Çelik Gülersoy'un Eski İstanbul'un güzelliklerini yazması hakkında neler söylersiniz
15.10.2024
Çelik Gülersoy, Eski
İstanbul'un güzelliklerine dair yazdığı metinlerde şehri hem bir tarihî miras
hem de bir kültürel hazine olarak görmüş. Onun yazılarında, İstanbul'un hem
fiziksel yapısı hem de ruhu, derin bir merakla ele alınır. Gülersoy, tarihi yapıların,
sokakların, eski semtlerin ve doğal güzelliklerin korunmasının genişletildiğine
inanarak, bu şehirde şehrin kimliğinin vazgeçilmez olduğunu vurgulamıştır.
Gülersoy, yazılarında
İstanbul'un sadece bir metropol olmadığını, aynı zamanda onun köşesinde bir
hikaye saklayan, geçmişiyle yaşayan bir şehrin olduğunu hatırlıyor. Tarihî
yarımadadan Boğaziçi'nin semtlerine, Sultanahmet'ten Beyoğlu'na kadar şehrin
hem doğal hem de mimari güzelliğini, incelikle tasvir eder. Şehirleşme ve
modernleşme ile hızla kaybolan değerler karşısında üzüntüyü, İstanbul'un
estetik değerlerini yüceltme ve koruma çabasıyla birleştiriyor.
Bu anlamda, Çelik
Gülersoy'un Eski İstanbul'a günlük yazıları sadece birer nostalji unsuru değil,
şehrin kültürel mirasının korunmasına yönelik bir bilinçlendirme aracı olarak
da değerlendirilebilir. Şehri hem geçmişe saygı hem de geleceğe yönelik bir
vizyonla kalem almayı, onun İstanbul'un güzelliklerini sadece betimlemekle
özetlemekle kalmayıp aynı zamanda onları yaşatma amacını da ortaya koyuyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder