ÇELİK GÜLERSOY ÇALIŞMALARIMIN ÖZÜ
Bülent Ağaoğlu
25.7.2020
1
Çelik bey
çalışmalarımda Son düzlükteyim. 66 çalışma yaptım. https://bulentagaoglu.blogspot.com/2020/07/celik-gulersoy-calismalarim-41-calsma.html
2
Çelik
Gülersoy'un 1986 yılında kurduğu İstanbul Kitaplığı özellikle
2015 yılından beri Çelik Gülersoy Vakfı yönetiminde yaşanmakta
olan büyük sorunlar sebebiyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Vasiyette
amacı;.
“Çelik Gülersoy
Vakfı’nın ve İstanbul Kitaplığı’nın kurucusu Çelik Gülersoy’un 2 Nisan 1985
tarihinde noter huzurunda yazdırdığı vasiyetinin 2. Maddesinde;
Bu mal
varlığının “Çelik Gülersoy Vakfı’nın birinci amacı olan Soğukçeşme sokağında
ana binası hazırlanan “İstanbul Kitaplığı” adındaki şehir kütüphanesi ve
arşivinin kurulmasına ve yaşatılmasına tahsis edilmesi arzumdur.
Kitaplığın
sağlığımda gerçekleştirilmesi halinde, bu
malvarlığı kitaplığın yaşatılmasında kullanılacaktır.” diyerek tüm
varlığını “İstanbul Kitaplığı”nın yaşatılmasına bıraktığı belirtiliyor.”. https://www.arkitera.com/haber/istanbul-kitapligi-halkindir/
Vakıf
yönetim kurulundaki 2 kişi Nisan 2015'de Vakıf binasını kiralamak için
girişimlerde bulunmuştur;
“Vakıf
Başkan vekili Deniz Yalav'ın, Merhum Çelik Gülersoy'un vasiyetini
yaşatmak bizim asli görevimizdir, Merhum, bu binada bu hizmetin
verilmesini vasiyet etmiştir, Diyerek diğer vakıf mütevelli üyelerinin
samimi olmadıklarını, Binayı satarak, Vakıf üzerinden "huzur hakkı"
almak istiyorlar, endişelerini dile getirdiği savunması sonucu Durum
vakıflar genel müdürlüğüne intikal ettirilmiş.” 28.7.2015. https://www.fatihhaber.com/celik-gulersoy-un-istanbul-kitapligi-otel-olacak-mi/1348/
Aslında
Vakıf Yönetim Kurulunda yer alan 3 kişiden birisi olan Deniz Yalav'ın büyük
mücadelesi olmasaydı herhalde İstanbul Kitaplığı tarihe
karışmıştı
Şimdi de Kitaplıktaki nadir eserler
satılmaya çalışılmaktadır. Bu konuda kuvvetli duyumlar vardır.
3
İstanbul
Kitaplığı'nın ilk sorumlusuyum. Mart 1986 - Ağustos 1987 arasında bizzat Çelik
beyin yönetimi altında çalıştım.
44 yıllık bilgi
hizmetleri bilgi ve meslek birikimim var.
2 Temmuz'dan
beri 22 gündür İstanbul Kitaplığı sorununa odaklandım.
Bu
kadar odaklanmamdan gelen en önemli keşiflerim;
a)
Çelik Gülersoy'un İstanbul Kitaplığı için
amaçladıklarının tamamen tersi yönde, kimi Vakıf yöneticilerinin Çelik beyin tamamen ideali dışındaki
uygulamalarının - zorlamalarının Kitaplığı yok olma tehlikesi ile karşı
karşıya bıraktığının 3 Vakıf yöneticisinden birisi olan Deniz Yalav gibi gözledim.
b)
·
Çelik Gülersoy "Bu İstanbul'u, Türklere bırakmayacaklar Mine
hanım. Gelecekler ve geri alacaklar" görüşü ile 15 Temmuz 2016 işgal girişimini, 40 yıl önce öngörerek 1975 yılında açıklamıştır.
·
Bu açıklama da basında 15 Temmuz 2016 işgal girişiminden 13 yıl önce 2003 yılında yer almıştır. ( https://bulentagaoglu.blogspot.com/2020/07/celik-gulersoy-bu-istanbulu-turklere.html ),
·
Bunun üzerine Mehmet Şevket Eygi 19 yazısında bu konudan söz etmiştir: Muhafazakar
Kalemlerin Gözünden Çelik Gülersoy: (https://bulentagaoglu.blogspot.com/2020/07/muhafazakar-kalemlerin-gozunden-celik.html)
·
İstanbul 1918 ve 1920
yıllarında işgale uğramışken ve 15 Temmuz 2016'da işgal edilmek istenilmişken,
bundan sonra
yaşanabilecek İstanbul'un işgal tehlikelerine karşı, yeni bir 15 Temmuz işgal
girişimi ihtimaline karşı;
· "İstanbul" için
· "Türkiye için"
· Çelik bey gibi okuyarak, araştırarak,
inceleyerek bilinçlenecek, bilgiyle donanacak, düşünce üreterek
topluma “ışık” olacak, İstanbul ve Türkiye konusunda, düşmanlarımız
konusunda tarihsel bilgi, kültür birikimi olan, ileriyi
görebilen vatanperver, İstanbulperver yeni Gülersoyların yetişmesi
için,
· gençlerin bilinçlenmesi için İstanbul
Kitaplığı'nın önemi çok büyüktür.
Çelik Gülersoy özellikle İstanbul ile ilgili kitaplar okuyarak, inceleyerek, araştırarak ve yazarak “İstanbul’un işgali”ni, bu büyük tehlikeyi fark etmiştir, bir
anlamda 15 Temmuz işgal girişimini 1975 yılında, yani 40 yıl önce işaret
etmiştir.
Bundan sonraki büyük
işgal tehlikesi sebebiyle,
·
24 Temmuz 2020’de Ayasofya tekrar Camiye çevrilmişken,
·
“Düşmanlar”
sözleriyle tekrar esas amaçlarını sinsice satır aralarında açıklamışken,
Ayasofya Camii’nin
hemen arkasındaki, Topkapı Sarayı’nın surlarına bitişik olan Çelik Gülersoy
Vakfı'nda Çelik beyin tamamen ideali dışında, kimi Vakıf yöneticilerince esasında
Memleket Aleyhinde Sonuçlar doğurabilecek yapılmak istenenlere ACİLEN=HEMEN=HİÇ
VAKİT GEÇİRİLMEDEN=BİR SANİYE BİLE BEKLENİLMEDEN son verilmesi, Kitaplığın canlandırılması,
dinamik bir işlerliğe kavuşturulması artık şarttır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder