Yaşlıların Bilgeliği
Bülent Ağaoğlu
İstanbul, 26.1.2022
1
Yaşlıların bilgeliği
Yaşlıların bilgeliği / kültür
Yaşlıların bilgeliği sonsuzdur, sadece kalp ile dinlemeye
istekli olduğumuza ihtiyaç duyarlar. hayat hikayeleri ve yaşam hakkında. Sadece
yılların edinmelerine izin verdiği bilgeliği takdir etmeye istekli olabiliriz.
Onlar ve onlar en iyi örnektir "Şeytan, şeytandan daha çok yaşlıyı
bilir", ve bu alıntı olabilecek birçok sözden sadece biri olacaktır. Kendi
deneyimlerinize, zaferinize ve mağlubiyetlerinize dayanarak tavsiyelerde
bulunurlar. Bu, birkaç ve farklı için zenginler..
Zorluk olmadan yaşam yoktur, mutluluk anı yoktur..
Yaşamın nüansları vardır, her şey beyaz ya da siyah
değildir, gerçekte olan birkaç şey vardır ve onların hikayelerini dinlerken
bunu anlarsınız. Dikkat ederseniz, farklı deneyimlerin tüm hayatı nasıl inşa
ettiğini keşfedersiniz. Önemli anların, şok edici anların, hatta unutulmaz
anların, karakterimizi belirleyen ve hayat hikayemizi yaratan hayatlardır.
Sevgi ve aile ile ilgili anlar ve ressamlar, hatta ölüm kadar kaçınılmaz olan
bir şey.
Telecare servisinin operatörü olarak çalışmak, birçok
kullanıcı ve ailenin hikayesini bilmeme izin verdi.. Bana onları dinleme,
onları anlama ve sevgilerini ve elbette onların bilgeliğini, yaşlıların
bilgeliğini özümseme fırsatını vermek.
"Yaşlanma büyük bir dağa tırmanmak gibidir; güçler
artarken, küçülürler, ancak görünüm daha serbest, görüş daha geniş ve daha
sakin.
-Ingmar Bergman-
aşk
Sevgi ve yaşam partnerinizi seçmenin önemi yaşlıların
bilgeliğinin bir parçasıdır. Pek çoğunun söylediği gibi, özellikle de pek çok
kadının söylediği gibi: er ya da geç çocuklar evden ayrılırsa, bu yaşam
yasasıdır. Bu yürüyüş, aile dinamiğinde önemli değişikliklere neden olarak bir
boşluk bırakabilir.
Bazı anne-babalar ya da anneler boş yuva sendromundan acı
çekebilirler. O zaman çocuklar artık evde olmadığında ve biri emekli olduğunda,
daha fazla boş zaman vardır ve bu zamanın çoğu çiftle paylaşılır.. Bu nedenle
iyi bir ilişkinizin olması, birbirinizi iyi anlamanız önerilir. Aksi halde
yalnızlık, çiftler halinde olmasına rağmen ağırlaşır..
Öte yandan, Yaşlı insanlarla sohbet etmek aşka her
zamankinden daha güçlü bir şekilde inanmanıza yardımcı olur. Birlikte otuz,
kırk, elli veya en fazla altmış yıldan uzun süren çiftler. Her türlü
zorlukların üstesinden gelmek, harika bir ekip gibi. Hayatlarından dolayı özlem
duydukları için pişmanlık duyan dul veya dullar. Onu şefkat ve şükranla
hatırlıyorlar. Büyük ve küçük ayrıntıları hatırlamak: Ne büyük bir baba ya da
anne, şakaları, hobileri, ülkeye gitmeyi ya da torunlarıyla oynamayı sevdiğini
... .
Diğerleri hayatlarında eşlerinden, bazı durumlarda
hayatlarının aşkı olmak zorundadır. Biri bir eve girdiğinde, diğeri evde yalnız
kaldı. Büyük çoğunluk eşlerini hemen hemen her gün ziyaret eder. Bu, onun
yaşadığı veya onunla konuşabileceği ya da hatırlayabildiği hastalığın çok az
önemi var.
"Yaş seni sevgiden korumaz. Ama aşk, bir dereceye kadar
seni yaştan korur ".
-Jeanne Moreau-
yalnızlık
Yalnızlık, birçok yaşlı insanın hissettiği üzüntü
çerçevesidir.. Yalnızlığın bilinmesi de onun bilgeliğinin bir parçasıdır. Bazen
hissetmedikleri yalnızlık, rahatsız etmek istemedikleri için, bazen de aileleri
ve bazılarında aileleri veya arkadaşları olmadıkları için kendilerini
uzaklaştırdıkları için rahatsız etmek istemiyorlar..
Her türlü hikaye var. Birçok çocuk ebeveynleri hakkında
hiçbir şey bilmek istemez, doğru ya da yanlış, ben onları yargılayan ben
değilim. Fakat bazı yaşlı insanların zaman içinde geri dönebileceklerinden
şüpheleniyorlarsa, işleri farklı şekilde yaparlardı..
Gençken asla bir gün yaşlanacağımızı ve bugünkü
eylemlerimizin yarın ciddi sonuçları olabileceğini düşünmeyiz.. İnsanlara iyi
davranmamak, başkalarıyla ilişki kurmaya çalışmak, bizi insanlardan, toplumdan
ve hatta sevdiklerimizden uzaklaştırabilir..
Nasıl yalnız olunacağını bilmemek ... nasıl eşlik
edileceğini bilmemek kadar acı veriyor..
Hepimiz başkalarına ihtiyacımız var, çünkü tüm insanlar
sosyal hayvanlar.. Hobileri veya onları her yaşta nasıl bulabileceklerini
bilmek önemlidir, yalnızlık için mükemmel bir tedavidir.. Bu hobilerden
bazıları şirkette, bazıları ise sadece değişime uğramaktan zevk alacak, ancak
her iki şekilde de sosyalleşmeye yardımcı olacak. Torunlarının kendisine bir
tablet verdiği 85 yaşındaki bir kullanıcı gibi, içinde de ünlü Candy Crush gibi
farklı oyunlar oynuyor. Bu yeni hobi sayesinde saatlerce eğlenceli vakit
geçiriyor, aynı zamanda aklını eğitiyor ve aynı zamanda torunları ile olan duygusal
bağını destekliyor..
"Yaşlanmak üzücü ama olgunlaşması güzel".
-Brigitte Bardot-
Aile
Ailenin önemine değer vermek yaşlıların bilgeliğinin bir
parçasıdır. Aileye sahip olanlar için ve bu şansa sahip olmayanlar için ne
kadar önemli. Sadece çocuklar önemli değil, birçok yeğenleri amcalarına ve
teyzelerine kendi ebeveynleriymiş gibi bakıyorlar, onlar için kendi yollarından
çıkıyorlar ve onlarla konuşurken ortaya çıkıyorlar.
“Yaşlandıkça, en çok değer verdiğim şeyin iyi bir kalp
olduğunu anlıyorum”.
-Alice Walker-
Aile önemliydi ve önemliydi. Aile hatıraları her zaman
değerlidir; çocuklar, torunlar veya diğer akrabalar tarafından ziyaret
edildiğinde hala yaratılanlar kadar. Bazıları son zamanlarda sayılan, bazıları
son zamanlarda sayılmayan birçok fıkra var. Birçoğu ebeveynleri veya kardeşleri
hakkında anekdotlar anlatıyor. Beni etkileyen birkaç konuşmayı hatırlıyorum:
Babasının yarattığı birkaç şiir okuyan bir kullanıcıyla.
Bunların hiçbirini kağıda yazmamıştı, fakat şiirini okuduğu her seferinde
babasının hatırası canlı kalmıştı. Yaşam ve popüler bilgelikle dolu değerli
şiirler.
Babasını sevgiyle anımsatan başka bir kullanıcıyla, gece
kardeşi ve kızına okumayı ve yazmayı öğretti. Bugün bile 80 yaşındayken, yedi
yaşında okuduğu ilk kitabın adını mükemmel hatırlıyor., Maceracı ördek yavrusu.
Ölüm
Ölümü yaşamın bir parçası olarak kabul etmeyi öğrenmek,
yaşlıların bilgeliğinde temel bir dayanaktır. Gerçek şu ki ölümün yakın
olduğunu kabul ediyorlar, bu nedenle yaşamak için. Onların emrinde olanlardan
çok daha fazla zevk aldılar ve yaşam tarihlerinde cüceleri bırakmayı
bıraktıkları ve devlere dönüştüğü noktaları attılar..
Bununla birlikte, diğer kayıp tiplerini kabul etmek daha
zordur. Birinin fiziksel ve zihinsel fakültelerinin bozulması veya arkadaş ve
aile gibi sevilenlerin kaybı gibi.
"Hayat çıkan bir mum gibidir".
-Telecare kullanıcısı-
Aile, çocuklukta olduğu gibi en önemli yeri işgal eder..
Ancak, şimdi ebeveynler değil, tüm dikkatlerini çeken çocuklar. Çoğu,
geleceklerini nasıl hayal ettiklerini, sağlam, kökleşmiş ve istikrarlı
sütunlara sahip olduklarını hissettiklerine bağlı olarak daha iyi veya daha
kötü dinleniyor..
Yaşlıların bilgeliği
Yaşlıların bilgeliği için teşekkürler. Sahip oldukları
yaşamı takdir eder, yolculuklarının uzun sürdüğünü ve yüreklerinin bir hediye
olabileceğini bilirler.. Zorlukları inkar etmiyor ya da pişmanlık duymuyorlar,
kendileri sayesinde olduklarını ve şans ile onları istedikleri yere götüren
iradeleri arasında büyüleyici bir diyalektik olduğunu biliyorlar. İllüzyona
sırtlarını dönmezler. Öğle yemeğinden sonra kart oynarken veya torunlarıyla
paylaşmak zorunda oldukları anlarda onu görebiliriz..
Bize, çalışmanın bizi hümanize ettiğimizi, birçok
yeteneğimizi geliştirdiğimiz tapiyi oluşturduğunu hatırlatıyorlar. Ama onu
hayatımızın merkezi haline getirdiğimizde ne yanlış yaparız. Yaşlı insanlar sık
sık ailelerine ya da arkadaşlarına gelen zamanlarını paylaşmak için bu
teklifleri kabul etmeyenlere değil, bu ayartmalara düştükleri anlara pişman
olurlar..
Çalışma aynı zamanda üreten bu yarar duygusunu kurtarıyor.
Bu noktada aklıma, daha önce hiç boyamadan resim derslerine 80 yıldan daha
fazla kayıt yapmış olan bir kişi vakası geliyor. Şimdi bütün aileye resim
veriyor ve yıllarca rağmen ve buna rağmen değer üretme yeteneği ve iradesine
sahip olma konusundaki paha biçilmez duygusuyla bunu yapıyor..
"Ve sonunda, hayatınızdaki sayılan yıllar değil.
Yıllarınızdaki hayat ".
-Abraham Lincoln-
Birçok yaşlı insan okumaya düşkün, aile ortamı, zorluklara
rağmen kültüre olan ilgisini destekledi. En klasik romanlardan en güncel
makalelere kadar her türlü gazete ya da kitabı okurlar. Sevdikleri içerikleri
ve fiziksel kapasitelerine, özellikle görüş derecelerine daha uyumlu olan
formatları ararlar..
Yaşlıları dikkatlice dinlersek ne öğrenebiliriz? Hem
deneyimlerinden, hem de günümüzde karşılaştıklarından dolayı bize yaşam
hakkında öğretecekleri çok şey var.. Yaşlı insanlar güç ve cesaret dolu
hikayeler duymak isteyenler için kalırlar., gülümsemeler, gözyaşları, güneş ve
yağmur ... Hikayeleri her türlü anekdotlarla dolu, mutlu anlar ve o kadar mutlu
olmayan, hatta üzücü anlar. Ve hepsinden önemlisi, onları paylaşmak için
hazırız.
Yaşlıların bilgeliği sonsuzdur ...
"Dikensiz gül yok".
-Telecare kullanıcısı-
Aktif yaşlanma: Yaşlılıkta refahın temel bir parçası
Yaşlılık düzeyine ulaşmak ve yeterli refahı yaşamak için, aktif yaşlanmaya
öncülük etmemiz önemlidir, peki nedir? Nasıl başarılır? Keşfet onu! Daha fazla
oku "
https://tr.sainte-anastasie.org/articles/cultura/la-sabidura-de-las-personas-mayores.html
2
https://www.academia.edu/38867703/KA_Dergi_Say%C4%B1_2_Ya%C5%9Flanma
3
BİLGE ABUKAN : Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisi kuramına
göre kendini gerçekleştirme ve bilgelik ilişkisi: Yaşlılar üzerinde bir
araştırma. The relationship between wisdom and self-actualization by
maslow's hierarchy's of needs theory: A research on older people. Ankara Üniversitesi 2014. Yüksek Lisans Geriatri = Geriatrics ; Psikoloji
= Psychology ; Sosyal Hizmetler = Social Services
İÇİNDEKİLER
KABUL VE ONAY ii
İÇİNDEKİLER iii
KISALTMALAR vi
ŞEKİLLER DİZİNİ vii
ÇİZELGELER DİZİNİ viii
ÖNSÖZ ix
1. GİRİŞ 1
1.1 Kavramsal Çerçeve 4
1.1.1 İhtiyaç kavramı 4
1.1.2 Yaşlılık 5
1.1.3 Yaşlanma 6
1.1.4 Bilgelik 7
1.1.5 Bilgece yaşlanmak 8
1.1.5.1 Yaşlılıkta bilgeliğin gelişimi 9
1.1.5.2 Yaşlılıkta bilgelik gelişimini etkileyen faktörler
11
1.2 Kuramsal Yaklaşımlar 14
1.2.1 Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi kuramı 15
1.2.1.1 Fizyolojik ihtiyaçlar 16
1.2.1.2 Güvenlik ihtiyaçları 17
1.2.1.3 Sevme-sevilme ve ait olma ihtiyaçları 17
1.2.1.4 Saygı (statü) ihtiyaçları 18
1.2.1.5 Kendini gerçekleştirme ihtiyaçları 19
1.2.2 Ardelt’in üç boyutlu bilgelik kuramı 20
1.2.3 Yaşlılıkta ihtiyaçlar, kendini gerçekleştirme ve
bilgelik 23
1.2.3.1 Yaşlılıkta ihtiyaçlar 25
1.2.3.2 Yaşlılıkta kendini gerçekleştirme 25
1.2.3.3 Yaşlılıkta kendini gerçekleştirme ve bilgelik
arasındaki ilişki 26
1.3 Literatür Taraması 30
1.3.1 Dünyada yapılan araştırmalar 30
iv
1.3.1.1 Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre yaşlılık
döneminde ihtiyaçlara
ilişkin araştırmalar
30
1.3.1.2 Yaşlılıkta bilgeliğe ilişkin araştırmalar 32
1.3.1.3 Yaşlılıkta kendini gerçekleştirme ve bilgelik
arasındaki ilişkiyi inceleyen
araştırmalar 38
1.3.2 Türkiye’de yapılan araştırmalar 38
1.3.2.1 Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisine göre yaşlılıkta
ihtiyaçlar ve kendini
gerçekleştirmeye
ilişkin araştırmalar 38
1.3.2.2 Yaşlılıkta bilgeliğe ilişkin araştırmalar 39
2. GEREÇ VE YÖNTEM 41
2.1 Araştırmanın Evreni, Örneklemi ve Örnekleme Yöntemi 41
2.2 Araştırmanın Sınırlılıkları 45
2.3 Veri Toplama Yöntemi ve Araçları 45
2.3.1 Veri toplama araçlarının hazırlanması 45
2.3.1.1 Thunder Bay Ölçeği 46
2.3.1.2 Üç Boyutlu Bilgelik Ölçeği 47
2.3.2 Ölçekler ve kişisel bilgi formlarının uygulanması 48
2.3.3 Veri toplama araçlarının Türkçe geçerlik ve güvenirlik
çalışması 49
2.3.3.1 Thunder Bay Ölçeği’nin geçerlik çalışması 49
2.3.3.1.a Thunder Bay Ölçeği’nin kapsam geçerliği 49
2.3.3.1.b Thunder Bay Ölçeği’nin yapı geçerliği /
doğrulayıcı faktör analizi 49
2.3.3.2 Thunder Bay Ölçeği’nin güvenirlik çalışması 53
2.3.3.3 Üç Boyutlu Bilgelik Ölçeği’nin geçerlik çalışması 53
2.3.3.3.a Üç Boyutlu Bilgelik Ölçeği’nin kapsam geçerliği 53
2.3.3.3.b Üç Boyutlu Bilgelik Ölçeği’inin yapı geçerliği /
doğrulayıcı faktör
analizi 54
2.3.3.4 Üç Boyutlu Bilgelik Ölçeği’nin güvenirlik çalışması
57
2.4 Verilerin Değerlendirilmesi ve Analizi 57
3. BULGULAR 59
3.1 Örneklemi Tanıtıcı Bilgiler 59
3.1.1 Araştırmanın yürütüldüğü kuruluşlara ilişkin bilgiler
59
3.1.2 Yaşlı bireyleri ve ailelerini tanıtıcı bilgiler 60
v
3.2 Yaşlıların İhtiyaçlarına İlişkin Bulgular 62
3.2.1 Yaşlı bireylerin ihtiyaçları 62
3.2.2 Yaşlı bireylerin ihtiyaçlarının düzeyi 63
3.3 Yaşlılarda Bilgeliğe İlişkin Bulgular 65
3.3.1 Yaşlılar arasında bilgeliğin boyutları 65
3.3.2 Yaşlıların bilgelik düzeyleri 66
3.4 Yaşlılarda Kendini Gerçekleştirme ve Bilgelik Arasındaki
İlişkiyi Gösteren
Bulgular 67
4. TARTIŞMA 69
5. SONUÇ VE ÖNERİLER 75
ÖZET 79
SUMMARY 80
KAYNAKLAR 81
EKLER 91
Ek-1 Araştırmada Kullanılan Veri Toplama Araçları 91
Ek-2 Gönüllü Olur Formu 98
Ek-3 Araştırmanın Yürütüldüğü Kurumların izin yazıları 99
ÖZGEÇMİŞ
…………………..
“1.3.1.2 Yaşlılıkta
bilgeliğe ilişkin araştırmalar
Uluslararası literatürde bilgelik kavramının araştırılması
ve yaşlılık dönemi ile
ilişkilendirilmesi yeni değildir. Bu nedenle bu alanda pek
çok bilimsel araştırmaya
rastlamak mümkündür. Aşağıda pek çok araştırma sonuçlarından
da anlaşılabileceği
gibi bilgeliğin yaşlılık dönemi için de önemli bir
potansiyel olarak ortaya çıktığı
anlaşılmaktadır. Nitekim Holliday ve Chandler (1986)
tarafından 3 farklı yaş
grubundan (20-28, 33-59, 61-86) 500 katılımcı ile yürütülen
araştırmada bilgeliğe
ilişkin tanımlar ve bilge kişilik özellikleri
sorgulanmıştır. Bu araştırma sonucunda
Holliday ve Chandler (1986) bilgeliğe ilişkin özellikleri
anlayış, yargılama ve
33
iletişim becerileri, yetkinlik, kişilerarası beceriler ve
mütevazılık biçiminde
sıralamıştır. Montgomery, Barber ve Mc Kee (2002) ise
Kolorado’da 6 yaşlı birey ile
nitel çalışma yapmışlardır. Bu araştırmada yaşlılara bilge
kişilik özellikleri
sorulmuştur. Çalışmaya katılan yaşlıların, “rehberlik eden”,
“bilgili”, “deneyimli”,
“ahlak kurallarına uyan” ve “sevecen/şefkatli” gibi
özellikleri, bilge yaşlıların kişilik
özellikleri olarak sıraladıkları belirlenmiştir (Montgomery,
Barber ve Mc Kee, 2002).
Bilgeliği bilişsel fonksiyonlara bağlı olarak açıklayan
Baltes ve arkadaşları (Baltes
ve Smith, 1990; Baltes, Smith ve Staudinger, 1992; Baltes,
1993; Baltes ve
Staudinger, 1993) ise akıcı zeka ile kristalize zeka
temelinde bilgeliği ele alarak yaşla
bilgelik arasındaki ilişkiyi değerlendiren farklı
araştırmalar yürütmüşlerdir. Bilge
insanların eylemlerinden ziyade kararlarına/yargılarına
odaklanan Baltes ve
arkadaşları (Baltes, Smith ve Staudinger, 1992; Baltes ve
Staudinger, 1993) bilge
yaşlıların sezgi, problem çözme stratejileri ve yansıtma
becerilerini nasıl ve hangi
düzeyde kullandıklarını araştırmıştır. Bilgi ve yargısal
süreçleri inceleyen Baltes
(2004) bilgeliğin özelliklerini içeren bir liste hazırlamış
ve bu listede bilgeliğin
özelliklerini beş kriter altında toplamıştır. Baltes (2004)
bu kriterleri;
yaşam koşulları hakkındaki bilgiyi ifade eden gerçekliğin
bilgisi,
yaşamla ilgili konularda tavsiyede bulunma ve yargılamayı
içeren yordam bilgisi,
yaşamın bağlamı hakkındaki bilgiyi içeren yaşam boyunca
gerçekleşen her şeyin
birbiriyle bağlantılı olduğunun bilgisi,
yaşamdaki amacı, değerleri, öncelikleri ve farklılıkları
içeren relativizm
(görelilik),
yaşamın önceden bilinmezliklerini ve tahmin edilemezliğini
ifade eden belirsizlik
biçiminde sıralamaktadır.
Bu beş kriter bilgeliğin kavramsallaştırılmasında oldukça
önemlidir. Yaşamda
karşılaşılan güçlükler karşısında farklı sorular sormayı,
yaşamı yönetmeyi, yaşama
ilişkin bakış açısı geliştirmeyi içeren bu kriterler
bilgeliğin bilişsel unsuru olarak
ifade edilmektedir (Sternberg, 2005; Trowbridge 2005). Tüm
bu çalışmaların sonucu
olarak ortaya çıkan Berlin bilgelik paradigması, bilgeliği
bilişsel bir uzmanlık olarak
ele almakta ve bilgelikle ilişkili bilgiye odaklanmaktadır.
Yaşamın farklı
34
alanlarındaki uzmanlık; yaşamı yönetmeyi, yaşamın anlamını
ve insanın doğasını
anlamayı gerektirmektedir. Bu nedenle Baltes ve Staundinger
(1993) bilgeliği; aklın
ve karakterin sentezi olarak açıklamakta ve bilgi ile erdem
arasındaki sezgi ötesi bir
kavram olarak ifade etmektedirler. Ayrıca bilgeliğin
gelişmesi için bilişsel,
motivasyonel, sosyal, tinsel ve bireylerarası iletişime olan
ihtiyaca dikkat
çekmektedirler. Bununla birlikte bilgeliğin temelde kültürel
bir ürün olduğunu da
ifade etmektedirler (Pasupathi ve ark, 2001; Sternberg,
2005).
Yetişkinlikteki bilişsel gelişimi bilgelik ile
kavramsallaştıran bir modele rastlamak
1950’lere kadar oldukça zor olmuştur. Örneğin, Piaget (2001)
bilişsel gelişimi
ergenlik dönemine kadar ele almış ve bu dönemi bilişsel
gelişimin en yüksek
düzeyde olduğu dönem olarak ifade etmiştir. Kendi
kriterlerini bilgeliğin eski
literatürüne dayandıran ve neo-Piagetian araştırmalar olarak
niteleyen Baltes (2004)
ise Piaget’den farklı olarak bilişsel süreçlerin ve zekanın
yaşamın sonraki
dönemlerinde de incelenmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu
anlamda bilgeliğin
yaşlılıkta gelişmeye devam etmesi muhtemel olarak görüldüğü
için Pasupathi,
Staudinger ve Baltes (2001) bilgeliği yetişkinlikte ileri
düzey gelişimin anahtarı
olarak nitelendirmişlerdir.
Birren ve Fisher (1990) ise bilgeliğin deneyimle dolayısıyla
da yaşla birlikte arttığını;
ancak sadece yaşlılık döneminde ortaya çıkmadığını
bulmuşlardır. Wink ve Helson
(1997) 50’li yaşlardaki kadın katılımcılar üzerinde
yürüttüğü araştırmada yetişkinlik
boyunca pratik bilgeliğin artma eğiliminde olduğunu
saptamışlardır. Yaş alma ile
birlikte deneyime açık olma, yansıtıcı yargılama ve
diyalektik düşünme gibi
özelliklerin arttığını ifade etmişlerdir. Ancak bu durumun
travmatik yaşam olayları,
uğraşılar gibi faktörlere bağlı olarak farklılaşabileceğini
de belirtmişlerdir (Wink ve
Helson, 1997). Takahashi ve Overton (2002) ise 68 Amerikan
ve 68 Japon katılımcı
ile yürüttüğü araştırmada yaş ortalaması 45.3 olan genç
yetişkinlerin ve yaş
ortalaması 70.1 olan yaşlı bireylerin bilgeliğini
değerlendirmek için yaptıkları
araştırmada her iki toplumda da yaşlıların bilgeliğini genç
yetişkinlere oranla daha
yüksek bulmuşlardır. Takahashi ve Overton (2002) bu
araştırma ile bilgeliğin farklı
35
boyutları / yönleri / özellikleri açısından kültürün
spesifik etkilerinin bilgelik
üzerindeki etkisini de ortaya koymuştur.
Bazı araştırmalarda (Tedene-Peasley, 1992; Ardelt, 2005) ise
bilgelik, yaşamın
zorlukları ile başa çıkma bağlamında incelenmiştir. Örneğin
Tedene-Peasley (1992)
Arizona’da yaşları 63-97 arasında değişen 10 erkek 20 kadın
yaşlının katılımı ile
yürütülen araştırmada bilgelik ve stres yaratan pozitif ve
negatif yaşam olayları
arasında yüksek düzeyde pozitif ilişki bulunmuştur. Buna
göre çalışmada (TedenePeasley, 1992) yaşlıların yaşam öyküleri, bilişsel
fonksiyonlarının düzeyi, yaşam
boyu deneyimledikleri olayların sayısı, yaşlıların yaş
odaklı ikilemleri ve bilgelik
düzeyleri araştırılmıştır. Araştırma (Tedene-Peasley, 1992)
sonuçları yaşlıların
deneyimledikleri yaşam olaylarının, problem çözme becerileri
ve yaşama ilişkin
felsefi bakış kazanmalarında etkili olduğunu ve bilgeliğin
gelişimine katkı
sağladığını göstermiştir.
Ardelt (2005) ise bilge insanların krizlerle ve yaşamın
zorlukları ile nasıl başa
çıktıklarını 180 yaşlı birey üzerinde araştırmıştır. Bu
araştırmada (Ardelt, 2005)
yaşamın zorlukları ile başa çıkma sürecinde bilgeliğin üç
boyutunun etkileri de
incelenmiştir. Ardelt (2005) bu araştırma sonucunda bilgelik
düzeyi yüksek yaşlı
bireylerin krizlerle ve yaşamın zorlukları ile başa çıkma
sürecinde zihinsel
uzaklaşma (kendine dışarıdan bakma), durumu kontrol altına
alma gibi aktif başa
çıkma yöntemlerini benimsediklerini bulmuştur. Ayrıca
bilgelik düzeyi düşük yaşlı
bireylerin ise durumu kabullenme ve tanrıya inanma gibi başa
çıkma yöntemlerini
kullandıkları ortaya çıkmıştır (Ardelt, 2005).
Diğer yandan Ardelt (1997) yaşlı refahını bilgelik ile
ilişkilendirerek bir araştırma
yürütmüştür. Buna göre araştırmada (Ardelt, 1997) yaşlı
bireylerin refah düzeyleri
ölçülürken fiziksel sağlık, sosyoekonomik statü, finansal
durum, fiziksel ve sosyal
çevre koşulları gibi sadece objektif yaşam koşullarını
inceleyerek yaşlılık döneminde
yaşam tamini ve bilgeliğin açıklanamayacağını öne sürmüştür.
Yani Ardelt (1997)’e
göre yaşlı bireylerin kişisel ve gelişimsel özellikleri gibi
bireysel koşullarının da
yaşlılık döneminde bilgeliği ve yaşam taminini açıklamak
için ele alınması
36
gerektiğini öne sürmüştür. Bu nedenle Ardelt (1997), yaşlı
bireylerin yaşam tatmini
üzerinde bireysel düzeyde belirleyici olduğunu düşündüğü
bilgeliği ele alarak
bilgeliğin bilişsel, duyuşsal ve yansıtıcı boyutları
kapsamında araştırmasını
gerçekleştirmiştir. Berkeley’de 120 yaşlı birey ile
gerçekleştirdiği bu araştırmada
Ardelt (1997) bilgeliğin, yaşlıların yaşam tatmini üzerinde
pozitif bir etkiye sahip
olduğunu bulmuştur. Bu araştırmanın bulgularına paralel bir
araştırma da
Hollanda’da (Bergsma ve Ardelt, 2012) ve Michigan’da
(Grossman, 2012)
yürütülmüştür. Buna göre Hollanda’daki 7037 yaşlı birey
arasında bilgeliğin;
mutluluk, yaşam tatmini ve subjektif refah ile ilişkisini
araştıran Bergsma ve Ardelt
(2012) bilgelik ile mutluluk arasında pozitif bir ilişki
olduğunu bulmuşlardır. Ayrıca
bu araştırmada (Bergsma ve Ardelt, 2012) bilgeliğin,
subjektif refah algısı üzerinde
olumlu yönde etkisinin olduğunu da belirlemişlerdir.
Grossmann (2012) tarafından
Michigan’da yürütülen araştırmada ise bilgelik ve yaşlı
refahı arasında ilişki
bulunmuştur ve bilgeliğin yaşlı refahını artırdığı sonucuna
varılmıştır.
Ardelt (2000a)’in diğer araştırması ise başarılı yaşlanma
üzerinde bilgeliğin etkisini
araştırdığı boylamsal çalışmadır. Bu araştırma sonucunda
Ardelt (2000a), yaşlılıkta
bilgelik üzerinde daha erken yaşlardaki sosyal ve psikolojik
becerilerin etkili olduğu
çıkarımına varmıştır. Ardelt’e (2000a) göre iyi bir çocukluk
dönemi geçiren,
çocukluk ve ilk yetişkinlik dönemlerinde destekleyici bir
sosyal çevreye sahip olan
ve ilk yetişkinlik döneminde psikolojik olarak olgunlaşan
bireylerde bilgelik
gelişmektedir. Bu faktörlerin uzun dönemde bireyin
yaşlılıktaki sosyal ilişkilerinin
kapsamını, kalitesini ve objektif yaşam koşullarını
etkilediği ve bilgeliğin gelişiminin
başarılı yaşlanma üzerinde önemli bir etken olduğu
bulunmuştur (Ardelt, 2000a).
Yaşlıların değişen dünyaya entegre olabilmeleri için yaşam
boyu öğrenme ve
eğitimin devam etmesi gerekliliğine odaklanarak entelektüel
bilgi ve bilgeliğe ilişkin
bilgi arasındaki farkı ve ilişkiyi inceleyen Ardelt (2000b)
başarılı yaşlanma üzerinde
bilgeliğe ilişkin bilginin entelektüel bilgiden daha fazla
etkili olduğunu belirtmiştir.
Ardelt (2008) entelektüel bilgi ve bilgelikle ilişkili bilgi
arasında bir ayrıma gitmiştir
ve entelektüel bilginin yaşlıların yaşama dahil olmalarında
etkili olduğunu öne
sürmüştür. Bilgeliğin ise yaşamın anlamına ve ölümün kabul
edilmesine katkı
sağladığını belirtmiştir. Ayrıca Ardelt çocuklukta,
ergenlikte ve yetişkinlikte edinilen
37
entelektüel bilginin ilerleyen yıllarda bilgeliği
getirdiğini de ifade etmektedir (Ardelt,
1997).
Yaş ile birlikte bilgeliğin nasıl geliştiğini / değiştiğini
detaylı olarak irdeleyen Ardelt
(2008) bir başka çalışmasında bilgelik ile yaş arasındaki
ilişkinin bireysel olarak
farklılaştığını belirlemiştir. Ayrıca bireyin deneyime
açıklığı ve kendini geliştirmeye
olan istekliliğine bağlı olarak bilgeliğin arttığını öne
sürmüştür. Ardelt (2010) 477
kolej öğrencisi ve 52 yaş üzeri 178 katılımcı ile yürüttüğü
araştırmada yaşlı bireyler
ile genç bireylerin bilgeliğini karşılaştırmıştır. Bu
araştırmada (Ardelt, 2010) yaşlı
bireylerin bilgeliğinin genç bireylerin bilgeliğinden yüksek
olup olmadığı, kolej
eğitimi almış yaşlı bireylerin bilgeliğinin, kolej
öğrencilerinin bilgeliğinden yüksek
olup olmadığı ve bilge yaşlıların kişisel gelişimlerinin
devam edip etmediği
araştırılmıştır. Araştırma (Ardelt, 2010) sonucunda kolej
eğitimi almış yaşlı
bireylerin bilgeliğinin kolej öğrencilerine oranla önemli
derecede daha yüksek
olduğu ortaya çıkmıştır. Ayrıca araştırmaya katılan yaşlı
bireylerden yaklaşık
%20’sinin yaşam deneyimlerine ve dolayısıyla yaşa bağlı
olarak bilgeliğinin arttığı
belirlenmiştir. Bu durum bilgelik gelişimi üzerinde
motivasyon, isteklilik ve fırsat
gibi faktörlerin etkili olduğunu göstermiştir.
Bilgeliğin cinsiyet değişkenine bağlı olarak nasıl farklılaştığını
belirlemek için Ardelt
(2009) Florida’da 52 yaş üzerindeki 178 katılımcı ve 464
kolej öğrencisi üzerinde
araştırma yapmıştır. Ardelt (2009) bu araştırmada bilgeliğin
cinsiyet ile doğrudan
ilişkili olmadığını; ancak bilgeliğin farklı boyutlarının (bilişsel,
duyuşsal, yansıtıcı)
kadın ve erkeklerde farklı düzeylerde geliştiğini bulmuştur.
Araştırmada kadınlarda
bilgeliğin duyuşsal boyutu yüksek bulunurken, erkeklerde
bilgeliğin bilişsel boyutu
yüksek çıkmıştır (Ardelt, 2009).
38
1.3.1.3 Yaşlılıkta kendini
gerçekleştirme ve bilgelik arasındaki ilişkiyi inceleyen
araştırmalar
İhtiyaçlar hiyerarşisi kuramını geliştirerek insanın
gelişimsel süreçte ulaşması
gereken üst notayı kendini gerçekleştirme olarak niteleyen
Maslow (1943; 1965), bu
üst noktayı bir anlamda bilgelik ile ilişkilendirmiştir.
Literatür incelendiğinde
kendini gerçekleştirmeyi bilgelik ile ilişkilendiren
Beaumont (2009)’un araştırmasına
rastlanmıştır. Buna göre Beaumont (2009) genç yetişkinlerde
bireysel kimliğin
oluşturulmasında bireysel bilgeliğin (personal wisdom)
etkisini araştırmıştır.
Beaumont (2009) bu araştırmada kendini gerçekleştirme
(self-actualization) ve
kendini aşma (self-transcendence) kavramlarını birlikte
kullanmış ve bu iki kavramın
birarada bireysel bilgeliği ifade ettiğini öne sürmüştür.
1.3.2 Türkiye’de
yapılan araştırmalar
Türkiye’de Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisi temel alınarak
yaşlılar üzerinde yapılmış
araştırmalara rastlanmıştır. Bu araştırmaların sayısı
oldukça yetersizdir. Ayrıca
Türkiye’de yaşlılık döneminde bilgelik konusunda ise sadece
derleme çalışmalar
bulunmaktadır. Ancak yaşlılık döneminde kendini
gerçekleştirme ve bilgelik
arasındaki ilişkiyi ortaya koyan araştırmalar
bulunmamaktadır. Aşağıda bu
araştırmaların bulgularına yer verilerek kapsamlı bir
biçimde açıklamaları
yapılmıştır.
1.3.2.1 Maslow’un
ihtiyaçlar hiyerarşisine göre yaşlılıkta ihtiyaçlar ve kendini
gerçekleştirmeye ilişkin araştırmalar
Ülkemizde Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisini temel alarak
yaşlıların ihtiyaçlarını
araştıran az sayıda araştırma vardır. Bunlardan biri Duyan
ve Danış (2006)’ın
Ankara’da iki farklı huzurevinde yaşayan yaşlıların
ihtiyaçlarını inceledikleri
araştırmadır. Yaşlılığın bio-psiko-sosyal olarak özel bir
karakteristiğe sahip olduğunu
39
belirten Duyan ve Danış (2006) yaşlıların ihtiyaçlarını
Maslow’un ihtiyaçlar
hiyerarşisinde belirttiği ihtiyaç kategorilerine göre
incelemişlerdir. Bu araştırma
sonucunda gençlik ve yaşlılık dönemlerinde ihtiyaçların
önceliğinin farklılaştığını
belirlemişlerdir. Buna göre yaşlılıkta ihtiyaçlar
önceliklerine göre fizyolojik, saygı,
sevme-sevilme-ait olma, güvenlik ve kendini gerçekleştirme
biçiminde sıralanmıştır.
Diğer bir araştırmada (Polat ve Bayrak-Kahraman, 2013) ise
sağlıklı yaşam biçimi
açısından kendini gerçekleştirmeye dikkat çekilmektedir. Bu
araştırmada (Polat ve
Bayrak-Kahraman, 2013) yaşlı bireylerin sağlıklı yaşam
biçimi davranışları
kazanmaları ve bunu devam ettirmelerinde sosyal desteğin
önemini belirlemek üzere
Ankara’da bir huzurevinde araştırma yürütülmüştür. Bu
araştırmada (Polat ve
Bayrak-Kahraman, 2013) yaşlıların sağlıklı yaşam biçimi
davranışlarının belirleyicisi
olarak kendini gerçekleştirme düzeyleri incelenmiştir.
Araştırma sonucunda (Polat ve
Bayrak-Kahraman, 2013) yaşlıların sağlıklı yaşam biçimi davranışları
için kendini
gerçekleştirme htiyacının önemli olduğu saptanmıştır.
1.3.2.2 Yaşlılıkta
bilgeliğe ilişkin araştırmalar
Türkiye’de “yaşlılık döneminde bilgelik” ve “bilge yaşlılar”
konusunda yapılan
çalışmalar ise (Cangöz, 2008; Erçetin, 2007; Tufan, 2012)
oldukça sınırlıdır. Bu
araştırmalarda saha çalışması yapılmamış olup, yapılan
çalışmalar derleme
niteliğindedir. Bu çalışmalardan biri olan Cangöz (2008)’ün
derleme makalesinde
bilişsel yaşlanma, farklı boyutları ile ele alınmakta ve
yaşlanmanın sadece bir
kayıplar dönemi olmadığı belirtilerek yaşlılıkta bilgeliğe
dikkat çekilmektedir.
Erçetin (2007) bilgelik kavramını, yaşam boyu edinilen
deneyimler, yaşam bilgisi
(teorik, pratik, üretici), sezgi ve farkındalık boyutlarını
dikkate alarak yaşlılık dönemi
ile ilişkilendirmektedir. Bilgeliğin sadece yaşlılığa özgü
bir özellik olmadığını
belirten Tufan (2012)’ın çalışmasında ise zamanla edinilen
bireysel bilgi, deneyimler
ile kişisel gelişim özelliklerinin etkileşimi sonucunda
bilgeliğin ortaya çıkabileceği
ifade edilmektedir.
40
Ülkemizde yaşlılıkta kendini gerçekleştirme ve bilgelik
arasındaki ilişkiyi inceleyen
herhangi bir bilimsel araştırmaya rastlanmamıştır. Bu
nedenle bu tez çalışmasına
konu olan araştırmanın özgün olduğunu ve yaşlılar açısından
önemli bir potansiyel
olarak bilgeliğin tartışılmasına olanak sağlayabileceğini
söylemek mümkündür.”
4
Bazı kaynaklar;
Filiz Yıldırım Bilge Abukan: Yaşlılıkta Bilgelik Konusunda
Bir Derleme. Türk Psikoloji Yazıları,
Haziran 2015, 18 (35), 1-9. Ankara Üniversitesi Yıldırım Beyazıt Üniversitesi. https://www.psikolog.org.tr/tr/yayinlar/dergiler/1031828/tpy1301996120150000m000064.pdf
'Bilge Yaşlılar' tecrübe paylaşımıyla yaşam kalitesini
artırıyor. https://www.aa.com.tr/tr/yasam/bilge-yaslilar-tecrube-paylasimiyla-yasam-kalitesini-artiriyor/2346631
Ardelt, M. (1997). Wisdom and life satisfaction in old age. Journal of Gerontology: Psychological
Sciences, 52(1), 15-27.
Ardelt, M. (2000). Antecedents and effects of wisdom in old
age: A longitudinal perspective on aging well. Research on Aging, 22(4), 360-394.
ARDELT, M. (2000b). Intellectual versus wisdom-related
knowledge: The case for a different kind of learning in the later years of
life. Educational Gerontology,
26(8): 771-789.
ARDELT, M. (2010). Are older adults wiser than college
students? A comparison of two age cohorts. Journal
of Adult Development, 17(4); 193-207.
BALTES, P.B., SMITH, J., & STAUDINGER, U.M. (1992).
Wisdom as successful aging. In T.B. Sonderegger (Ed.), Nebraska Symposium on Motivation, 39: 123- 167
Billig, N. (2000). Üçüncü
bahar yaşlılık ve bilgelik. Ankara: Evrim Yayınevi.
DITTMANN-KOHLI, F., BALTES, P. B. (1990). Toward a
neofunctionalist conception of adult intellectual development: Wisdom as a
prototypical case of intellectual growth. C. Alexander & E. Langer (Eds.), Higher stages of human development:
Perspectives on adult growth. New York: Oxford University Press, 54–78.
Erçetin, Ş. Ş. (2007). Bilgece yaş almak. Yaşlılık rehberi,
24 Şubat 2013, ** https://www.academia.edu/1526844/%C5%9E.%C5%9Eule_ER%C3%87ET%C4%B0N_Bilgece_Ya%C5%9F_Almak_4
Grossmann, I. (2012). Getting
wisdom: Ageing, culture and perspective. Yayınlanmamış doktora tezi, The
University of Michegan, Michigan.
Holliday, S.G. ve Chandler, M.J. (1986). Wisdom:
Explorations in adult competence. J. A. Meacham, (Ed.), Contributions to human development içinde (1-96). Switzerland:
Karger.
Le, T. N. (2008). Cultural values, life experiences, and
wisdom. The International Journal of
Aging & Human Development, 66, 259-281.
Levitt, H. M. (1999). The development of wisdom: An analysis
of Tibetan Buddhist experience. Journal
of Humanistic Psychology, 39(2), 86-105.
Mickler, C. ve Staudinger U. M., (2008). Personal Wisdom:
validation and age-related differences of a performance measure. Psychology and Aging, 23(4), 789-799.
Quinn, A. (2011). In
defense of wise emotions: The relation between emotion and wisdom in
autobiographical memories. Yayınlanmamış yüksek lisans tezi, Colarado
University, Colarado.
Parisi, J. M., Rebok, G. W., Carlson, M. C. Fried, L. P.,
Seeman, T. E., Tan, E. J., Tanner, E. K. ve Piferi, R. L. (2011). Can the
wisdom of aging be activated and make a difference societally? Educational Gerontology, 35(10),
867-879
Scheibe, S., Kunzmann, U. ve Baltes, P. B. (2009). New
territories of positive life-span development: Wisdom and life longings. S. J.
Lopez ve C. R. Snyder, (Ed.), Oxford
handbook of positive psychology (2. baskı) içinde (171-183). New York:
Oxford University Press.
Smith, J. ve Baltes, P.B. (1990). Wisdom-related knowledge:
Age/Cohort differences in response to life-planning problems. Developmental Psychology, 26, 494-505.
Smith, M. C. (2012). The
relationships among cognitive, spiritual, and wisdom development in adultst.
Yayınlanmamış doktora tezi, Cleveland State University, Ohio.
Sternberg, R. J. (2005). Older but not wiser? The
relationship between age and wisdom. Ageing
International, 30(1), 5-26.
Tedene-Peasley, N. S. (1992). Life events as determinants of wisdom in older adults.
Yayınlanmamış doktora tezi, The University of Arizona, Arizona.
The National Council on the Aging ve Metlife Foundation,
(2005). Wisdom Works: 2003-2005 Program
Report: Fostering Civic Engagement Among Older Adults, 15 Mart 2012, http://www.ncoa.org/news-ncoa-publications/publications/wisdomworksreport.pdf
Topdemir, H. G. (2010). Sofos, sofist, filozof: Hayat ve
bilgelik. Hayat ve Felsefe Sempozyumu,
4-6 Kasım 2010, Çankırı.
Trowbridge, R. H. (2005). The scientific approach of wisdom. Yayınlanmamış doktora tezi,
University of Cincinnati, Ohio.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder