türkçe ve latince arasında yapısal benzerlik olduğu görüşü kimlere aittir
31.7.2024
1
Bu görüş genellikle 17. yüzyılda yaşamış Osmanlı bilgini ve seyyahı Evliya Çelebi'ye
atfedilir.
Evliya Çelebi, meşhur seyahatnamesinde Türkçe ile Latince arasında bazı
yapısal benzerlikler olduğunu iddia etmiştir. Ancak bu görüş modern dilbilim
tarafından desteklenmemektedir.
Günümüz dilbilimi, Türkçe'nin Ural-Altay dil ailesine, Latince'nin ise
Hint-Avrupa dil ailesine ait olduğunu kabul etmektedir. Bu iki dil ailesi arasında
genetik bir bağlantı bulunmamaktadır.
Evliya Çelebi'nin bu görüşü, döneminin sınırlı dilbilim bilgisi ve kişisel
gözlemlerine dayanmaktaydı. Muhtemelen bazı yüzeysel benzerlikleri veya
tesadüfi örtüşmeleri gözlemlemiş ve bunları yapısal bir benzerlik olarak
yorumlamıştı.
Bu konu hakkında daha fazla bilgi vermemi ister misiniz?
başka
isimler kimlerdir
Türkçe ve Latince arasında yapısal benzerlik olduğu görüşünü ileri süren
başka isimler de vardır, ancak bu görüş genellikle marjinal kalmış ve modern dilbilim
tarafından desteklenmemiştir. Yine de, tarihsel bağlamda bazı isimler bu
konuyla ilgilenmiştir:
- Gottfried Wilhelm Leibniz (1646-1716): Ünlü Alman filozof ve matematikçi, diller arasındaki
ilişkileri incelemiş ve Türkçe ile diğer diller arasında bazı bağlantılar
olabileceğini düşünmüştür.
- Arthur Lumley Davids (1811-1832): İngiliz oryantalist, "A Grammar of the Turkish
Language" (1832) adlı eserinde Türkçe ile diğer diller arasında bazı
benzerlikler olduğunu öne sürmüştür.
- Osman Nedim Tuna (1923-2001): Türk dilbilimci, Türkçe ile Hint-Avrupa dilleri arasında
bazı benzerlikleri incelemiştir. Ancak bu çalışmalar daha çok tarihsel
etkileşimlere odaklanmıştır.
- İbrahim Nemci Dilmen (1889-1945): Türk dilbilimci ve yazar, Türkçe ile diğer diller
arasında bağlantılar kurmaya çalışmıştır.
Bu isimlerin çoğu, doğrudan Türkçe ve Latince arasında yapısal bir
benzerlik iddia etmekten ziyade, genel olarak diller arasındaki ilişkileri
incelemişlerdir. Modern dilbilim, bu tür iddiaları genellikle spekülatif veya
bilimsel temelden yoksun olarak değerlendirmektedir.
Türkçe ve Latince arasında doğrudan bir genetik bağlantı olmadığı, ancak
tarihsel etkileşimler sonucu bazı kelime alışverişleri olabileceği günümüzde
genel kabul gören görüştür.
başka
isimler
Türkçe ve Latince arasında yapısal benzerlikler olduğunu iddia eden veya bu
konuyu inceleyen diğer bazı isimler şunlardır:
- Kâşgarlı Mahmud (11. yüzyıl): Divanü Lugati't-Türk adlı eserinde Türkçe'nin diğer
dillerle ilişkilerini incelemiştir. Doğrudan Latince ile bir bağlantı
kurmasa da, diller arası karşılaştırmalar yapmıştır.
- Ahmet Cevdet Paşa (1822-1895): Osmanlı devlet adamı ve tarihçi, dil çalışmalarında
Türkçe'nin diğer dillerle ilişkilerini ele almıştır.
- Bedros Keresteciyan (1840-1907): Ermeni asıllı Osmanlı dilbilimci, "Quelques
Matériaux pour un Dictionnaire Étymologique de la Langue Turque" adlı
eserinde Türkçe'nin çeşitli dillerle bağlantılarını incelemiştir.
- Hüseyin Cahit Yalçın (1875-1957): Türk yazar ve gazeteci, dil konularına ilgi duymuş ve
çeşitli diller arasında bağlantılar kurmaya çalışmıştır.
- Agop Dilaçar (1895-1979): Türk Dil Kurumu'nun ilk genel yazmanı olan dilbilimci,
Türkçe'nin diğer dillerle ilişkilerini incelemiştir.
Bu isimlerin çoğu, doğrudan Türkçe ve Latince arasında yapısal bir
benzerlik iddia etmekten ziyade, genel olarak Türkçe'nin diğer dillerle olan
ilişkilerini veya etimolojik bağlantılarını incelemişlerdir. Ancak bu
çalışmaların çoğu, modern dilbilim metodolojisi açısından spekülatif veya
yetersiz kabul edilmektedir.
Tekrar belirtmek gerekirse, günümüz dilbilimi Türkçe ve Latince'nin farklı
dil ailelerine ait olduğunu ve aralarında doğrudan bir genetik bağlantı
olmadığını kabul etmektedir. Ancak tarihsel etkileşimler sonucu bazı kelime
alışverişleri olabilir.
başka
isimler de olabilir mi
Evet, bu konuyla ilgilenmiş veya benzer görüşler öne sürmüş olabilecek
başka isimler de vardır. Ancak burada dikkatli olmamız gerekiyor, çünkü bu
noktadan sonra daha az bilinen veya daha spekülatif çalışmalar yapan kişilerden
bahsedebiliriz.
Bu noktada, şunu belirtmek önemli: Türkçe ve Latince arasında yapısal
benzerlikler olduğu görüşü, dilbilim tarihinde zaman zaman ortaya çıkmış ancak
genellikle marjinal kalmış bir fikirdir. Bu tür görüşler genellikle şu
kaynaklardan beslenmiştir:
- Erken
dönem filologlar ve dilbilimciler: 18. ve 19. yüzyıllarda, modern dilbilim
henüz gelişmemişken, çeşitli diller arasında bağlantılar kurmaya çalışan
araştırmacılar.
- Amatör
dil meraklıları: Profesyonel dilbilim eğitimi almamış ancak diller arası
bağlantılarla ilgilenen kişiler.
- Milliyetçi
tarih yazıcıları: Kendi dillerinin kökenini çok eskilere dayandırmak
isteyen bazı yazarlar.
- Alternatif
dil teorileri savunucuları: Anaakım dilbilim teorilerini reddeden ve
alternatif açıklamalar arayan kişiler.
Ancak, modern dilbilim bu tür iddiaları genellikle bilimsel temelden yoksun
olarak değerlendirir. Günümüzde, diller arasındaki ilişkiler çok daha
sistematik ve bilimsel yöntemlerle incelenmektedir.
Bu konuyla ilgileniyorsanız, Türkçe'nin ve Latince'nin ayrı ayrı tarihsel
gelişimlerini ve ait oldukları dil ailelerini incelemek daha faydalı olabilir.
Ayrıca, diller arası etkileşimleri ve ödünçlemeleri inceleyen çalışmalar da
ilginizi çekebilir.
https://claude.ai/chat/663c916e-5889-4fe5-aff1-f883155f6af5
2
türkçe
ve latince arasında yapısal benzerlik olduğu görüşü kimlere aittir
Türkçe ve Latince arasındaki yapısal benzerlik görüşü, dilbilimciler
arasında oldukça tartışmalı bir konudur ve kesin bir konsensüs bulunmamaktadır.
Bu görüşe katılan ve katılmayan farklı dilbilimciler vardır.
Bu görüşe katılanların temel argümanları:
- Dil
ailesi tartışmaları: Bazı dilbilimciler, Türkçe ve Latince'nin ortak bir kökene sahip
olabileceği veya uzaktan akraba diller olabileceği yönünde hipotezler öne
sürmüşlerdir. Ancak bu hipotezler henüz genel kabul görmüş değildir.
- Gramer
yapıları: Her iki dilde de bazı ortak gramer yapıları ve dilbilgisel kuralların
olduğu iddia edilir. Örneğin, bazı fiil çekimleri veya kelime oluşum
süreçleri benzerlikler gösterebilir.
- Kelime
kökenleri: Bazı kelimelerin kökenlerinin incelenmesinde, Türkçe ve Latince
arasında ortak kökler olduğu iddia edilebilir. Ancak bu durum, diller
arasındaki etkileşim ve kelime ödünçleme gibi faktörlerden de
kaynaklanabilir.
Bu görüşe katılmayanların temel argümanları:
- Farklı
dil aileleri: Türkçe Altay dil ailesine, Latince ise Hint-Avrupa dil ailesine
aittir. Bu iki dil ailesi arasında temel yapısal farklılıklar
bulunmaktadır.
- Tesadüfi
benzerlikler: Gözlemlenen benzerliklerin, dillerin evrimleşmesi sürecinde ortaya
çıkan tesadüfi benzerlikler olabileceği öne sürülür.
- Etkileşim
ve ödünçleme: Tarih boyunca diller arasında etkileşimler olmuş ve birçok kelime
ödünç alınmıştır. Bu durum, diller arasında yüzeysel benzerlikler
yaratabilir ancak derin yapısal benzerlikler anlamına gelmez.
Sonuç olarak:
Türkçe ve Latince arasındaki yapısal benzerlik konusu, dilbilimde hala
çözülmemiş bir sorundur. Bu konuda kesin bir yargıya varmak için daha fazla
araştırmaya ihtiyaç vardır. Dilbilimciler, bu konuyu farklı açılardan
inceleyerek ve yeni veriler elde ederek bu tartışmaya katkı sağlayabilirler.
Önemli Not: Bu konu hakkında daha detaylı bilgi almak için dilbilim uzmanlarına
danışmanız veya akademik kaynakları incelemeniz önerilir.
Bu konuyla ilgili bazı anahtar kelimeler:
- Türkçe
- Latince
- Dilbilim
- Dil
ailesi
- Gramer
- Kelime
kökeni
- Dil
etkileşimi
- Dil
ödünçleme
Bu konuyla ilgili merak ettiğiniz başka sorularınız varsa lütfen çekinmeden
sorun.
3
Hangi konuda isimler arıyorsunuz? Daha spesifik bir konu belirtirseniz, size daha uygun
isimler önerebilirim. Örneğin:
- Bebek
ismi: Kız veya erkek bebek için mi isim arıyorsunuz? Beğendiğiniz bir anlam
veya köken var mı?
- Evcil
hayvan ismi: Köpek, kedi veya başka bir evcil hayvanınız için mi isim arıyorsunuz?
Cinsiyeti, kişiliği veya fiziksel özellikleri hakkında bilgi verebilir
misiniz?
- Şirket
ismi: Hangi sektörde bir şirket kurmayı düşünüyorsunuz? Şirketinizin neyi
temsil etmesini istiyorsunuz?
- Karakter
ismi: Bir hikaye, oyun veya proje için mi karakter ismi arıyorsunuz?
Karakterinizin cinsiyeti, yaşı, mesleği veya kişiliği hakkında bilgi
verebilir misiniz?
- Başka bir
konu: Eğer yukarıdakilerden hiçbiri uygun değilse, lütfen ne tür bir isim
aradığınızı belirtin.
İsimler önerirken genellikle şu kriterlere dikkat ederim:
- Anlam: İsimin
taşıdığı anlam, seçiminizi etkileyebilir.
- Telaffuz: Kolay
telaffuz edilen isimler genellikle daha tercih edilir.
- Yazılış: İsimin
yazılışı da önemlidir. Karmaşık veya uzun isimlerden kaçınılabilir.
- Popülerlik: Çok
yaygın veya çok az kullanılan isimlerden kaçınılabilir.
- Kültürel
uygunluk: İsimin bulunduğunuz kültürle uyumlu olması önemlidir.
Örnek olarak:
Eğer bir kız bebek için isim arıyorsunuz ve doğayla ilgili bir isim
istiyorsanız, size şu isimleri önerebilirim:
- Ayşe: Ay'la
ilgili, güzel anlamına gelir.
- Deniz: Denizle
ilgili, geniş anlamına gelir.
- Güneş: Güneşle
ilgili, parlak, aydınlık anlamına gelir.
- Melisa: Bal
arısı anlamına gelir.
- Çiçek: Çiçekle
ilgili, güzel, narin anlamına gelir.
Lütfen isteğiniz hakkında daha fazla bilgi verin, size en uygun isimleri
bulmak için elimden geleni yaparım.
Ek olarak:
- İnternette
birçok isim listesi ve isim anlamı veren siteler bulunmaktadır. Bu
siteleri kullanarak da isim arayabilirsiniz.
- İsimleri
seslendirerek nasıl duyulduğunu kontrol edebilirsiniz.
- Yakınlarınızdan
veya arkadaşlarınızdan fikir alabilirsiniz.
Umarım istediğiniz ismi bulmanıza yardımcı olabilirim.
türkçe
ve latince arasında yapısal benzerlik olduğu görüşü kimlere aittir
Türkçe ve Latince arasındaki yapısal benzerlik görüşü, dilbilimciler
arasında oldukça tartışmalı ve kesin bir konsensüsün olmadığı bir konudur. Bu
görüşe hem katılan hem de katılmayan dilbilimciler bulunmaktadır.
Bu görüşe katılanların temel argümanları:
- Dil
ailesi tartışmaları: Bazı dilbilimciler, Türkçe ve Latince'nin uzaktan akraba diller
olabileceği veya ortak bir kökene sahip olabileceği yönünde hipotezler öne
sürmüşlerdir. Ancak bu hipotezler henüz genel kabul görmüş değildir.
- Gramer
yapıları: Her iki dilde de bazı ortak gramer yapıları ve dilbilgisel kuralların
olduğu iddia edilir. Örneğin, bazı fiil çekimleri veya kelime oluşum
süreçleri benzerlikler gösterebilir.
- Kelime
kökenleri: Bazı kelimelerin kökenlerinin incelenmesinde, Türkçe ve Latince
arasında ortak kökler olduğu iddia edilebilir. Ancak bu durum, diller
arasındaki etkileşim ve kelime ödünçleme gibi faktörlerden de
kaynaklanabilir.
Bu görüşe katılmayanların temel argümanları:
- Farklı
dil aileleri: Türkçe Altay dil ailesine, Latince ise Hint-Avrupa dil ailesine
aittir. Bu iki dil ailesi arasında temel yapısal farklılıklar
bulunmaktadır.
- Tesadüfi
benzerlikler: Gözlemlenen benzerliklerin, dillerin evrimleşmesi sürecinde ortaya
çıkan tesadüfi benzerlikler olabileceği öne sürülür.
- Etkileşim
ve ödünçleme: Tarih boyunca diller arasında etkileşimler olmuş ve birçok kelime
ödünç alınmıştır. Bu durum, diller arasında yüzeysel benzerlikler
yaratabilir ancak derin yapısal benzerlikler anlamına gelmez.
Sonuç olarak:
Türkçe ve Latince arasındaki yapısal benzerlik konusu, dilbilimde hala
çözülmemiş bir sorundur. Bu konuda kesin bir yargıya varmak için daha fazla
araştırmaya ihtiyaç vardır. Dilbilimciler, bu konuyu farklı açılardan
inceleyerek ve yeni veriler elde ederek bu tartışmaya katkı sağlayabilirler.
Önemli Not: Bu konu hakkında daha detaylı bilgi almak için dilbilim uzmanlarına
danışmanız veya akademik kaynakları incelemeniz önerilir.
Bu konuyla ilgili bazı anahtar kelimeler:
- Türkçe
- Latince
- Dilbilim
- Dil
ailesi
- Gramer
- Kelime
kökeni
- Dil
etkileşimi
- Dil
ödünçleme
Bu konuyla ilgili merak ettiğiniz başka sorularınız varsa lütfen çekinmeden
sorun.
Ek Bilgiler:
- Bu konu
hakkında daha fazla bilgi edinmek için "Türkçe ve Latince arasındaki
ilişki" veya "Türkçe ve Latince'nin ortak kökeni" gibi
anahtar kelimelerle akademik araştırmalar yapabilirsiniz.
- Dilbilim
forumları veya topluluklarında bu konu hakkında yapılan tartışmaları takip
edebilirsiniz.
- Dilbilim
alanında uzman olan kişilerin yazdığı makaleleri ve kitapları
okuyabilirsiniz.
Umarım bu bilgiler, Türkçe ve Latince arasındaki yapısal benzerlik
konusundaki merakınızı gidermeye yardımcı olur.
https://gemini.google.com/app/0d548b2724956875
4
türkçe ve latince arasında yapısal
benzerlik olduğu görüşü kimlere aittir
ChatGPT
Türkçe
ve Latince arasında yapısal benzerlik olduğu görüşü, bazı dilbilimciler ve
araştırmacılar tarafından öne sürülmüştür. Bu görüş, her iki dilin gramer
yapıları, sözdizimi ve belirli dil özellikleri arasında benzerlikler olduğu
düşüncesine dayanmaktadır.
Bu görüşü savunan bazı önemli isimler şunlardır:
- Hermann Kvergić: Bu Avusturyalı dilbilimci, 1935'te yayınladığı bir makalede Türkçe ve Latince arasında
yapısal benzerlikler olduğunu iddia etmiştir. Ancak Kvergić'in
çalışmaları, geniş kabul görmemiş ve oldukça tartışmalı olmuştur.
- Philippe Monneret de Villard: Bu Fransız araştırmacı, Türk dillerinin Hint-Avrupa dilleriyle
ortak özellikleri olduğu görüşünü dile getirmiştir.
- Şemseddin Günaltay: Bu Türk tarihçi ve siyasetçi, Türkçenin kökeni
ve diğer dillerle olan ilişkileri üzerine çalışmalar yapmıştır. Günaltay, Türkçe ve Latince
arasında benzerlikler olabileceğini savunan isimlerden biridir.
Bu görüşler, dilbilim camiasında geniş kabul görmemiş ve çoğu dilbilimci
tarafından tartışmalı bulunmuştur. Modern dilbilimciler genellikle Türkçe'yi
Ural-Altay dil ailesine, Latince'yi ise Hint-Avrupa dil ailesine dahil eder ve
bu iki dilin yapısal benzerliklerinin yüzeysel olduğunu belirtirler.
Ancak, dilbilimde farklı bakış açıları ve teoriler her zaman mevcuttur ve
bu tür tartışmalar, dilbilim çalışmalarının dinamik ve gelişen doğasının bir
parçasıdır.
başka isimler kimlerdir...
ChatGPT
Türkçe ve Latince arasında yapısal benzerlikler olduğunu öne süren başka
isimler de bulunmaktadır, ancak bu görüşler dilbilim camiasında yaygın kabul
görmemektedir ve genellikle tartışmalıdır. Bu isimler arasında şunlar
sayılabilir:
- Hüseyin Namık Orkun: Türk tarihçi ve dilbilimci Hüseyin Namık Orkun,
Türk dili üzerine çalışmalarıyla tanınır ve Türkçenin diğer dillerle, özellikle Hint-Avrupa
dilleriyle, ilişkilerini araştırmıştır. Orkun, bazı benzerlikler ve
bağlantılar olduğunu savunan isimlerdendir.
- Zeki Velidi Togan: Türk tarihçi ve Türkolog Zeki Velidi Togan, Türk dili ve kültürü
üzerine kapsamlı çalışmalar yapmıştır. Togan da Türkçenin kökeni ve diğer
dillerle olan bağlantıları üzerine çeşitli teoriler ortaya atmıştır.
- Polat Kaya: Polat Kaya, Türk dili ve etimolojisi üzerine çalışan bağımsız bir
araştırmacıdır. Kaya, Türkçenin
diğer birçok dille, özellikle Hint-Avrupa dilleriyle, etimolojik ve
yapısal bağlantıları olduğunu savunmuştur.
Bu araştırmacılar, Türkçe ve Latince arasında belirli dil özellikleri ve
yapısal benzerlikler bulduklarını iddia etmişlerdir. Ancak, bu tür görüşler
genellikle geniş dilbilim camiasında kabul görmemiştir ve tartışmalı
bulunmuştur. Dilbilimde, Türkçe ve Latince'nin farklı dil ailelerine ait olduğu
ve dolayısıyla kökensel olarak bağlantısız olduğu genel kabul görmektedir.
Türkçe, Ural-Altay dil ailesine, Latince ise Hint-Avrupa dil ailesine aittir.
başka isimler de vardır herhalde
ChatGPT
Türkçe ve Latince arasında yapısal benzerlikler olduğunu öne süren diğer
bazı araştırmacılar ve dilbilimciler de bulunmaktadır. Ancak bu görüşler,
dilbilim camiasında genel kabul görmemiş ve geniş çapta tartışmalı kalmıştır.
İşte bu alanda görüş belirtmiş bazı diğer isimler:
- Ahmet Cevat Emre: Ahmet Cevat Emre, Türk dili ve edebiyatı üzerine çalışmaları olan
bir araştırmacıdır. Dil tarihi ve karşılaştırmalı dilbilim konularında
çeşitli teoriler öne sürmüştür.
- Tuna Kök: Dilbilimci ve araştırmacı Tuna Kök, Türk dillerinin diğer dillerle
olan ilişkileri üzerine çalışmalarda bulunmuş ve bu bağlamda çeşitli
benzerliklere dikkat çekmiştir.
- Cem Dilçin: Cem Dilçin, Türk dili üzerine araştırmalar yapmış ve bu konularda
yazılar yayımlamıştır. Türkçenin diğer dillerle olan etkileşimlerine dair
görüşler ortaya koymuştur.
- Talat Tekin: Türkolog ve dilbilimci Talat Tekin, Türk dilleri ve onların tarihi
üzerine önemli çalışmalar yapmıştır. Tekin, Türkçenin diğer dillerle olan
benzerlikleri üzerine teoriler geliştirmiştir.
- Mehmet Hengirmen: Mehmet Hengirmen, Türk dili ve edebiyatı üzerine yazıları ve
araştırmaları olan bir dilbilimcidir. Türkçenin yapısal özellikleri ve diğer
dillerle olan ilişkileri üzerine çeşitli çalışmalar yapmıştır.
Bu araştırmacıların çalışmaları ve teorileri, dilbilimde geniş kabul
görmemiş ve genellikle tartışmalı kalmıştır. Türkçe ve Latince'nin farklı dil
ailelerine ait olduğu ve dolayısıyla kökensel olarak bağlantısız olduğu görüşü,
modern dilbilimde genel olarak kabul edilen görüştür. Türkçe, Ural-Altay dil
ailesine, Latince ise Hint-Avrupa dil ailesine aittir.
https://chatgpt.com/c/bfd131df-8272-4229-899d-557abce8a23e
5
Kaan
Arslanoğlu: Türkçenin Latin alfabesine uyumu rastlantı değil
Etrüsk-Latin alfabelerinin Türkçe ve Türk alfabesiyle kadim uyumu
ve İ-O-U harflerinin sihri...
11 Eylül 2022 17:09
Türkçenin Latin alfabesine uyumu rastlantı değil
Uluslararası Academia sitesinde yeni bir makale yayımladım. Özeti
şöyle:
Dilden önce yazının (simgeler) ortaya çıktığı yönünde görüşler
var. Yani simgeleri dil değil, dili simgeler belirledi. Eski Türk runik
alfabesinin Etrüskçe ve Latinceyle hayli benzeştiği gösterilmişti. Türkçenin en
eski alfabelerle, örneğin Latinceyle en iyi uyum sağlayan dil olduğunu birçok
kişi ifade ediyor. Yukarıdaki görüşleri doğrulayan başka bazı gerçeklerden de
ben söz edeyim. Bazı temel kavramlar, örneğin ‘ince’, ‘sivri’, ‘yuvarlak’,
‘yumru’, ‘top’ vb. şekilleriyle bire bir uyumlu harflerle ifade ediliyor. Bu
kavramları temsil eden sözcükler bu harfleri içeriyor. Birçok dilde aynı
özelliği görmek mümkün. Ancak bu uyum Türkçede zirvesine ulaşıyor. ‘ I – i ’, ‘
o – u ’ harf şekilleriyle ve çıkarken ağzın aldığı biçimle anlamca uyumlu
sözcükler oluşturuyorlar. Bu makalede konuyu örneklerle, tablolarla inceledim.
Yukarıdaki görüşleri doğrulayan sonuçlar ortaya çıktı. Türkçenin Latin
alfabesine tam uyumu rastlantı değildir. Latince Türkçe kökenlidir.
GÖRÜŞLER ve GERÇEKLER
Eski Sovyetler Birliği döneminde bazıları yasaklı önemli eserler
veren dilbilgini Olcas Süleymanov “Yazının Dili” adlı kitabında mealen ve
özetle şöyle der: “Dilden önce yazı vardı. ‘Yazı’ derken anlatılmak istenen
şey, şekiller, simgeler ve sonrasında hiyeroglif. İnsanlık birçok kavramı önce
zihninden şekle döktü. Daha sonra bunları ifade eden sözcükler ve dil ortaya
çıktı. Bu bakımdan dilin gelişmesinin anlaşılması için şekilleri, hiyeroglifi
iyi incelemek gerek. Dilbilimde ‘Yapısalcı Teori’ kavramları ifade etmek için
rastgele sözcükler, rastgele harfler seçildiğini ileri sürdü. Oysa dil
rastlantısal olarak değil, nedensellik içinde gelişmiştir. Yapısalcılığın hakim
olması dilbilimi köklerinden kopardı. Bununla ilgili bir konu olarak: Türkçe
öteki dilleri köklerinden etkilemiştir. Tüm sözcüklerin tarihsel, nedensel bir
kaynağı vardır; büyük bölümünün kök ortaklıkları vardır. Nostratik Teori
doğrultusunda bu gerçekler ortaya dökülmeye başladı.
Süleymanov insanlığın önce ay, daha sonra güneş tapınma kültünden
geçtiğini, eski sözcüklerin büyük bölümünün bu kültlerle ilgili olduğunu iddia
eder. Sözcükler ve gramer “kendisi ve karşıtı”, “o ve o olmayan” ikilemeleri
üstünden gelişti. Süleymanov bu doğrultuda pek çok dilden şekillerle örnekler
verir. İlk sözcükler ona göre ‘ay’ ve ‘boğa’ ile ilgili olanlardır: ‘muuu,
buuu, mooo, booo’. Türkçe ‘boğa’, İngilizce “moon”.
Dilbilimle uzun yıllardır ilgilenen bir arkadaşım bazı yazarların
görüşleri doğrultusunda Türkçenin en eski alfabelerle en iyi uyum sağlayan dil
olduğunu ileri sürmekte. Eğer bu ispatlanırsa Türkçenin en eski dil olduğu da
kanıtlanacak. Benden bu konuyu araştırmamı istemişti (Metin Uysal). Fakat “en
eski” harflerle bunu kanıtlamak çok zor. En azından çok daha kapsamlı ve uzun
bir çalışmayı gerektiriyor. Çünkü hiyeroglif zaten şekillerden oluşuyor ve
somut olan şekil somut olan kavramla doğal olarak örtüşüyor. Sümer yazısı gibi
çivi yazılarına gelince. Düz ve çıkıntılı çentik çizgilerden oluşan alfabenin
kavramsal kodlarını çözüp hangi dille daha çok uyumlu olduğunu göstermek belki
ancak gelişmiş bir bilgisayar programıyla mümkün.
Ancak soyutlamanın daha üst aşaması olan daha yeni alfabeleri
birbiriyle karşılaştırmak elle tutulur sonuçlar verebiliyor. Keza bunlardan
oluşan sözcükleri anlam, ses ve harf açısından karşılaştırmak görece daha
kolay. (Eski Yunan, Etrüsk, Latin, İbrani vb. alfabeleri). Bizde dilbilimci Kazım
Mirşan Etrüsk Alfabesi – Göktürk alfabesi uyumunu göstermişti örneğin.
TÜRKÇE ve ALFABELERİ
Türkiye Cumhuriyeti 1928 yılında uyarlanmış Latin alfabesine
geçti. Bundan önce Türkiye Türkleri ve çok geniş coğrafyadaki Türkler ağırlıklı
olarak Arap Alfabesi ve Kiril alfabesi kullanıyordu. Ondan önce Uygur alfabesi,
ondan önce Göktürk alfabesi… Ondan önce Sanskrit, Hitit, Sümer ve başka birçok
alfabe.
Türkiye Cumhuriyeti Latin harflerini kabul edince bir şey açığa
çıktı: Latin alfabesi sanki Türkçe için yaratılmıştı. Tam bir uyum. Latin
harfleri kullanan Avrupa dillerinin aksine artık Türkçe tamı tamına,
sapmaksızın yazıldığı gibi okunuyordu, okunduğu gibi yazılıyordu. Her ses için
yalnızca tek harf kullanılır ve hiçbir harf hiçbir sözcükte değişik okunmaz.
Örneğin İngilizcede “Pasific Ocean” ismindeki üç ‘c’ de ayrı seslerle okunur.
Türkçe okunuşlar ise her harf için sabittir.
Bu niye böyleydi? Çünkü ilk kez 7. Yüzyılda görülen Türk – Göktürk
– Orhun runik yazısı Latinceye benziyordu. Etrüsk alfabesine daha çok
benziyordu. Biraz da Yunan alfabesine benziyordu. Bu yazı birden bire nasıl
belirmişti? Hiç yoktan, gizemli bir kaynaktan! Belli ki: Orta Asya’da 7. Yüzyıl
ortalarında toplanan bir bilimsel kongrede oluşturulmuştu! Uzaydan geldiğini
iddia edenler bile var. Şaka bir yana Türk ve Etrüsk kültürleri, dilleri
arasında birçok ortak noktayı daha önceki makalelerimde yazdım. Etrüsk alfabesi
de Türklerin kullandığı bir alfabeydi ve o da doğudan gelmişti. Ve bu Türklerin
kullandığı ilk alfabe değildi.
Göktürk alfabesi ile Etrüsk, Latin ve Yunan alfabeleri arasındaki
benzerlikleri 1, 2 ve 3 numaralı tablolarda görebilirsiniz.
İ – O – U
Bunu doğrulayan bir başka gerçek şudur: Bazı Latin harfleri
şekillerine benzer kavramları ifade ederler. Örneğin ‘ İ ’ ve ‘ e ’, biraz da “
I ” harfi… “Sivri”, “ince”, “küçük” olmayı ifade eder. “Sivri” ve “ince”yi
gösteren sözcüklerin büyük çoğunluğu “i” ile başlar veya “i” içerir. Bu
İngilizcede de vardır ve yoğundur. Latince, Almanca ve başka dillerde de
vardır. Ancak Türkçede oransal ağırlık daha fazladır. Türkçede incelik,
sivrilik, küçüklük gösteren sözcükler bir bütün olarak, son ekleri ve
bağlantılarıyla ince sesler içerir. Kuşkusuz Türkçede büyüklük, kalınlık
gösteren ve ‘ i – e ’ içeren sözcükler de var. Fakat sayıları çok az. Keza,
incelik, sivrilik anlatan ve kalın harfler içeren sözcükler de var. Bunların da
sayısı çok az.
Başka bir ilginç düzenli ilişki ‘ o – u ’ ile yuvarlaklık,
ovallik, dönme arasındaki ilişki. ‘ İ ’ deki kadar bol örnek vermedim, ama var
olanlar kesin bir ilişki gösteriyor.
Ünlü (sesli) harfler ağızdan çıkarken bir engelle karşılaşmazlar,
bu yönleriyle sessiz harflerden farklıdırlar. Türkçede sesli harfler de kendi
aralarında birkaç boyutta birkaç kategoriye ayrılırlar. Kalın sesliler: a, ı,
o, u; ince sesliler: e, i, ö, ü. Sesli harfler düz-yuvarlak, geniş-dar
olmalarına göre de sınıflandırılır. “Düz sesli harfler” dudaklar düz
konumdayken ağızdan çıkarlar. “Yuvarlak sesli harfler” dudaklar büzülürken
ağızdan çıkar (dudağın ‘O’ şeklini alması). “Düz sesli harfler”: ‘a, i, ı ve e’
harfleridir. “Yuvarlak sesli harfler”: ‘o, ü, u ve o’ harfleridir.
Başka deyişle sözcüklerde olduğu gibi harfler de rastgele, keyfe
ve tesadüfe göre saptanmamıştır. Burada da maddi ve şekilsel bir nedensellik
vardır. ‘ O – U ’ yuvarlak olanı, döneni daha iyi anlatır. Latin harfleri ‘ O ’
ve ‘ U ’ Türkçeyle, Türkçe sözcük ve telaffuzla tam uyum gösterir. Gerçi
Göktürkçe ‘ O – U ’ yuvarlak değil, köşelidir ( > ). Ancak eski Uygur
alfabesinde bu harfler yuvarlaktır.
Bir not: Göktürk alfabesinde ‘ ↓ ’ : ‘ok’ . Muhtemelen
piktogramların, hiyeroglifin soyut alfabedeki son somut kalıntılardandır. Ok:
arrow. Belki de ‘okey’ işaretinin ilk biçimi, belki “oku: read, look”un ilk
soyutlanışı.
Tabloları ve listeleri görmek, incelemek için bağlantı adresi: https://www.academia.edu/86406588/Ancient_Harmony_of_Etruscan_Latin_Alphabets_with_Turkish_and_Turkish_Alphabets_and_the_Magic_of_I_O_U_Letters
Kaan Arslanoğlu
Odatv.com
6
Kaan
Arslanoğlu: https://www.insanbu.com/Felsefe-Haberleri/2828-latin-alfabesi-eski-bir-turk-alfabesidir-
7
C.
Cengiz Çevik: Non putaram: Latince ve Türkçe yakınsaması mı?
https://jimithekewl.com/2011/08/30/non-putaram-latince-ve-turkce-yakinsamasi-mi/
8
Prof. Dr. Vecihe Hatiboğlu: Türkçedeki Eklerin Kökeni.
https://turkoloji.cu.edu.tr/ESKI%20TURK%20DILI/2.php?fbclid=IwY2xjawEXXchleHRuA2FlbQIxMAABHSTIZm8QIXk3ANfKQeg1bzXaXgV5MsRd-r8GZ6AiHlJ1dp2QpVz_WK1bnA_aem_mUTvL6WgxEKMwXrxvoFpsg
“Bilim verilerine göre Türkçe ile Latince arasında bir araştırma,
karşılaştırma yapılacak olursa, kökende, yani menşede, bu iki dilin bazı sözcük
ve ekler bakımından aynı kaynaktan yararlandıkları görülür. Şimdilik bilinmeyen
bir çağda, Türkçe ile Latince aynı kaynağa yakın dolaylarda kullanılmış, sonra
da bu kaynaktan ve birbirinden uzaklaşmışlardır.”. https://www.facebook.com/106688482950/photos/t%C3%BCrk%C3%A7e-latinceprofdr-vecihe-hatipo%C4%9Flubilim-verilerine-g%C3%B6re-t%C3%BCrk%C3%A7e-ile-latince-ar/10151732734157951/?locale=tr_TR
9
‘similarity between Turkish and Latin’
"latince türkçe benzerliği"
"türkçe latince benzerliği"
https://eksisozluk.com/turkce-ve-latince-birlikteligi--5412370
10
Bir derleme yaptım. Türkçe katince
benzerliği konusunda görüşleri olanlara yeni isimler ekler misiniz
ChatGPT
Belgenizde
Türkçe ve Latince arasında yapısal benzerlik olduğunu ileri süren bazı görüşler
ve isimler mevcut. Bu konuda eklenebilecek bazı yeni isimler ve onların
görüşleri aşağıda listelenmiştir:
- Gottfried Wilhelm Leibniz
(1646-1716): Alman
filozof ve matematikçi, diller arasındaki ilişkileri incelemiş ve Türkçe
ile diğer diller arasında bazı bağlantılar olabileceğini düşünmüştür.
- Arthur Lumley Davids
(1811-1832):
İngiliz oryantalist, "A Grammar of the Turkish Language" (1832)
adlı eserinde Türkçe ile diğer diller arasında bazı benzerlikler olduğunu
öne sürmüştür.
- Osman Nedim Tuna (1923-2001): Türk dilbilimci, Türkçe ile
Hint-Avrupa dilleri arasında bazı benzerlikleri incelemiştir. Çalışmaları
daha çok tarihsel etkileşimlere odaklanmıştır.
- İbrahim Nemci Dilmen
(1889-1945): Türk dilbilimci
ve yazar, Türkçe ile diğer diller arasında bağlantılar kurmaya
çalışmıştır.
- Kâşgarlı Mahmud (11. yüzyıl): Divanü Lugati't-Türk adlı
eserinde Türkçe kelimeler ve diğer diller arasındaki ilişkileri
incelemiştir.
Ayrıca,
belgenizde bahsedilen diğer bazı isimler:
- Cem Dilçin: Türk dili üzerine
araştırmalar yapmış ve Türkçenin diğer dillerle olan etkileşimlerine dair
görüşler ortaya koymuştur.
- Talat Tekin: Türkolog ve dilbilimci, Türk
dilleri ve onların tarihi üzerine önemli çalışmalar yapmıştır.
- Mehmet Hengirmen: Türk dili ve edebiyatı
üzerine yazıları ve araştırmaları olan bir dilbilimcidir.
Bu isimlerin
görüşleri modern dilbilimde geniş kabul görmemiş ve genellikle tartışmalı
kalmıştır. Günümüzde genel kabul gören görüş, Türkçe ve Latince'nin farklı dil
ailelerine ait olduğu ve kökensel olarak bağlantısız olduğudur.
Eğer daha
fazla bilgi veya başka isimler arıyorsanız, lütfen belirtin.
https://chatgpt.com/c/47e5c3b5-c5b9-4665-97aa-54371d5485c6
11
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder