28 Ağustos 2024 Çarşamba

“Rus'u kazıyın altından Tatar çıkar”

 “Rus'u kazıyın altından Tatar çıkar”

 

Bloğumda yayınlama tarihi: 5.7.2023

1

“Bizde “Türk-Rus teması” deyince akla (Osmanlı ile temasının başladığı) 1497 tarihi gelse de, ilk Türk-Rus temaslarının Avarlar ve Slav kabileleri arasında olduğunu düşünürsek, yaklaşık 1300 senelik aralıksız süregelen bir etkileşim tarihinden bahsetmek mümkündür. 1300 senedir, bölgesindeki önemini yitirmeden birbirini dikkatle takip eden iki devletin günümüzde de temkinli bir politika izlediğini söyleyebiliriz.

Şüphesiz çeşitli milletlerin kurdukları devletler birbirleriyle rekabet içinde yapılanır, büyür ve nihayet zamanla yorgun düşerek egemenliğini devreder. Türklerin ve Rusların ortak yaşam alanını teşkil eden Doğu Avrupa bu anlamda tarihin en çetin siyasal mücadelelerine sahne olmuştur. Daha milattan önce Türk kavimleri çeşitli nedenlerle batıya doğru akmaya başladılar; zamanla bu hareket süreklilik ve yoğunluk kazandı. Bu süreçte Avrupa Hunları, Bulgarlar, Avarlar, Peçenekler ve diğer Türk kavimleri bölgede siyasi yönetimlerini kurdular. Rusların neşet ettiği kavim olan Slavları siyasi düzenlerine dahil ederek birlikte yaşama alışkanlığı geliştirdiler ve Avrasya kıtasında büyük ve benzersiz siyasi, ekonomik ve toplumsal altyapılar kurdular. Türk boylarının bu coğrafyadaki idari tecrübesi son olarak Altın Ordu devletiyle taçlandı. Bu devletin zamanla zayıflayıp parçalanması ve nihayet egemenliğini Ruslara devretmesi 16. yüzyılın ikinci yarısına denk geldi. Bu idari dönüşüm sadece yapısal bir devlet düzenini kapsamayacak aynı zamanda iktidarın etkin gücü olan hükümdar sülalelerini de değiştirip yöneticilerin köken ve kaynaklarını da değiştirecektir.”

2

“Altın  Orda  döneminde  Rusların  kültür  bakımından geliştiği;  ancak  Rus  yurdunun  tam  bir  siyasi  anarşi  içinde çalkalandığı görülmektedir. Bu dönemde de Rusların yaşayış, düşünüş ve görüşlerinde Türkler etkili olmuştur. Altın Ordu’da bulunan güçlü bir merkeziyetçi devlet rejimi de Rus knezlerine örnek olmuştur.”

“Siyasi etkilerin başında Moskova Rusyası’nın kuruluşu meselesi gelmektedir. Moskova’nın birbirleriyle mücadele halinde olan diğer Rus knezliklerini kendi etrafında birleştirmesi ve Çarlık Rusyası’nın temellerini atması, Altın Orda hanları sayesinde mümkün oldu. Hanların, Rus knezliklerini arasındaki mücadelede, Moskova knezlerini desteklemeleri, onlara diğer knezlere tanınmayan hak ve imtiyazları tanımaları, Moskova’nın güçlenmesini ve diğer knezlikleri kendi etrafında birleştirmesini sağladı. Moskova knezliğini gerek diğer Rus knezliklerine karşı gerekse de yabancı düşmana karşı koruyan Altın Orda hanları, aynı zamanda Rus topraklarını Latin ve Litvanya yayılmacığına karşı destekledi ve böylece Rus topraklarının Katolikleşmesini engellediler.” https://www.anadolugazetesi.com/makale/rus-u-kaziyin-altindan-tatar-cikar.html

3

“Ayrıca hanlar tarafından vergi ve diğer yükümlülüklerden muaf tutulan ve tarihinin en rahat dönemini Altın Orda hâkimiyeti altında yaşayan Rus Ortodoks Kilisesi de bu dönemde elde ettiği güçle Moskova’yı destekleyerek Çarlık Rusyası’nın kurulma sürecini hızlandırmış, Hristiyanlığın Rus topraklarında yayılmasına hizmet etmiştir.” https://www.anadolugazetesi.com/makale/rus-u-kaziyin-altindan-tatar-cikar.html

4

 

 

“Yine üç asır Altın Orda hakimiyetinde kalan Rusların, vergiden postaya, paradan kıyafete kadar Altın Orda’dan etkilendikleri sonuç bölümünde yer almaktadır.”. https://www.anadolugazetesi.com/makale/rus-u-kaziyin-altindan-tatar-cikar.html

5

“İki ayrı ulusun birbirlerini ne ölçüde ve hangi alanda etkilediklerinin en önemli göstergelerinden biri dildir. Rus-Tatar ilişkilerinde de etkileşim dil konusunda belirgin biçimde kendini göstermiştir.

Uzun yıllar birbirine yakın coğrafyada yaşayan iki millet arasındaki derin ilişkiler, Rusça ile Türkçede ve bu dillerin lehçe ve ağızlarında izler bırakmıştır. Avarlar dönemine kadar uzanan iki dil arasındaki ilişkiler, Altın Orda dönemindeki siyasi ilişkilere bağlı olarak artmış ve dil ilişkileri bu dönemde ilk tercümanların ortaya çıkmasına zemin hazırlamıştır. 12. – 15. yüzyıllardaki Moğol saldırılarından sonra Rusçadaki Türkçe sözcük sayısı artmış, hanlıklar döneminde ise bu sayı daha da çoğalmıştır.” https://www.anadolugazetesi.com/makale/rus-u-kaziyin-altindan-tatar-cikar.html

Kemaloğlu İlyas, Altınorda ve Rusya, Rusya Üzerindeki Türk-Tatar Etkisi, Ötüken Yayınları, İstanbul, 2009. (Açıklama).

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder