26 Şubat 2021 Cuma

Karl Popper’in metodolojisi olan, eleştirel akılcılık

 

Karl Popper’in metodolojisi olan, eleştirel akılcılık

 

1

“İngiliz bilim felsefecisi Karl Popper’in metodolojisi olan, eleştirel akılcılık, sorun çözmek için varsayım önermek ve önerilen varsayımları gözlem raporlarıyla kontrol ederek, gözlemle çelişenleri (yanlışlanmış olanları) elemek olarak ifade edilebilir.

Einstein dahi, bilim karakterini en iyi dile getiren yorumun, Karl Popper’ın ‘eleştirel akılcılık’ yöntemi olduğunu kabul etmekte ve desteklemektedir.”. https://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1708783/bolum/23/video.html  

2

Kitabının içindekiler kısmı: https://www.kitapyurdu.com/kitap/bilimsel-arastirmanin-mantigi/12596.html

3

“Bilim insanı tanımıyla bilim felsefesi hakkındaki görüşlerin ortaya koyan Popper, önyargılardan ve dogmalardan arınmış bir bilim adamının evreni nasıl sorgulayabileceği sorusuna yanıt arıyor.”

4

“Gerçekçi bilgi

Karl Popper, 1935’te yayımlanmış olan “Bilimsel Araştırmanın Mantığı” adlı eserinde bilimi kavram olarak şu şekilde tanımlar: “Bilim, içerdiği ifadeler, gözlem raporlarını oluşturan ifadelerle yanlışlanabilecek düşünce sistemlerinin tamamına verilen addır.” Bu nedenle, genel ifadelerin doğrulanması veya yanlışlanması arasındaki asimetrinin çok önemli olduğu görülmektedir.

Atatürk, bilimin tezlerinin bireylerin keyfinden bağımsız olarak kontrol edilebilme özelliklerinin, onların günlük hayatta en nesnel, en doğru kılavuz olarak kabul edilmelerini gerektiğini mükemmel biçimde kavramıştır.

Karl Popper’a göre gerçekçi bilgi kavramı şöyledir: Bilgi, herhangi bir nesne veya sürecin, gözlemcinin ilgisini çeken özellikleri arasında ulaşılabilir olanlardan kodlanabilenlerin tamamıdır.

Eleştirel akılcılığı 7 maddede özetleyebiliriz:

1- Problemin saptanması (Bu gözlemler veya mevcut varsayımlar ışığında yapılır).

2- Problem çözümü için bir varsayımın uydurulması.

3- Varsayım çıkarımlarının gözlemle denetlenmesi.

4- Gözlemlerle çelişiyorsa varsayımın terk edilmesi.

5- Genişlemiş gözlem temeliyle uyumlu yeni bir varsayım oluşumu.

6- Yeni varsayım çıkarımlarının gözlemle denetlenmesi.

7- Dördüncü ve sonraki aşamaların (sağlama yapılması açısından) sırasıyla tekrarı.

Atatürk’ün yaşamı boyunca tüm düşünce yapısı bu yöntem üzerine kurulmuştur. O, doğa bilimlerinde en yaygın olarak kullanılan bilimsel yöntemi askerlik ve politika hayatının tüm dönemlerinde uygulamıştır. Dolayısıyla, onun sahip olduğu bu bilimsel metodolojinin, Atatürk’ün bir bilim insanı olduğunu ortaya çıkardığı görülmektedir.”. https://www.cumhuriyet.com.tr/koseyazisi/1708783/bolum/23/video.html

5

https://akademik.yok.gov.tr/AkademikArama/


Bildiriler

7 sonuç bulundu

Makaleler
21 sonuç bulundu

Kitaplar
3 sonuç bulundu

Tezler
12 sonuç bulundu

 

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder