4 Mayıs 2020 Pazartesi

AKADEMİK YAZIM İÇİN BAZI KAYNAKLAR




AKADEMİK YAZIM İÇİN BAZI KAYNAKLAR

 

EK 1: YAYIN TÜRLERİ LİSTESİ



Afiş
Akademik Dergiler
Akademik Kitaplar
Akademik Yayınlar
Albüm
Almanak
Animasyon
Ansiklopedi
Ansiklopedi Maddesi
Antoloji
Araştırma makaleleri
Asetat
Atlas
Ayrı Baskı
Ayrıbasım
Bant
Basılı Dergiler
Basılı yayınlar
Basılmamış çalışma
Basma Eserler
Basma Kitaplar
Basmalar
Bildiri
Bilgi Kaynakları
Bilgisayar Çıktısı
Bilgisayar Dosyası
Bilgisayar Oyunu
Bilimsel Yayınlar
Blog
Bölgesel süreli yayın
Broşür
Bulmaca
Bülten
CD
CD-ROM
Cep Kitabı
Çalışma Yaprakları
Çıktı
Çizgi Film
Çizgi Roman
Çizim
Çoğaltma
Daktilo
Davetiye
Dergi
Derleme makaleleri
Ders Kitapları
Dia
Dijital Dergi
Dijital Gazete
Dijital Kitap
Dijital kopya
Dijital yayın
Disk
Disket
Duyuru
DVD
e-doküman
e-gazete
Eğitsel Oyun
e-Harita
E-Kitap
El İlanı
El Kitabı
El Yazması
Elektronik Dergi
Elektronik Doküman
Elektronik Gazete
Elektronik Kaynak
Elektronik Kitap
Elektronik Kitap
Elektronik Yayın
e-müzik
E-Portfolyo
Etkileşimli Multimedya
e-video
E-Yayınlar
Ferman
Figür
Film
Fotoğraf
Fotoğraf Negatifi
Fotokopi
Gazete
Gazete Kupürü
Gerçek Nesne ve Modeller
Görsel malzeme
Görsel Yayınlar
Grafik
Grafik Görüntü
Gravür
Gravür
Gri yayın
Haber
Harita
Hat
İlan
İllüstrasyon
İmaj
İnsert
İnternet Kaynağı
İnternet sitesi
Karikatür
Kartografik Materyal
Kartpostal
Kaset
Katalog
Kesik
Kesme, katlama-yapıştırma materyalleri
Kılavuz
Kit
Kitap
Kitapçık
Kitapdışı Materyal
Kompakt Disk
Kompüter Dosyası
Konferans Metinleri
Konferans Posteri
Kupür
Levha
Madde
Magazin Dergiler
Makale
Mikrofiş
Mikroform
Multimedya (Çoklu Ortam-Ses-Video-Resim-Grafik)
Müzik  
Müzik Notası
Nadir Eser
Negatif
Oyun
Oyun
Ön Baskı
Pankart
Para
PDF dokümanı
Periyodik
Piyes
Plak
Plaket
Plan
Popüler Dergiler
Popüler Yayınlar
Poster
PPS dokümanı
Proje
Pul
Radyo Yayını
Rapor
Rehber
Resim
Resimli Kitap
Röportaj
Röprodüksiyon
Ses Kaseti
Ses Kaydı
Sesli Kitap
Söyleşi
Süreli Yayın
Tablo
Takvin
Tam metin
Tebliğ
Teksir
Televizyon Programları
Tepegöz Asetatları
Tez
TV Yayını
VHS
Video
Video kaseti
Web sayfası
Web sitesi
Word dokümanı
XLS dokümanı
Yansı
Yap-Bozlar
Yaygın süreli yayın
Yayınlanmamış çalışma
Yazıcı Çıktısı
Yazmalar
Yerel süreli yayın
Yıllık

EK 2: NİTELİKLİ - KALİTELİ KİTAP / MAKALE / TEZ YAZIMI KONULU BAZI YAYINLAR

25.5.2018

1
Kaliteli bir araştırmanın el kitabı. Ankara: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Yayınları,  2014. vi, 56 sayfa ; c 21 cm.

2
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 1.Ulusal Sempozyum (28 Mart 2003-Ankara)
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2. Ulusal Sempozyumu (28 Mayıs 2004- Ankara)
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 3.Ulusal Sempozyumu (8-9 Nisan 2005 – Ankara)
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 4.Ulusal Sempozyumu (17 Kasım 2006 – Ankara)
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2007 5.Ulusal Sempozyum Bildirileri
Tıp Veri Tabanı Toplantıları Editörler Çalıştayı – 11 Nisan 2008
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2008 6. Ulusal Sempozyum Bildirileri
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2009 7.Ulusal Sempozyum Bildirileri
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2010 8.Ulusal Sempozyum Bildirileri
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2011 9.Ulusal Sempozyum Editörler Toplantısı Bildirileri
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2012 – 10. Ulusal Sempozyum Bildirileri
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2013 – 11. Ulusal Sempozyum Bildirileri

3
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 1.Ulusal Sempozyum (28 Mart 2003-Ankara)
AÇILIŞ KONUŞMALARI
PANEL-1 EDİTÖRLÜK ve HAKEMLİ YAYINCILIK
Yeşim Gökçe Kutsal : Editörlerin Gözüyle Danışmanlık
Aytaç Yıldızeli : Yayınların Standardizasyonu
PANEL-2 SAĞLIK BİLİMLERİNDE SÜRELİ YAYINLARIMIZ
PANEL-3 YAYINCILIKTA TARTIŞMALI KONULAR
Sinan Celayir : Duplikasyon
PANEL-4 YAYINCILIĞIN0 GELECEĞİ
Orhan Yılmaz : Giris
Sercan Özyurt : Elektronikleşme
PANEL-5 TÜRK TIP DİZİNİ
Tuğba Hünkar, Ebru Soyuyüce, Sibel Tabanlıoğlu : Bir Veri Tabanı Olarak Türk Tıp Dizini
SERBEST TEBLİĞLER
Türk Biyokimya Dergisi – Turkish Journal of Biochemistry Misyonu ve Vizyonu : Neşe Çokuğraş, N.Leyla Açan, A. Kevser Pişkin, Nazmi Özer, Yahya Laleli

4
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2. Ulusal Sempozyumu (28 Mayıs 2004- Ankara)
AÇILIŞ KONUŞMALARI
PANEL – 1 TÜRK TIP DİZİNİ ve SÜRELİ YAYINLARIMIZ
Moderatör : Orhan Yılmaz
Orhan Yılmaz-Tuğba Hünkar : Türk Tıp Dizini
PANEL – 2 YAYINCILIK ve ETİK
Moderatör : Arda Bökesoy
Nermin Başerer : Tıpta Yayın Etiği
PANEL – 3 YAYIN DİLİ OLARAK TÜRKÇE
Moderatör : İ.Haluk Gökçora Yayın Dili Olarak Türkçe
M.Orhan Öztürk : Bilimsel Yayınlarda Dil
PANEL – 4 YAZARLIK, DANIŞMANLIK, EDİTÖRLÜK SORUMLULUĞU
Moderatör : Şevket Ruacan
İ.Tayfun Uzbay : Danışman Sorumluluğu
Yeşim Gökçe Kutsal : Editör Sorumluluğu
PANEL – 5 ULUSLAR ARASI DİZİNLERE ALINMA SÜRECİ
Moderatör : Hakan Akbulut
PANEL – 6 YAYINCILIĞIN GELECEĞİ ve HEDEFLER
Moderatör : Ayla Gülekon
İ.Semih Keskil : Atıf Kriterleri Hakkında
KISA BİLDİRİLER
Nidai Sulhi Atmaca : Bilim Dili ve Türkçe
Nazmi Zengin, Oktay Sarı, Said Bodur : Yazarlara Bilgi Sayfaları Ne Kadar Bilgilendirici?
Oktay Sarı, Nazmi Zengin, Said Bodur, Hakkı Gökbel : Makalem Çok Iyiydi, Ancak Reddedildi
Yeşim Gökçe Kutsal, Aşe Atalay, Levent Özçakar : İdeal Bilimsel Dergi
Reha Kuruoğlu, Eser Öz, Sibel Dinçer, Cemalettin Aybay, Murat Özdemir, Serdar Kula : Gazi Medical Journal
Sema Çalış, Gülberk Uçar, Selma Saraç, Filiz Öner : FABAD Farmasötik Bilimler Dergisi

5
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 3.Ulusal Sempozyumu (8-9 Nisan 2005 – Ankara)

8 Nisan 2005 Cuma
Açılış Konuşmaları
Açılış Konferansları
Yeşim Gökçe Kutsal(Moderatör) : Evrensel Bilimin Paylaşımı
Panel: Akademik Yükseltilme Kriterlerinde Ulusal Süreli Yayıncılığımız
Panel: Ulusal Süreli Yayıncılığımızda Nitelik Yükseltilmesi
Panel: Sağlık Süreli Yayınlarında Temel Konulardan Bir Kesit
Nesrin Çobanoğlu, Bahtiyar Haberal, Sevil Çağlar : Tıbbi araştırma ve yayın konusunda etik duyarlılık araştırması
Aytaç Yıldızeli, Hasan Işın Dener : Makalelerde öz yazımı
9 Nisan Cumartesi 2005
Konferanslar
Panel: Süreli Yayıncılıkta Soru ve Sorunlar
Panel: Türk Tıp Dizini Kriterleri ve Hedeflerimiz
Sema Çalış : TTD kriterlerinin dünü
Mustafa Aldur : TTD kriterlerine öneriler
Panel: Türk Tıp Dizini Kriterleri ve Hedeflerimiz
Kısa Bildiriler
Yeşim Gökçe Kutsal, Nurten Korkmaz: Ulusal Süreli Yayınlarımıza Eleştirel Bakış
Oğuz Reşat Sipahi, Bilgin Arda, Tansu Yamazhan, Hilal Sipahi, Çağrı Büke, Sercan Ulusoy: Turkish Journal of Medical Science’in 2000-2004 Yılları Arasındaki İmpakt Faktörü, Immedİacy Faktörü ve Atıf Analizi
Berrak Ç. Yeğen, Seza Arbay, Oya Gürbüz, Tolga E. Dağlı: Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisinin Yeri

6
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 4.Ulusal Sempozyumu (17 Kasım 2006 – Ankara)
Açılış Konuşmaları
Panel: Bilimsel Düşünce ve Araştırmacı Yönümüz
Panel: Araştırmadan Makaleye
Aytaç YILDIZELİ : Öz yazma: Süreç ve ilkeleri
Orhan YILMAZ : Derleme yazımı
Panel: Editöryel Süreç
Çiğdem GÜNGÖR : Danışmanlık süreci
Yeşim GÖKÇE KUTSAL : Editörün katkı ve sorumlulukları
Panel: Yayım ve Dizinleme
Kısa Bildiriler
Ayşe PEKER ÖZKAN, Saime ŞAHİNÖZ, Hüseyin GÖL, Ayşegül TAYLAN ÖZKAN, Mustafa ERTEK: Dünden bugüne Türk Hijyen ve Deneysel Biyoloji Dergisi
Mehmet ERYILMAZ: Ulusal Afet Dergisi

7
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2007 5.Ulusal Sempozyum Bildirileri

Açılış Konuşmaları
Açılış Konferansı
PANEL-1: Ulusal Süreli Yayıncılık Politikamız ve Yayıncılığın Geleceği
Moderatör : İ.Haluk GÖKÇORA
Ertuğrul GÖKSOY, Armağan İMAMOĞLU : Süreli yayınlarda editör ve yayın kurulu.
Konferans
PANEL-2: Akademik Yükseltmeler ve Süreli Yayınlarımız
Moderatör : Semih BASKAN
Etkileşimli Tartışma : Türk Tıp Dizini'ne Alınma Ölçütleri.
Yönetici : Orhan YILMAZ
PANEL-3: Süreli Yayınlarda Nitelik Yükseltilmesi
Moderatör : Ayla GÜLEKON
Sözel Sunular
Seray KÜLCÜ ÇAKMAK, Ülker GÜL : Dermatolojide etkinlik faktörü.
Nazmi ZENGİN, Fatih KARA, Oktay SARI : Yerli tıp dergilerinde reklamlar.
Huriye ÇOLAKLAR, Güssün GÜNEŞ, Ayşen KÜYÜK : Ulusal tıp ve sağlık bilimlerinde dergi adı kısaltmaları.
Basılı Sunular
Orhan YILMAZ : KBB-Forum?un beş yılı.

8
Tıp Veri Tabanı Toplantıları Editörler Çalıştayı – 11 Nisan 2008

EDİTÖRLER ÇALIŞTAYI PROGRAMI 
11 Nisan 2008
09:30-09:45
Açılış Konuşmaları
Cerrahpaşa Tıp Dergisi Editörü, Ertuğrul GÖKSOY
Türk Tıp Dizini Kurulu Başkanı, Orhan YILMAZ
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dekanı, Halil YANARDAĞ
09:45-10:15
Sunuş: Cerrahpaşa Tıp Dergisi ve Altan ONAT
Ertuğrul GÖKSOY
Konferans: Editörün sorumlulukları ile danışman ve yazar açılarından tutumu
Altan ONAT
10:15-10:30 
Kahve Arası
10:30-12:00
Süreli Yayın Süreci
Yönetici : Orhan YILMAZ
Editörlük tanım ve işlevi
Özgür KASAPÇOPUR
Danışmanlık nedir, kimler danışman olabilir?
Çiğdem GÜNGÖR
Yayınlarda etik yaklaşımın önemi
Deniz ERBAŞ
12:30-13:30 
Öğle Yemeği
13:30-15:00
Yayınlanma ve Sonrası
Yönetici : Ertuğrul GÖKSOY
Süreli yayına yazı hazırlanmasında yapılan yanlışlar
Aytaç YILDIZELİ
Uluslararası dizinlere başvuru süreci
Aydın YAĞMURLU
Ulusal Atıf Dizini
Sercan ÖZYURT
15:00 
Kahve Arası
16:00
Sonuç Bildirgesi / Çalıştay Raporu

9
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2008 6. Ulusal Sempozyum Bildirileri
Açılış Konuşmaları
ULAKBİM Tanıtımı, Prof.Dr. Cem SARAÇ – Dr. Elif GÜRSES
Davetli Konuşmalar
Elektronik Yayıncılık, Prof.Dr. Tamer BAŞAR
Türkiye’de Bilim 1973-2006, Prof.Dr. İ.Hakkı DEMİREL – Prof.Dr. Cem SARAÇ – Prof.Dr. Tunçalp ÖZGEN
Sağlık Bilimleri Bildirileri
Türk Tıp Dizini Tarihçesi
Ulusal Atıf Dizini Çalışmaları ve Ulusal Etki Faktörü-2007 Sıralaması
Panel – Ulusal Bilim Politikaları
Panel – Kurgudan Yayına Bilimsel Araştırma
Kurgudan Yayına Bilimsel Araştırma, Prof.Dr. Yeşim GÖKÇE KUTSAL
Bilimsel Makale Yazım Teknikleri, Doç.Dr. Canan ULUOĞLU
Serbest Sözel Bildiriler
Yazarlara Notlar İle İlgili Sınırlandırmalar, Doç.Dr. Metin DONMA, Prof.Dr. Orkide DONMA
Kurulların Oluşturulması, Doç.Dr. Metin DONMA, Prof.Dr. Orkide DONMA
Sağlık Bilimleri ve Tıbbi Resim, Doç.Dr. Metin DONMA, Prof.Dr. Orkide DONMA
Atıflar İle İlgili Öneriler, Doç.Dr. Metin DONMA, Prof.Dr. Orkide DONMA
Uluslararası Rekabet ve Planlama, Doç.Dr. Metin DONMA, Prof.Dr. Orkide DONMA
Onuncu Yılında Türk Geriatri Dergisi, Dr. Dilek ASLAN – Doç.Dr. Orhan YILMAZ – Doç.Dr. Mahir ÖZMEN – Prof.Dr. Berna ARDA – Canan AKKOÇ – Prof.Dr. Yeşim GÖKÇE KUTSAL

10
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2009 7.Ulusal Sempozyum Bildirileri
Açılış Konuşmaları
Panel: Tıbbi Etik ve Deontoloji Bakış Açısıyla Araştırma ve Yayın Etiği
Bilim Üretiminde Dürüstlüğün Anlamı ve “İntihal” Üzerine – Prof.Dr. Berna ARDA
Araştırma ve Yayın Etiğinde Araştırmacının Değerler Sistemi – Prof.Dr. Erdem AYDIN
Ölümcül Olabilen Bulaşıcı Hastalıklarla İlgili Tıbbi Araştırmalarda Etik – Doç.Dr. Nesrin ÇOBANOĞLU
Konferans: Akademik Yükseltmelerde Etik Kurul Deneyimleri
Konferanslar: Araştırma ve Yayın Etiği
Araştırma Etiği – Prof.Dr. Canan ULUOĞLU
Hayvan Deneyleri Etiği – Prof.Dr. Tuncay ALTUĞ
Bilimsel Yayın Etiği İlkeleri, Yanıltmalar, Yanıltmaları Önlemeye Yönelik Öneriler – Prof.Dr. Osman İNCİ
Basılı Sunumlar
Web’den Tıp Fakülteleri Etik Kurullarının İncelenmesi – Aytaç YILDIZELİ-Huriye ÇOLAKLAR-Güssün GÜNEŞ
Tıp Etiğinden Biyoetiğe İlerlerken Biyoetik Uzmanı: Sorun Kümesi mi Çözüm mü? – İlke Bezen AYDOĞDU-Doç.Dr. Nesrin ÇOBANOĞLU
Tıp Araştırmaları ve Hayvan Hakları Açısından Hayvan Deneyleri Etik Kurulları- Doç.Dr. Nesrin ÇOBANOĞLU-İlke Bezen AYDOĞDU
Kısıtlılarda ve Özel Gruplarda Klinik Araştırma Etiği – Doç.Dr. Nesrin ÇOBANOĞLU
Editörün Sorumluluğu ve Bağımsızlığı – Prof.Dr. Nezih OKTAR-Doç.Dr. Gülden AKDAL
Bilimsel Makale Danışmanlarından Beklentiler – Prof.Dr. Yeşim GÖKÇE KUTSAL-Sevilay KARAHAN
Diğer Dokümanlar
Araştırma Etiği Bildirgesi- Türk Tabipleri Birliği
Yayın Etiği Bildirgesi – Türk Tabipleri Birliği
Yayın Etiği Araştırma Anketi Sonuçları – TÜBİTAK ULAKBİM Türk Tıp Dizini Komitesi

11
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2010 8.Ulusal Sempozyum Bildirileri

26 Kasım 2010 Cuma
13:30-15:30
Açılış: Doç.Dr. Orhan YILMAZ – Türk Tıp Dizini Komite Başkanı [PDF]I. Oturum – MAKALE YAYINLANMA SÜRECİOturum Başkanı: Prof.Dr. Semih BASKANProf.Dr. Canan ULUOĞLU – Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı
“Makalelerin Reddedilme Nedenleri ve Makalenin Geleceği” [PDF]Prof.Dr. Kurtuluş TÖRECİ – ANKEM Dergisi Editörü
“Yayın Etiğine Aykırı Yerli Örnekler” [PDF]

II. Oturum – DİZİNLENME ve ETKİ FAKTÖRÜOturum Başkanı: Prof.Dr. Yeşim GÖKÇE KUTSAL
Prof.Dr. O.Nuri ÖZGİRGİN – IAO Dergisi Editörü, Politzer Derneği Bşk.
“Uluslararası İndeksler Neden Önemli?” [PDF]
Prof.Dr. Üstün AYDINGÖZ – Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı
“Etki Faktörü Nasıl Arttırılır?” [PDF]15:30-16:00Kahve Arası16:00-19:00
Serbest Bildiriler
Prof.Dr. Ahmet ASAN – Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü
“WoS Kapsamındaki Türk Dergilerinin Etki Faktörü (Impact Factor) Değerleri” [PDF]
Prof.Dr. Ahmet ASAN  – Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü
“WoS Kapsamındaki Dergilerde Yayın Bakımından Türkiye’de Bir Üniversite Örneği:Trakya Üniversitesi” [PDF]
Dr. Güssün GÜNEŞ – Koç Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Kütüphanesi, Dr. Huriye ÇOLAKLAR – İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Kütüphanesi
“Elektronik Sağlık Bilimleri Süreli Yayınlarının Web İçerik Özellikleri ve Analizi” [PDF]
Dt. Hülya ASAN – Trakya Üniversitesi SKSDB Mediko-Sosyal Sağlık Birimi, Prof.Dr. Ahmet ASAN – Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü
“Dişhekimliği Disiplini Örneğinde Makale Tasarımı ve Yayın” [PDF]Doç.Dr. Orhan YILMAZ
-Türk Tıp Dizini Komite Başkanı, Aytaç YILDIZELİ – ULAKBİM Tıp Veri Tabanı Uzmanı
“Türk Tıp Dizini” [PDF]
Uzm.Dr. Oya ÖZDEMİR – Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi FTR ABD, Prof.Dr. Yeşim GÖKÇE KUTSAL – Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi FTR ABD
“Bilimsel Üretkenliği Etkileyen Çevresel Faktörler” [PDF]
Sibel TABANLIOĞLU – ULAKBİM Tıp Veri Tabanı Sorumlusu , Aytaç YILDIZELİ – ULAKBİM Tıp Veri Tabanı Uzmanı
“Başlangıcından Günümüze “Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık” Kitaplarının İçerik Analizi”[PDF]

12
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2011 9.Ulusal Sempozyum Editörler Toplantısı Bildirileri
Açılış Konuşmaları
Editör Olmak – Yeşim GÖKÇE KUTSAL
Editör Bağımsızlığı – Gülfem E. ÇELİK
Editör ve Editörler Kurulu – Tulga ULUS
Süreli Yayın Okuru Ne İster? – Canan ULUOĞLU
Süreli Yayın Sahipleri, Yayıncılar ve Editörler Arasındaki İlişki Nasıl Olmalıdır? – Ömer UĞUR
Süreli Yayın Kapsamında Yer Alan Makale Türlerinin Dağılım Dengesi Nasıl Olmalıdır? – Deniz ERBAŞ
Süreli Yayıncılığın Geleceği e-Yayıncılık mı? – Orhan YILMAZ
TÜBİTAK ULAKBİM Ulusal Atıf Veri Tabanı – Sibel TABANLIOĞLU, Ebru AYDIN
Bir Bilgisayar Yazılımı İntihali Saptayabilir mi? Benzerlik İndeksi Ne Tür Bilgi Verir? İntihale Karar Vermede Editörün Rolü Nedir? – Levent ÖZTÜRK
Süreli Yayın Yazarı ve Okuru Ne İster? – Yeşim GÖKÇE KUTSAL, Dilek ASLAN, Sercan ÖZYURT, Orhan YILMAZ
Sağlık Bilimlerinde Seçilmiş Süreli Türk ve Yabancı Yayınlardaki Makale Türleri Dağılım Farklılıkları – Vahit ÖZMEN, Atilla SORAN, Nilüfer GÜLER
Bilimsel Yaşam ve Etik – O. Nuri ÖZGİRGİN
Yaşam Bilimlerinde Araştırma ve Yayın Etiği – Okan ÜRKER, Nesrin ÇOBANOĞLU
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık: Sorunlar-Öneriler – Aytaç YILDIZELİ
Editör Görev ve Sorumlulukları ve Birinci Basamak Sağlık Hizmeti Yayıncılığı – Özen AŞUT
Akademik Acil Tıp Dergisinin Yerli Yayıncılıkla İlgili Görüşleri – Cuma YILDIRIM, Yusuf YÜRÜMEZ
Web Of Science Kapsamındaki Türk Dergilerinin 2010 Yılı Etki Faktörü (Impact Factor) ve Diğer Verilerin Analizi – Ahmet ASAN
Etik Konular – EK 1
Süreli Yayınların Türk Tıp Dizinine Kabul Edilme Koşulları – 2011 – EK 2

13
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2012 – 10. Ulusal Sempozyum Bildirileri
Açılış Konuşması – Ahmet KAPLAN
Açılış Konuşması – Orhan YILMAZ
Editör Gözüyle Danışman – Yeşim GÖKÇE KUTSAL
Danışmanlık Sisteminin Etik Boyutu – Berna ARDA
Hakemlik Sisteminin Geliştirilmesi – Gülfem ÇELİK
İyi Danışmanın Tanımı – Canan ULUOĞLU
Danışman Raporları – Tulga ULUS
Yazar Gözüyle Danışmanlık – Deniz ERBAŞ
Danışmanlık ve “Türk Tıp Dizini” – Aytaç YILDIZELİ, Hasan Işın DENER
Danışmanlık Sistemi Üzerine – Murat YURDAKÖK
Danışmanlık Sistemi Sorunları – Nezih OKTAR, Gülden AKDAL
Duplikasyonun Önlenmesinde Danışmanın Rolü – Cem UZUN, Mustafa İNAN
Bilimsel Dergilerde Danışmanlık Sistemi / Türk Geriatri Dergisi Deneyimi – Dilek ASLAN, Sercan ÖZYURT, Orhan YILMAZ, Yeşim GÖKÇE KUTSAL
2011 Yılı Etki Faktörü Değeri 1′in Üstünde ve SCI-Expanded Kapsamında Olan Türkiye Kaynaklı 4 Dergideki Yayınların Analizi – Ahmet ASAN, Hülya ASAN
Editör ve Danışmanın Yanlılığı – Mustafa İNAN
Turkish Journal of Rheumatology’de Danışmanlık Süreci – Deniz EVCİK, Birkan SONEL TUR, Haydar GÖK
Makale Değerlendirme Sürecinde Dergilerin Kalitesine Etki Eden Konular ve Kullanılan Formlar – İbrahim KARA
Yazar Gözüyle Araştırma Süreci ve Danışmanlık – Yasemin KILIÇ ÖZTÜRK
İzmir Tepecik Eğitim Hastanesi Dergisi Son Bir Yıla Ait Danışman Raporlarının Danışmanların Özelliklerive Danışmanlık Süresi Açısından Değerlendirilmesi – Yasemin KILIÇ ÖZTÜRK, Vildan KALONYA, Cengiz ÖZBEK
Danışmanlık Sisteminin Bir Editör Açısından Sorunları ve Çözüm Önerileri- Cuma YILDIRIM
Editör Gözüyle Danışman – Çetin EROL
Türk Tıp Dizini 2012 – Orhan YILMAZ
Danışmanlık Kurumunun Çalışmamasının 5 Nedeni – Cumhur KILINÇER

14
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık 2013 – 11. Ulusal Sempozyum Bildirileri
Açılış Konuşması – Yücel ALTUNBAŞAK
Açılış Konuşması – Ahmet KAPLAN
Açılış Konuşması – Orhan YILMAZ
Türkiye’de Bilimin Dünü ve Bugünü – A. Fuat KALYONCU
Açık Erişimli Dergiler ve Finansal Sorunları – Nezih OKTAR
Akademik Yükseltmeler ve “Sahte Dergiler” Sorunu – Haydar DEMİREL
Editörlük Bedeli – Yeşim Gökçe KUTSAL
Para Karşılığı Yayın Yapmak – Banu GÖKÇAY, Berna ARDA
Profesyonel Danışmanlık – Canan ULUOĞLU
Bilimsel Dizinler ve Önemi – Deniz ERBAŞ
Bilimsel Yayıncılığın Diğer Yüzü – A. Tulga ULUS
Maddi Destek Hakemlik Sürecinde İyileşme Yaratır Mı? – Deniz EVCİK, Haydar GÖK, Birkan Sonel TUR
Türk Dergilerinin Web of Science’teki Yeri, İmpakt Faktör (Etki Faktörü) ve H İndeks – Ahmet ASAN
Sağlık Bilimlerinde Süreli Yayıncılık Bildiri Kitapları ve Bir Atıf Analizi Çalışması – Hülya ÇÖMLEKÇİ, Aytaç YILDIZELİ
On Beşinci Yılında Türk Geriatri Dergisi: Kısa Bir Değerlendirme – Dilek ASLAN, Orhan YILMAZ, Sercan ÖZYURT, Canan AKKOÇ, Yeşim Gökçe KUTSAL
Bilimsel Yayıncılığın Parasal Karşılığı Olmalı Mıdır? Bilimsel Yayıncılıkta Ekonomik Algıların Değişimi – Can ATALAY
Bilimsel Yayıncılığın Finansal Boyutu – Orhan YÜCEL

15
Akademik Süreli Yayıncılık konusunda Sunumlar
Bilimsel Nitelikte bir Dergi için Uluslararası Kriterler
Uluslararası Bilimsel Nitelikte Dergi Yayınlamak için Ne Yapmalıyız?
Nitelikli Bilimsel Makale Yazımı
Nitelikli Bilimsel Makale Yazımı için ileri Teknikler
---------.
Akademik Süreli Yayıncılık konusunda Sunumlar
Editörlere Hatırlatmalar (ULAKBİM TR Dizin Sunumu)
Sibel TABANLIOĞLU Uzman : Editörlere Hatırlatmalar EDİTÖR ve YAZAR EĞİTİM SEMİNERLERİ – 7 3 Haziran 2015 Atatürk Üniversitesi, ERZURUM. http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/egtseminer15/erz_STabanlioglu.pdf
Bilimsel Nitelikte bir Dergi için Uluslararası Kriterler
Prof.Dr.Ahmet KIZILAY TR Dizin Komite Başkanı: Hakemlik – Editörlük. Editör Toplantısı. 4 Mart 2015. http://ulakbim.tubitak.gov.tr/sites/images/Ulakbim/akizilay.pdf
Prof. Dr. Ramazan Gözen: Bilimsel Nitelikte Dergi İçin (Uluslararası) Kriterler. http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/egtseminer15/izm_RGozen.pptx
Prof. Dr. Mehmet Emin Küçük: Bilimsel Nitelikte Bir Dergi İçin Uluslararası Kriterler. http://ulakbim.tubitak.gov.tr/sites/images/Ulakbim/mekucuk.pdf
Prof. Dr. Hilal Özdağ: BİLİMSEL YAYINLAR YAYIN ETİĞİ ve HAKEMLİK. http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/egtseminer15/ist_HOzdag.pdf
Uluslararası Bilimsel Nitelikte Dergi Yayınlamak için Ne Yapmalıyız?
Prof.Dr. Erdem YEŞİLADA: ULUSLARARASI NİTELİKTE BİLİMSEL BİR DERGİDE MAKALE YAYINLAMAK İÇİN NE YAPMALIYIZ? EDİTÖR ve YAZAR EĞİTİM SEMİNERLERİ 3 Haziran 2015 Atatürk Üniversitesi. http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/egtseminer15/erz_EYesilada.pdf
Metin TUNÇ Yrd. Doç. Dr. : Uluslararası Bilimsel Nitelikte Dergi Yayınlamak için Ne Yapmalıyız? EDİTÖR ve YAZAR EĞİTİM SEMİNERLERİ - 1 27 Mayıs 2015 Karadeniz Üniversitesi http://ulakbim.tubitak.gov.tr/sites/images/Ulakbim/mtunc_uluslarasi.pdf
Jamal El Ouahi : WEB OF SCIENCE BÖLGESEL GENİŞLEME . Trabzon – Mayıs 2015. http://ulakbim.tubitak.gov.tr/sites/images/Ulakbim/jamal_el_ouahi.pdf
Prof. Dr. Mehmet Pamir ATAGÜNDÜZ: «Uluslararası Bilimsel Nitelikte Dergi» Yayınlamak İçin Ne Yapmalıyız?  http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/egtseminer15/izm_MPAtagunduz.pptx
Prof. Dr. Metin Kozak : Uluslararası Bilimsel Nitelikte Dergi Yayınlamak için Ne Yapmalıyız? EDİTÖR ve YAZAR EĞİTİM SEMİNERLERİ - 1 6 Nisan 2015 Akdeniz Üniversitesi . http://ulakbim.tubitak.gov.tr/sites/images/Ulakbim/metink1.pdf
Prof. Dr. Hakkı Zafer Güney: Uluslararası Bilimsel Nitelikte Dergi Yayınlamak için Ne Yapmalıyız? EDİTÖR ve YAZAR EĞİTİM SEMİNERLERİ – 26.3.2015. İTÜ. http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/egtseminer15/ist_ZGuney1.pdf

Nitelikli Bilimsel Makale Yazımı
Eszter LUKACS, IEEE. IEEE Xplore® Digital Library – IEEE ile Nasıl Yayın Yapılır? Nitelikli Bilimsel Makale Yazımı. 4.3.2015. http://ulakbim.tubitak.gov.tr/sites/images/Ulakbim/elucaks.pdf
Doç. Dr. Barış ATA, Koç Üniversitesi. Nitelikli Bilimsel Makale Yazımı. 4.3.2015.
Prof. Dr. Zafer GÜNEY, Gazi Üniversitesi. Nitelikli Bilimsel Makale Yazımı için ileri teknikler. 26.3.2015. http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/egtseminer15/ist_ZGuney3.pdf
------------------.
Korkmaz Alemdar: AKADEMİK SÜRELİ YAYINCILIK ÜZERİNE. 2007.  http://uvt.ulakbim.gov.tr/tip/sempozyum5/page13-16.pdf
SOSYAL VE BEŞERİ BİLİMLERDE AKADEMİK SÜRELİ YAYINCILIK KILAVUZU. 2003. http://uvt.ulakbim.gov.tr/sbvt/sbvt_kilavuz_2013.pdf
1.ULUSAL SOSYAL BİLİMLERDE SÜRELİ YAYINCILIK KURULTAYI‘NDAN İZLENİMLER Çiğdem Polatoğlu Baytin*, Nazlı Ferah Akıncı*. 2006. http://www.journalagent.com/megaron/pdfs/MEGARON-26349-ARTICLE-POLATOGLU_BAYTIN.pdf
The Journal of Breast Health 2012 Vol: 8 • No: 4 Meme Sağlığı Dergisi 2012 Cilt: 8 • Sayı: 4 EDITORIAL/EDİTÖRDEN TÜRKİYE’DE SAĞLIK BİLİMLERİNDE SÜRELİ YAYINCILIKSORUNLAR Prof.Dr. Vahit Özmen - Editör, Meme Sağlığı Dergisi Prof.Dr. Atilla Soran - Yardımcı Editör, Meme Sağlığı Dergisi Prof.Dr. Nilüfer Güler - Yardımcı Editör, Meme Sağlığı Dergisi Prof.Dr. Hasan Besim - Yardımcı Editör, Meme Sağlığı Dergisi. http://www.thejournalofbreasthealth.com/sayilar/29/buyuk/3091.pdf
Binici, Kasım Tıp ve Sağlık Bilimleri Alanında Türkiye'de Yayınlanan Akademik Süreli Yayınlarda Niteliği Etkileyen Nedenler ve Kaliteyi Yükseltme : Reasons Affecting Academic Qualifications of Scholarly Journals on Medical and Health Sciences Published in Turkey and Upgrading Quality., 2010 MA thesis thesis, Ankara University. [Thesis]. http://eprints.rclis.org/17618/ ** https://core.ac.uk/download/pdf/11889752.pdf
Uluslararası Akademik Yayınlar Ve Türkiye’nin Bilimsel Üretkenliği Hacer Çimen* Ve Ertuğrul Çimen∗∗ http://kaynak.unak.org.tr/bildiri/unak06/u06-13.pdf
Türk Kütüphaneciliği ve Bilgi Dünyası Dergilerinin Özlerine Eleştirel Bir Bakış* A Critical View to Abstracts of Turkish Librarianship and Information World Journals Elsa Bitri** ve Hasan S. Keseroğlu*** Türk Kütüphaneciliği 29, 1 (2015), 241-257. http://www.tk.org.tr/index.php/TK/article/viewFile/2544/2544
Akademik Danışmanlık Ve Araştırma Teknikleri İlitam Ders Notları Hazırlayan Yrd.Doç.Dr. Ümit Horozcu-Yrd.Doç.Dr. Adem Arıkan İstanbul 2015. http://xn--ismailbadatl-kyb0x.com.tr/attachments/File/ARAS__TIRMA_TEKNI__KLERI___VE_AKADEMI__K_DANIS__MANLIK_DERS_NOTU.pdf
“Akademik Yayıncılık ve Dergicilikte Kalite Politikaları ve Yönelimler Çalıştayı” Raporu. https://tedmem.org/yayin/akademik-yayincilik-ve-dergicilikte-kalite-politikalari-ve-yonelimler-calistayi-raporu
Dr. Ahmet Kaplan. Enstitü Müdürü. Akademik Yayıncılık Alanında. Yaptığımız Çalışmalar. http://uvt.ulakbim.gov.tr/toplanti/uay13/AKaplan_23112013.pdf


---------------.
Okuyucuyu GDO´ya ısıtmak için yazılmış.
Ciddiye alınacak bir kitap değil. Bilgiler son derece yüzeysel, bir çok iddia kaynaksız. Başarısız bir tarafsızlık taklidi. Bu ulusun midesine girmek, tarlalarını kirletmek için hazır bekleyen biyoteknolojiye okur yazar kesimin direncini kırmak, kanını ısıtmak için yazılmış, bunu yaparken de arkasına ODTÜ isminin saygınlığını alan bir metin. Üniversiteler eskisi gibi güvenilir bilim kurumları değildir. Bu üniversitenin genetik mühendisliği bölümü var. Genetik mühendisliğinin zaten tek çalışma alanı GDO´dur. Bu üniversite biyoteknoloji şirketleriyle ortak çalışmalar yürütmekte. Ciddiye alınmayacak dediğim bu kitaba bu kadar uzun yorum yazmamın nedeni şu; bilim şemsiyesi altına sığınan bu tür yayınların yüksek bir yönlendirme potansiyeli var. GDO hakkındaki gerçekler Engdahl´ın kitabındadır, o da bu sitede bulunuyor. Alınız, okuyunuz.”. http://www.idefix.com/Kitap/Genetigi-Degistirilmis-Organizmalar/Bilim/Ekolojicevre-Bilim/urunno=0000000254539


EK 3: KİTAP ELEŞTİRİSİ KAYNAKÇASI

EK 4: KİTAP ELEŞTİRİSİ KONULU BAZI KAYNAKLAR
Karasoy, Yakup: Eleştiri nedir? Bağa destursuz girenler nasıl eleştirilmelidir. Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Türkiyat Araştırmaları Dergisi, (17, 2005) 1-13 ss. http://sutad.selcuk.edu.tr/sutad/article/view/291/281

Gökyay, Orhan Şaik: Destursuz bağa girenler / $c Orhan Şaik Gökyay İstanbul: $b Dergah Yayınları, $c 1982 366 s. http://www.oktayaras.com/destursuz-baga-girenler/tr/40799
Erdem, Yusuf Hakan, Tarih-Lenk. Kusursuz Yazarlar, Kâğıttan Metinler, Istanbul: Doğan, December 2008. https://www.kitapyurdu.com/kitap/tarih-lenk-amp-kusursuz-yazarlar-kagittan-metinler/122267.html


EK: 5:
Y. Hakan Erdem: Tarih-lenk -
“Bu kitabın nüvesi bundan neredeyse 25 sene kadar önce ortaya çıktı ama böyle durumlarda hepolageldiği üzere bu nüvenin bir kitaba doğru evrileceğini ben o zaman bilmiyordum. Kuşağımdaki pek çok genç akademisyen gibi ansiklopedilere maddeler yazıyordum.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi  için yazdığım bir maddeden dolayı önce Türkçe bir kaynağa, sonra da İngilizce bir diğerine bakmam gerekmişti. Benzerlikler, benim gibi toy bir tarihçi için çok şaşırtıcıydı... Kartopu sonraları büyümeye devam etti. "Bir şeyler çıktıkça" bir tarafa not ettim ama kitap eleştirisi vadisinde hiç kalem oynatmadım. "Keşiflerimi" arkadaşlarımla paylaştığımda en çok duyduğum sorulardan biri "Sen bunu yazdın mı?" oldu. Bu soruya bir gün olumlu cevap verme arzusudur ki beni bu kitabı kaleme almaya itti.Tabii ki "keşif paylaşma" işi, kitabın 2005 yılında başlayan yazım sürecinde artarak devam etti.Gevezeliklerimi hoşgörüyle dinleyen dostlarım "Yok artık Hakan!" diyerek beni ne kadar teşvik ettiklerini bilemezler bile... Dolayısıyla her kitabın olduğu gibi bunun da teşekkür borçlu olduğu kişiler var. Kimin ne yaptığını tek tek saymaksızın,Tarih-Lenk'in epey bir kısmını benden sözlü olarak dinledikleri, sohbetleriyle ufkumu genişlettikleri, beni kaynaklara yönlendirdikleri, metni kısmen veya bütünüyle okudukları, eleştirilerde ve önerilerde bulundukları, bilerek veya bilmeyerek ilham verdikleri ve hepsinden önemlisi yazımını teşvik ettikleri için Ayhan Aktar, Mustafa Arslantunalı, Tülay Artan, Cem Behar, Murat Belge, Halil Berktay, Halil Beytaş, Tufan Buzpınar,Hülya Canbakal, Ebubekir Ceylan, Ahmet Davudoğlu, Selim Deringil, Edhem Eldem, Mehmet İpşirli,Hasan Bülent Kahraman, Yavuz Selim Karakışla, Asım Karaömerlioğlu, Cemil Koçak, Gülayşe Koçak, Erol Köroğlu, Özlem Kumrular, Metin Kunt, Gün Kut, Nadir Özbek, Azmi Özcan, Jale Parla, Akşin Somel, Işık Tamdoğan, Tosun Terzioğlu, Mehmet Tütüncü, Ahmet Yaşar ve Akın Yılmaz'a ve yukarıda saydığım şeylerin hepsini ve çok daha fazlasını yapan eşim Araks Şahiner-Erdem'e teşekkür ederim. Söylemeye bile gerek yok ki her türlü olası hata sadece benim dikkatsizliklerimin ve inatçılıklarımın sonucudur
Giriş
Türkiye'de bir eleştiri kültürü eksikliğinden çok ciddi olarak söz edebiliriz. Sinemada, edebiyatta, genelde sanatta, hatta Türkolojide durum biraz daha iyi görünüyor ama söz konusu olan tarih metinleri ise bu eksiklik iyice dikkat çekiyor. O kadar ki tarih eleştirileri niteliği taşıyan metinlerin, üstelik komşu ve tarihe yardımcı disiplinlerde olanlarını sayarak geniş tutsak bile epeycesini bir çırpıda saymak işten bile değil. Merhum Orhan Şaik Gökyay'ın  Destursuz Bağa Girenler'ini [1], Talat Tekin'in Türkoloji Eleştirileri'ni[2] merhum Şinasi Tekin'in, İştikakçının Köşesi'ni [3] hangi tarihçi zevkle ve yararlanarak okumadı ki? Başka? Edebiyat tarihçilerine hiç girmeyeyim ama özel konumundan dolayı Fuat Köprülü'yü atlayıp geçemeyiz gibime geliyor. Tarihe olan özel ilgisinden dolayı Murat Belge'yi de kesinlikle atlamamalıyız... Sonra? Hasan Bülent Kahraman'ın "tarihle kültürün kesiştiği noktaya""çentik" atan Kültür Tarihi Affetmez'ini[4] de kaydedelim...Tabii, tarihçilerin kendilerinin yaptıklarını da unutmamak gerek. Ali Birinci'nin yıllara yayılan mesaisinin önemli bir kısmı kaynak değerlendirilmesine ve eleştiriye hasredilmiş olmasıyla hemen ön plana çıkıyor. Onun Tarih Uğrunda'sı[5] hatta kısmen deTarih Yolunda'sı[6] bu meyanda aklıma gelen eserleri. Mertol Tulum'un Tarihî  Metin Çalışmalarında Usul'ü[7] bu alanda gayet yararlı bir deneme.Tabii ki, Mete Tunçay'ın Eleştirel Tarih Yazıları'nı[8] da burada zikretmeliyiz... Burada kitap haline gelmiş metinleri sıralıyorum. Yoksa tek tek tarih metinlerinin kitap eleştirileri formatında eleştirilmesi tabii ki söz konusu ve bu eleştiri makaleler ini üreten ve benim burada sayamayacağım nice meslektaşımız var. Bu eleştirilerin epeycesinin çıktığı eski Tarih ve Toplum ile şimdiki Toplumsal Tarih dergilerini es geçmesek iyi olur... Bu meyanda hemen, gayet ciddi ve tematik yayın yapan ve büyük oranda genç tarihçilerin emeğine dayanan Türkiye Araştırmaları Literatür Dergisi aklıma geliyor... Genel bir kitap ve eleştiri dergisi olmakla beraber sayfalarında tarih metinleri eleştirilerine sık sık yer veren Virgül'ü katiyen atlamayalım... Kitabiyat dergisi Müteferrika'da her zaman tarih metinlerine yer var... Peki, günlük gazetelerde tarih metinleri eleştirileri yapanları da eklersek, resim, tabii ki hâlâ eksik, ama oldukça berrak bir şekilde ortaya çıkıyor. Çok farklı duruşları ve çıkış noktaları olsa da bir zamanlar çeşitli gazetelerde bir "Zaptiye" köşesi olan Murat Bardakçı'yı ve bugünkü Taraf 'ta "Okuma Notları"nı yazan Halil Berktay'ı örnek vereyim... Ama bakın, bir nokta geliyor ve hakikaten tıkanıyoruz. Ola ki bu benim kişisel bilgi eksikliğimden veya sığlığımdan kaynaklansın, o zaman lütfen kendinize sorun; nerede o eleştirel tarih yazıları? Veya şöyle çevirip sorayım; Türkiye'de böyle tür oluşturacak kadar bir külliyat var mı? İşte, her türlü muhtemel atlamama karşın ben bu soruya olumlu bir cevap vermekte zorlanıyorum. Ne tarafından bakılırsa bakılsın bu durumun sağlıklı olduğunu söylemek güç. Eleştirilmeyen,değerlendirilmeyen ve yanlışları irdelenmeyen, tartışılmayan, düzeltilmeyen metinler eğer bir kez daha basılacak kadar ilgi çekmiş cinsindense yine aynı yanlışlar, aynı sakatlıklarla ortaya çıkıyor,meğer ki yazarının kendisi insaf sahibi biri ola. İşte o zaman yazarın, kendi gözünün gördüğü eksiklikleri gidermesi veya eş dost meclislerinde kulağına gelen ufak tefek noktaları düzeltmesi gündeme gelebiliyor. Fakat genelleme yaparak söylüyorum, kamuya açık, kamunun erişebileceği bir şekilde metinler üzerinden yazılı bir şekilde tartışma alışkanlığımız pek gelişmemiş. Tarih alanında durum o merkezde ki yazan, genelde yazdığıyla kalıyor.Dolayısıyla bir yandan yanlışları, hataları bazen kuşaklar boyunca yeniden üretip duruyoruz, tarih yazımcılığı gelişemiyor, diğer yandan çok değerli metinler bile eleştirilmedikleri, eleştirinin şefkatli ilgisinden yoksun kaldıkları için eninde sonunda bir şekilde entelektüel açıdan kavruklaşıyorlar,etkisizleşiyorlar. Bunları bir zincirin birbirlerini "gören ve duyan", yani tutarlı olarak izleyen fakat her biri kendi özgün karakterine sahip irili ufaklı halkaları olarak görmek imkânsızlaşıyor. Metinleri üreten yazarlar ise, tam tersine, eleştiri pireleri tarafından ısırılmamanın huzuru ve rahatı için de irileşiyor, irileştikleri oranda hantallaşıyorlar. Hiçbir bilimsel ölçüte dayanmadan sadece kişisel ve sübjektif bir gözlem olarak söylüyorum, bana öyle geliyor ki ülkemizdeki çoğu tarihçinin en iyi çalışması doktora tezleri! Neden mi? E, doktora tezi, tanım gereği öncülü olan yüksek lisans tezinden daha derinlikli, daha kapsamlı, daha olgun bir metin. Bu bir. İkincisi ve daha önemlisi ise şu; doktora tezi iyi kötü, bir hoca, eğer kurallar hakkıyla çalışıyorsa bir tez izleme komitesi ve nihayet bir jüri tarafından akademik olarak denetlenen, evet, buradaki bağlamda söyleyeyim, iyi kötü eleştirilen ve bu eleştirilerin yazarın yüzüne karşı söylendiği tek çalışma türü de ondan! Ondan sonrası, kişinin kendi çevresinin övdüğü, başka çevrelerin ya ilgisizce karşıladığı veya lisanen sövdüğü ama yazılı olarak eleştirmediği metinler üretmekle geçiyor. Dolayısıyla, başka ülkelerde pek olmayan bir şey oluyor, insanın çıraklık dönemi eseri oluyor mu en kayda değer eseri? İşte bu yüzden ortalığı istila eden "pulp-tarih" metinlerinden bir şekilde, hepimizin sorumlu olduğunu, işimizi tam yapmadığımızı düşünüyorum.Bakın, eleştiri eksikliği konusundaki yakınmamı Mete Tunçay daha önce dile getirmiş, sözü uzatmadan alıntılayayım:Özgürlük, eşitlik, dürüstlüğe inandığım için, yapmaya çalıştığım incelemelerde hep eleştirici oldum. Genellikle kendi çevremden övgüler aldım, başkaları da bana saygı gösterdiler. Ne yazık ki, benim çalışmalarımı çok az kişi eleştirdi. Bir istisnayı burada memnuniyetle anmak istiyorum...Evet, Tunçay böyle söylüyor ve kendisine yöneltilen eleştirinin "çoğu savlarını haklı ve düşündürücü" bulduğunu söyleyerek araştırmalarını eleştiren adaşı Mete Çetik'e teşekkür ediyor.[9]
Böylesi bir ortamda kim gerçek bir katkı yapmış, tarih bilgi birikimini bir adım daha ileriye götürmüş, kim özgün düşünce fukarası bir tembel, sırtüstü yatmış, gerçekten de ne belli oluyor, ne de kimsenin umurunda. Bizden önce yapılanı eleştirmek yerine, yani yukarıdaki zincir metaforuna dönersem, zincirin eski baklalarını görmek ve duymak yerine sessiz sedasız kendi halkamızı üretme yolunu seçiyoruz. Belki daha kolay, daha zararsız. Kimseyi üzerinize sıçratmazsınız. Üstelik belki bu halkayı bilezik olarak kullanacak birileri, almaya hevesli bir müşteri bulunur! Veya siz zevkleri yerleşmiş, oturmuş bir pazara giriyorsanız, o pazar için ustanın ürettiği halkanın aynısını üretir,rahatça satarsınız.Peki, bu neden böyle? Bugün etrafımızda gördüğümüz ve kolay kolay anlamlandıramadığımız pek çok şey gibi kökleri geçmişte bir yerlere giden kültürel bir yapı ve onun bugünkü tahakkümü mü sözkonusu? Eski yazma kitapların önsözleri veya "sebeb-i telif" kısımları aklıma geliyor. "Hatamızı setreylesinler" türünden okuyucuya yapılan ricalar belki de bir eleştiri kültürünün yerleşmemesine katkıda bulunmuştur. Öte yandan, bunun bu kadar basit olmayabileceğinin de farkındayım çünkü aynı metinlerden bir düzeltme isteği geldiği de vaki. Somut örnek vereyim, "İhvan-ı mümininden mercudur ki bu kitâbın sehvine muttali olurlarsa kalem-i nâsıh ile ıslah idüb zeyl-i merhamet ile setr ideler"[10] yani "Kitabın yanlışını gören mümin kardeşlerimiz düzeltsin ve merhamet eteği ile bu yanlışı örtsünler" diyor. Belki, fazla derinlemesine okumak olacak ama sanki hem yanlış düzeltilsin hem de bu iş sessiz sedasız olsun, göze sokulmasın gibi bir tavır var.Acaba sorun, bir ortam, bir vasat sorunu mu? Mesela, şu yukarıdaki örnekteki gibi bir ricayı bir elyazması kültüründe pekâlâ yerine getirmek mümkündür. Hem kaleminizle düzeltirsiniz hem de sadece kendi nüshanızı düzelttiğiniz için fazla bir şamata da çıkmamış olur, başka kimseler görmez.Aslında düzelmemiş olarak kalır. Tabii herkes kafasına göre yanlış bulduğunu ufak bir himmetle düzeltirse, dahası eklemeler ve çıkarmalar yaparsa sonuç birbirini tutmayan bir sürü elyazması olacaktır ki olmuş olan da budur. Oysa bir basma kültüründe herkesin elindeki özdeş metni biri çıkar ve kamunun gözleri önünde ve yerleşmiş kurallar çerçevesinde eleştirir, eleştireni de eleştirirler,sonuçta eleştiriler haklıysa ya o metin fiziki olarak değişir veya o bilgileri kullanacak olanlar eleştirileri dikkate alarak kullanır, eserlerinde aynı hataları yapmazlar. İşte diyorum, acaba biz elyazması kültüründen henüz tam anlamıyla çıkamadık mı? Kamunun önünde eleştirilerde bulunursak  bir ayıbı örteceğimize "yüze vurduğumuz" için ayıplanır mıyız? Bunun şartlanması mıdır bilim adamlarını bile açıktan eleştiri yapmaktan alıkoyan, gizil bir şekilde eleştiri denen nesnenin mahremane ve dar bir alanda yapılması gerektiğini kulaklara fısıldayan? Daha yukarıdaki minvalde epeyce bir söz üretmek, hatta sözü başka vadilere çekmek, Osmanlı-İslam kültür alanında "Kitab-ı Mukaddes eleştirileri" (biblical criticism) muadili bir çalışma disiplininin olmadığından bahsetmek de mümkündür. Bunun da yukarıdaki eleştiri eksikliği tesbitini ne denli açıklayabileceğini takdir edecek uzmanlığa sahip değilim. Öte yandan bu tip çözümlemeler yaparken ciddi bir tarihsicilik (historicism) tehlikesine düşmek ihtimali de her zaman vardır.Sanırım, günümüzün çoraklıklarını açıklamaya çalışırken eskiye yüklenmenin bir sınırı olmalıdır.Doğru, bu anlamda bir Kuran eleştirisi yoktu ama "şerh" geleneği vardı. Şârih denen adamlar başka bir metni sadece açımlayıp, açıklamıyorlar bunu yaparken edebi anlamda da ciddice eleştirmiş oluyorlardı. Şerhlerin de şerhleri yazılarak bilgi zinciri veya silsilesi korunmuş oluyordu. Bu bağlamda sadece dini kitapların değil basbayağı edebi metinlerin de şerh edildiğini hatırlayalım. Hiç olmazsa o kadarı mevcut olsaydı; bugün o bile yok! Aynı şekilde, eski eleştirmenler olarak yorumlayabileceğimiz tezkirecilerin minderleri de oldukça boş gibi...Peki, yukarıda sorduğum soruya başka bir düzlemde ve başka bir soruyla cevap vermeye çalışayım ve yavaş yavaş elinizdeki kitabın konusuna geleyim: "Eleştirel bir şekilde okuyor muyuz ki eleştirme alışkanlığımız olsun?" Sahi, ne kadarımız bir metni notlar alarak okuyor? Profesyonel tarihçileri hedefleyerek soruyorum, ne kadarımız bir metnin referanslarını kontrol ediyor? O metnin orijinal ve bazen sadece birincil kaynaklarda bir yerlerde gömülü oldukları için kontrol edilmeleri epeyce güç olan ve tam olarak aynı konuyu çalışmıyorsanız gidilmesine ve görülmesine çok da gerek olmayan referansları bir yana dursun, kim herkesin ulaşabileceği türden olan referanslarını kontrol ediyor?Öyle bir alışkanlığımız yoksa tarih yazarları olarak neden bir şekilde referans verip duruyoruz?Sadece kendi yazdıklarımıza bir meşruiyet kazandırma kaygısı mıdır söz konusu olan? Yoksa o kadarını yapmayanlar da var mı? Ayrıca, bir metnin, teknik anlamda referansı, kaynakları, bibliyografisi eksiksiz olabilir. O zaman iş bitiyor mu?Herkes için söylüyorum, okuduklarımızı aklın süzgecinden geçiriyor muyuz? Yoksa meşrebimize göre en yakın kuyumcu dükkânının rafında gördüğümüz ilk bileziği kolumuza takıyor ve haylice bir zaman, belki de ömrümüz boyunca hiç çıkarmıyor muyuz? "Üstat ne söylemişse güzel söylemiş, ne eylemişse güzel eylemiş" mi diyoruz? İsterseniz biraz demode bulabilirsiniz, "Akıl dediğin de bir sosyal mamul ( social construct )" diyebilirsiniz "Neredeymiş o mutlak akıl? Senin aklın sana, benimki de bana" da diyebilirsiniz. Tartışmıyorum, neyin nesiyse, kimde ne kadar ve nasıl varsa o aklı kullanacak kadar cesur muyuz? Yoksa bazen gereğinden fazla cesuruz da hiçbir kayıt kuyutla bağlı olmaksızın, disiplinin iç kurallarını hiç takmıyoruz ve bizden önceki bilimsel faaliyetleri hiç dikkate almayacak kadar kendi aklımıza mı güveniyoruz? Veya bu şekilde pervasızca, kaygısızca ortaya dökülenleri baş tacı ediniyor, tarihi onların rehberliğinde okumanın rehavetine mi bırakıyoruz kendimizi?İşte bu kitabın çıkış noktası eleştiri ortamından uzak bir şekilde tarih metinleri üretilirse ortaya çıkabilecek sonucu irdelemek. Kendinize böyle bir hedef koyduğunuzda Türkiye'nin ve Türkçede üretilen gerek akademik gerekse popüler tarih literatürünün maalesef sağından solundan siyanür sızdıran bir altın madeni olduğunu söylemek durumundayım. Tabii ki profesyonel bir tarihçi olarak  bir şeylerin hep farkındaydım; aramızda yaptığımız "ayaküstü sözlü eleştiri seanslarında" pek çok metni, deyim yerindeyse "bozuk para edip bırakıyorduk" ama durumun bu merkezde ve bu boyutlarda olduğunu asla tahmin etmiyordum. Bunu gereği gibi anlayabilmek için bu kitabı yazmak, daha doğrusu bu kitabı yazmak için bazılarını belki de hiç okumayacağım birtakım kaynakları sistematik bir şekilde derinlemesine ve eleştirel okumak gerekti. Eşyanın tabiatı gereği, buzdağının görünen kısmı kabilinden olan sonuçların bir kısmını ancak paylaşabiliyorum. Yanlış anlaşılmak istemem,"Türkiye'de gecikmiş tarih metinleri eleştirisi işini bir kalemde toptan hallettim" demek haddime değil. Yaptığım işe layıkıyla bir tarih metinleri eleştirisi denebileceğinden bile emin değilim çünkü görevimi burada zanaat seviyesinde, teknik seviyede de diyebilirsiniz, metin eleştirisi yapmak olarak  belirledim. Bunun, gerçek bir tarih eleştirisi yapabilmek için sadece bir önkoşul olduğunu düşünüyorum.Ürettikleri metinler üzerindeki kaçınılmaz ve yadsınamaz etkilerine karşın tarih yazarlarının zihniyet yapılarını, ideolojik veya fikri yönelimlerini bilerek konu edinmedim. Kendi görüşlerimi özellikle saklamak gibi bir çaba içinde olmamama rağmen metinleri bu boyut olmaksızın değerlendirmenin, işin abc'sinde durumun ne olduğunu sergilemenin daha acil bir ihtiyaç olduğunu düşündüm. Daha açık bir şekilde ifade edeyim, bu metinde kişilerin ideolojik yönelimleriyle ve angajmanlarıyla ilgilenmiyorum. "İşin mutfak kısmında düzgün davransın da yemeği nasıl pişirirse pişirsin" diyorum. Oysa gerçek yemek eleştirisi, şefler arasındaki ekol ve kişisel yaklaşım farklarını dile getirmeksizin yapılabilir mi? Ne yapayım ki durum cidden acıklı. Kuru fasulyenin içinden taş çıkıyor, baklava tuzlu ve acı karışımı bir şerbetle yapılmış, "dün ben yaptım" iddiasıyla sofraya çıkarılan yemek komşu aşçı dükkânından habersizce alınmış ve üstelik geçen hafta yapıldığı için bayat!Yanlış anlaşılmak istemem. Bir sosyal bilim olan tarihi kendi öykünmelerim ve arzularım sonucu pozitif bilimlere yaklaştırmak, benzetmek kaygısında değilim. "Kesin ve tek bir tarih vardır" noktasında hiç değilim. Farklı tarihler olduğunun bütünüyle bilincindeyim çünkü tarihin geçmişin bizatihi kendisi değil, geçmişin, insan hafızasının dolambaçlı yollarından geçerek gelen yazılı anlatımlarının tümünün toplamı olduğunu hiç unutmuyorum. Gerçek geçmişte elbette ki bir olay on değişik şekilde değil bir şekilde olur ama bunun yeniden hatırlanışlarının, sonraki zamanlara taşınışlarının, izleyen kuşaklara aktarımlarının son derece göreli, aktarana göre öznel ve başlıca siyasi olmak üzere türlü ihtiyaçlar doğrultusunda kurgusal olabildiğinin, hatta olduğunun ayrımındayım. Bir ağaç bir şekilde devrilir fakat bu devrilmeye sonuçları itibariyle değişik anlamlar yükleyen, devrilmesinde çeşitli nedensellikler kurgulayan on tane devrilme anlatımı aynı anda mevcut olabilir. İsterseniz ağaç yerine "İkiz Kuleler" deyin... Bunun böyle oluşunun bizim doğruyu, ağacın nasıl devrildiğini aramamıza bir engel oluşturmayacağını düşünüyorum. Burası böyle.Öte yandan teknisyenlik seviyesinde, bir zanaatkâr gibi tarihe bakmanın bana verdiği ve belki de bir yanılsama olan bir duygu var ki paylaşmama izin verin: Başından sonuna kadar bu metni yazarken bir laboratuvarda pozitif bilimlerden birini icra ediyormuşum gibi geldi bana. Dahası, tek tek tarih yazarlarının kafalarına göre ürettiklerinden daha geniş bir tarih ilminin var olduğunu ilk elden hissettim ve sevindim. Tarihçinin bilimselliğe attığı çıpa olan referans sistemi gözlerimin önünde ve ellerimin altında güçlü bir motor gibi çalıştı ve beni mutlu etti. Benim ve tabii ki kıyas kabul etmez bir ölçüde benim dışımdaki tarihçilerin araştırmalarını kullanarak, geçmiş tarih yazını birikimine başvurarak fevkalade vahim olduğunu düşündüğüm önermeleri yanlışlayabildim. Dolayısıyla "İyi örnekleri es geçmişsin, hiç olumlu değerlendirmeler yapmıyorsun, nerede bir anormallik varsa oraya konmuşsun" türünden bir eleştiri alırsam karşılamaya hazırım. O kadar aksaklığı nereye bakıp da düzeltebildim sanıyorsunuz?Üstelik bu noktada iddialıyım. Bunu yaparken matematik kesinliğe benzer bir kesinliğe ulaşamadıysam, bulgularımın doğruluğu üzerinde en ufak bir şüphe belirdiğinde onları sizinle hiç paylaşmadım bile. Kendi varsayımlarımı, kullanıp attığım çalışma hipotezlerimi bir yana bırakın,güçlü kanıtlarla desteklenmiş ve teoriye doğru evrilen tezlerimi bile gündeme getirmedim.Tahminlerimi ve yorumlarımı değil, biri bir gün çıkıp bilimin kuralları içinde beni yanlışlayıncaya kadar kesin kalacak sonuçları paylaştım sadece. Bunu yaparken tarihi olgulara gösterilebilecek azami saygıyı gösterdim. Bu tavrı belki yadırgayabilirsiniz, bahusus inceleme konusu yaptığım metinlerden bazıları kendileriyle böylesi "kuru ve sıkıcı" bir tarih yaklaşımı arasına büyük mesafeler koymuş,sizlere "daha eğlenceli" bir tarih anlattıkları iddiasındayken! Evet, olgular dünyasının sıkıcılığına ve kesinliğine sığındım. Bu benim için bir iman tazeleme oldu. İşimizin gereklerinden birinin bu dikkatolduğunu ve gerçek olguları dikkate almayarak yazılan bir tarihin artık tarih değil başka bir şey olduğunu düşünüyordum. Tarih de beni utandırmadı! Ödülümün kendimce büyük olduğunu düşünüyorum. Mesela, gri bölgelerde dolaşmayı ve tarih sahasının dışına çıkmayı seçen fakat bunu açıkça söylemeyerek hâlâ tarih yazdıkları, gerçeği, sadece tarihi gerçeği dile getirdikleri iddiasınısürdüren metinlerin sahte olduklarını, sahiplerinin tarihi olguları hiç ciddiye almaması sayesinde kanıtlayabildim!Sonuçta elinizdeki metin gayet gösterimci (demonstrative) bir metin oldu. Kimsenin metnini yanlış,eksik ve bağlam dışı aktarmamak için gösterdiğim azami çaba bu metni biraz şişirdi, tombulca bir şey yaptı. Başka bir deyişle tarihçinin deneyleri demek olan alıntıları gözlerinizin önünde bol bol yaptım.Bilerek ve isteyerek laboratuvarın fiziki sınırları dışına çıkmak istemedim. Veya istiyorsanız beni televizyonda herkesin gözü önünde yemek pişiren aşçılara benzetebilirsiniz. Bunun bedeli anlatımımın bütünselliğinin bozulması olmuş olsa bile bunu göze aldım. Metnin şişmanlamasını acaba rahmetli Şinasi Tekin'den bir alıntıyla açıklayabilir miyim? Benim burada büyük oranda eleştirmekten uzak durduğum bir metin için şöyle diyor:A. Akgündüz'ün Osmanlı Kanunnâmeleri'nde niye konular kısaca izah edilmiş? Niye meseleler özet   hâlinde ele alınmış?... Efendiler, bir meseleyi kısaca  izah etmek ayaküstü sohbetlerde olur. Kitaplarda, hacimli ve cüsseli kitaplarda meseleler teferruatıyla uzun uzun,enine boyuna çekip çekiştirilerek ele alınmalıdır. Ama bu iş kolay değil tabii, ipin ucu hemen çabucak kaçıverir, yukarıda ak  dediğimiz neüzübillah aşağıda bir başka şeye dönüşüverir.Ama belki ben haksızım, ulemâmız 'ağırbaşlı' olma hevesindedirler belki, kim bilir?[11]İşte, "Kitap yazıyorum" diye kendimce çektim çekiştirdim. Kimi metinler uzadı, kimi metinler iki parça oldu elimde kaldı. Umarım iç tutarlılığı sonuna kadar koruyabilmişimdir.Söz uzuyor. Kısaca ifade edersem; elinizdeki metnin amacı, tarih metinlerine eleştirel bakmak ve onların ontolojik anlamda ne gibi sorunlar üretebileceğini tespit etmek. Evet, bu kadar basit ve alçakgönüllü bir amacı var. Üstelik bir kategorizasyona giderken her kategoriyi içermek gibi bir amacım da olmadı. Mesela, çeviri tarih metinlerinin ürettiği sorunlardan uzak durdum. Söylemeye bile gerek yok, ama kişiler ve onların her konudaki bireysel tercihleri, varoluş biçimleri, hayat tarzları, karakter özellikleri; din, dil, etnik kimlik, biyolojik ve sosyal cinsiyetleri veya cinsel yönelimleri; özel veya profesyonel kurum, kuruluş veya cemaatlere mensubiyetleri vesaireyle değil ürettikleri metinlerle ilgilendim. Polemik arayışında değilim. Yapamam veya yapmaktan hoşlanmam demek değil bu; yollu yordamınca ve dürüstçe yapılan bir polemiğin tartışma ortamı yaratması ve dikkati bir noktaya çekmesi pekâlâ mümkün olduğu için yararı bile olabilir, ama burada başrolde olan tarih ve tarih metinleri. Önceliği bunlara verdim. Dolayısıyla kimseye "hodri meydan" filan demiyorum ama yalancı metin pehlivanlarının karşıma çıkmadan önce iki üç kere düşünmelerinde de fayda mülahaza ediyorum. Eleştiri eksikliği gibi bir noktadan girip bu kadar laf ettikten sonra söylememe gerek bile yok ama yazdıklarımı eleştirel olarak okuyan ve bir hatamı özellikle kamusal alanda düzelten herkese sadece minnettar olur, düzeltmek için elimden gelen her şeyi yaparım.Evet, bu kitap bir yanlışlar, hatalar listesi veya bir "yanlış-doğru cetveli" değil, öyle bir misyonu yok. Herhangi bir metinde küçük bir yanlışlık görünce sevinçle üzerine atlayıp "bakın" diyerek şikâyete kalkışmıyorum. Ancak ve ancak tutarlı bir şekilde aynı tip sorunları üreten metinleri konu edindim. Neden bazı metinleri konu edindim de diğerlerini edinmedim sorusuna ise şöyle bir cevap verebilirim; benim bu kitapta koyduğum kıstasları karşıladığını gördüğüm hiçbir metni özellikle dışarıda bırakmak gibi bir amacım olmadı. Tabii ki kendi sübjektif ilgilerim, yönelimlerim, birikimim bu seçim işinde bir rol oynamıştır. Yadsıyacak değilim. Mesela, belki lüzumsuz derecede Osmanlı köleliğiyle ilgili metinler üzerine eğildiğim, bu konuda pasajlar yazdığım dikkatinizi çekecektir, bu bir ölçüde kaçınılmaz ve doğal ama yine de uzmanlık alanlarımın bu metni boğmasına izin vermemeye çalıştım. İnceleme konusu yaptığım metin, dar uzmanlık alanlarımın dışına çıkılmasını gerektiriyorsa belirli bir risk alıp çıkmaktan da çekinmedim.Peki, bir paragrafla hem sadede geleyim hem de yaptığım işi size tanıştırayım. Elinizdeki metin tematik olarak düzenlenmiş yedi bölümden oluşuyor. Birinci bölümde sadeleştirilen metinlerin, ikinci bölümde çevriyazılı metinlerin ne gibi sorunlar üretebileceğine bakacağız. Üçüncü bölüm, bilgili olduğunu beyan ettiği konuda gereğini yapmayarak cahil kalma tercihini kullanan metinleri ve onların sorunlarını konu ediniyor. Dördüncü bölümün konusu gerekli referansların verilmediği metinler ve genelde referans verilmeksizin yazılan metinler. Beşinci bölüm, yazarının aynı kalıp metnin değiştiği hallerle, aynı metnin muhtelif edisyonlarıyla ilgileniyor. Altıncı bölüm, akademik dürüstlük çizgilerini ihlal eden ve maalesef Türkiye akademyasında oldukça yaygın olan halleri ele alıyor.Yedinci bölümde ise başka bir uç durumla, uydurma veya sahte metinlerle karşı karşıya olacağız.Dediğim gibi bu tematik tasnifin nihai veya tüketici olduğu iddiasında değilim. Üstelik her ayrım gibi bunun da nihayetinde bir soyutlama düzeyi olduğunu ve dolayısıyla bir miktar yapay olduğunu kabullenmek durumundayım. Başka bir deyişle, buradaki bölümlerden birinde değil de diğerinde de olabilecek metinler var. Neden bir metni orada değil de burada ele aldığım sorgulanabilir. Bunun benim yazma tercihlerim sonucu ortaya çıkmış bir durum olduğuna şüphe yok; yalnız şu kadarını söyleyebilirim ki bölümler arasında izlediğim metodoloji açısından hiçbir fark yok. Başka bir düzenleme de olabilirdi ama çok farklı bir metin ortaya çıkarmış olmazdım. Bazı metinler birden fazla kategoride olabilecekleri için ve bir kategoride bulunmak diğerinde olmayı dışlamadığı için bu seçimi bir şekilde yapmak durumundaydım. Yine de muhtelif edisyonlar bölümünde ele aldığım bir metnin bir intihal olduğunu ancak yazım aşamasında fark etmeseydim ve hakkında a priori  bilgi sahibi olsaydım bir kalemde altıncı bölüme koyardım diye düşünüyorum. Yazarken düşünce çizgimin nasıl geliştiğinin izlenebilmesi için bunu öylece bıraktım ve metnin son halinde değişikliğe gitmedim. Kullandığım üsluba gelince; evet, Türkiye'de tarih metinleri olarak kitapçı raflarına ulaşan metinlerin eleştirel gözle okunmasına ve bir eleştiri kültürünün yerleşmesine katkıda bulunmak isterim. Fakat bunu naçizane yapmaya çalışırken o, bir türlü ne menem bir şey olduğunu anlamadığım "yıkıcı değil yapıcı olan eleştiri" yavanlığına davetiye çıkaran, lafını eğip büken bir üslup kullanmadım. Fahiş çarpıtmaları, aşikâr uydurmaları, çığlık atarak kendini duyurmaya çalışan cehalet örneklerini, başkasının entelektüel malını sorgusuz sualsiz gasp eden veya kibarca, usulca kendine mal eden metinlerin veya tam tersi başkasının ağzına yeni sözcükler koyan metinlerin nesini yıkmayıp,neyini tutacağız? Niye bu kalitesizliğe razı olalım? Cep telefonunun, İ-podun, arabanın iyisini almayı biliyoruz da kötü ve ucuz tarihe neden fitiz? Sahi, neden bu toplum aşağıda "çekip çekiştireceğim" ucubeleri yüz binlerle alıyor? "Budur işte tarih" diye önümüze konduğu, yazılı ve görsel basının gayretleriyle "marka" kimliğine kavuşturulduğu için mi bu metinler normalde olmaları gereken marjinal noktalarda değil de "kanon" haline geldiler? Bilemiyorum, sadece durumun vahameti beni yazmaya itti diyebilirim."Yıkıcı" olmaya dönersem, ağır hasarlı bir yapıdaki çatlakları sıvayla kapayıp kiraya vermek mi daha dürüst bir tavır, yoksa o binayı yere indirmek mi? "Tarihimiz" deyince öyle bir esip savuruyoruz ki mangalda kül kalmıyor. "Tarih yerine bunlarla idare etsinler" diyen bir anlayışla uzlaşabilmem mümkün değil. Gönlünde bir nebze tarihe saygısı olan birinin bu "yıkıcılıktan" rahatsız olacağını da sanmıyorum doğrusu. Gerek bu elinizdeki olsun, gerek başkası olsun benim ürettiğim bir metin öyle veya böyle kullanılamayacak kadar defoluysa yıkılıp gitmesini can ü gönülden isterim. Tek bir şartım var: Muhayyel yıkıcı benim yaptığım gibi sorunlu olduğunu varsaydığı her tuğlayı tek tek dikkatle sökerek inceleyecek, eğer sorun yoksa yerine koyacak, yok sorunluysa, o zaman isterse en dipteki tuğla olsun çekip kenara koyacak. Bundan dolayı bina yıkılıyorsa yıkılsın. Ne demiş eskiler?"Yıkılacak dama direk vurmazlar!" Ayrıca, "Yerden göğe küp dizseler, birbirine bend etseler, altından birin çekseler, seyreyle sen gümbürtüyü!" de demişler. Yunus'un muydu? Bundan başka bir şey söylemiyorum ki. En alttaki küp sakatsa üzerine diğer küpleri niye koyalım? Bozuk tuğlaları veya çatlak küpleri üst üste koyarak tarih mi üretilirmiş? Sosyal bilim, şu bu dediysek bu kadar da değil, nihayetinde tarih diye bir disiplin var ve iyi ki de var! Ben okuduklarımı onun gözlerime taktığı gözlükle okudum!”. https://tr.scribd.com/document/334939970/Tarih-lenk-y-Hakan-Erdem
-----------------.
Eleştiri kaynakçası
Araştırma yöntemleri kitapları
Yayın ara: kitap nasıl yazılır / makale nasıl yazılır / tez nasıl yazılır
Metod (düşünce üretme; düşünce, görüş, metin (yazı),  değerlendirme);kısa, az, öz ve kolay anlaşılır metin yazımı;



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder