda çok fazla demir bulunması organlarınıza zarar verebilir.
Demir düzeyleriniz normale dönene kadar halsizlik (yorgunluk) ve demir eksikliği anemisinin diğer belirtileri hissedebilirsiniz. Demir düzeylerinin normale gelmesi aylar sürebilir. Yeni belirtiler oluşursa veya belirtileriniz kötüleşirse doktorunuza bildirin.”. http://www.kanhastaliklari.org.tr/icerik.php?id=127&alt_id=196&tab=126

DEMİR EKSİKLİĞİNİN DİĞER ADI KANSIZLIK MIDIR? İKİSİNİN ANLAMI AYNI MIDIR...
"genelde demir eksikliği ile kansızlık aynı şeymiş gibi düşünülüyor. Oysa ikisinin arasında küçük de olsa farklar vardır. Demir almak istiyorsanız böyle şeyler yemelisiniz.Demir eksikliği ile kansızlık arasındaki farkı şu şekilde açıklayabiliriz. Demir eksikliği vücutta demir mineralinin azalmasıdır. Kansızlık ise kan hücrelerinin iyi oksijen taşıyamamasıdır. Biri ötekinin sonucu olabilir ama kansızlık ile demir eksikliği arasında hiçbir bağ da olmayabilir. Bazen demir seviyesi düşer ama insanda kansızlığa dair bir belirti görülmez. Bu o insanın bünyesiyle ilgili bir şeydir. Bazen de insan yeterli demir aldığı halde kansızlık meydana gelir. Bunun sebebi B12 vitamini eksikliği, folik asit eksikliği yada kan hücrelerini etkileyen bir başka hastalık olabilir. Her ne olursa olsun, kansızlığın sebeplerinin iyi anlaşılması ve ona göre hareket edilmesi sorunun giderilmesi için şarttır.".  https://medium.com/@iyiyasha/demir-eksikli%C4%9Fi-ve-kans%C4%B1zl%C4%B1k-aras%C4%B1nda-nas%C4%B1l-bir-i%CC%87li%C5%9Fki-var-21879d5ec2e5



BAZI NOTLARIM:
Ne kadar sürede bir kontrola gelmeli
“Demir düzeylerinizin arttığına emin olmak için düzenli olarak doktorunuza görünün. “
Kontrol ve sonuca göre gerekiyorsa demir hapları alınırsa durumda istikrar sağlanabilir mi…
Ağır kansızlık durumu var mı
Çay
Annemde gerek var mı: “Ağır demir eksikliği anemisinde hastanede tedavi, kan nakli, demir enjeksiyonları veya damar içi demir tedavisi gerekebilir.
Midedeki asidi azaltan ilaçlar da demir emilimini bozabilir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder