PROF. DR. RIDVAN EGE (1925-2017)

 

PROF. DR. RIDVAN EGE

(1925-2017)

 

Ege, Rıdvan : 110. kitabım 80 yılın ardından-1  I. Cilt: Nerelerden nerelere nasıl geldim / Ankara:  Ufuk Üniversitesi,   2007 ..c.:   renkl. res.;  24 cm.

 

Ege, Rıdvan: 80 Yılın Ardından Cilt: 2 //111. Kitap Kurduğum, Katıldığım  veya Başkanlığını Yaptığım Ulusal ve Uluslararası Dernek ve  Kongreler Beş Kıta’da Gördüğüm Bölgeler/  Rıdvan Ege. Ankara : Bizim Büro Basımevi,  2007.  c.2, 860:1506 s. :  Ciltli ;  23.5 cm.

 

Prof. Dr. Rıdvan Ege/  editör: Nedim Doral.. Ankara :  Türk ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği,  2007. 150 s. : $b fotoğ. ;  25 cm.

------------------------.

Güle güle Rıdvan hocam. Tıp eğitimini, yaşamının temeli olarak kabul eden bu büyük insanı yitirdik... https://odatv4.com/gule-gule-ridvan-hocam-1206171200.html

“Ne ün, ne para, ne ideolojik yapılanma peşindeydi Rıdvan Hocam!

Atatürk’ün ilke ve devrimlerinden ödün vermeyen bir Cumhuriyet çocuğu olan Rıdvan Ege’nin tek düşüncesi yetenekli doktorlar yetiştirerek Türk tıbbına hizmet etmekti.”

“Ufuk Üniversitesi’nin kuruluş yılı olan 1999’da TBMM’deydim. Onun, elinde sürekli taşıdığı küçük çantasıyla milletvekillerini tek tek dolaşarak, açmak istediği üniversiteyi tanıtma ve yasayı çıkarma gayretlerini hiç unutmam!

Ankara Üniversitesi’nden ayrılmadan önce ‘Trafik Vakfı’nı kurdu. Onun üzerinden Trafik Hastanesi’ni açtı. Daha sonra da bu hastaneyi Ufuk Üniversitesi’ne çevirdi. Yüzlerce, binlerce doktor yetiştirdi.

Ne bir şovunu gören oldu, ne de bugün izlediğimiz yandaş talancılar gibi kurduğu vakıf üzerinden vurgun yapmayı düşündü!”

………..

“GÖSTERİŞSİZ BİR ÖLÜM

Sadece tıp eğitimini yücelterek hekimliği daha donanımlı hale getirmek için yaşadı. Siyasetçilerin kapısına sadece iki kez gitti. İlki, Trafik Hastanesi’ni açmak için, ikincisi de Ufuk Üniversitesi'ni…

Rıdvan Hoca, saygın bir insandı. Onu kapısında gören siyasetçiler, bugünküler gibi değildi.

Ayağa kalkarak karşılar, her istediğine ‘Olur!’ diyerek uğurlarlardı. Ne Rıdvan Hocam usulsüz bir şey isterdi, ne de o zamanki siyasetçiler böyle bir şey isteyenlere hoşgörüyle bakarlardı.”.