“ÜNİVERSİTE
KÜTÜPHANECİLERİ ARAŞTIRMACILARA “YARDIM EDER”
DURUMDAN ÇIKIP, BİZZAT
ARAŞTIRMA EKİBİ İÇERİSİNDE YER ALMALIDIR”
Bülent Ağaoğlu
İstanbul, 2.7.2020
44 yıldır yazılı kaynaklarla kendi
kozamı örmeye çalışmaktayım. (Son dönemde bibliyograflıktan araştırmacı-yazarlığa
evrilmenin önemine odaklandım).
"Kaynaklarla birlikte yaşayan" kütüphaneciler içinden özellikle kütüphanecilik alanı dışındaki konularda araştırmacı-yazarlığı
da meslek edinecek uzmanların çoğalmasının büyük önemi olduğu düşüncesindeyim.
(Bazı örnekler; Türker Acaroğlu, Müjgan Cunbur, İsmet Binark, Hasan Duman…)
Bu alanda yapılacak çok çalışma var.
Ülkemizin en büyük sıkıntılarından
birisi de birçok konuda inceleme-araştırma hazırlanmamış olması ve yine birçok
konuda incelemelerin az sayıda mevcut olmasıdır.
Bu; 44 yılda 700 bin künye derlemiş
bir bibliyograf olarak şahsi gözlemimdir. Ayrıca bu gözlemde bulunan birçok
yazı da okudum.
Konuyla ilgili bir yeni yazıdan
alıntı;
“Saydığım sorunların aşılması
gerektiği çok açık. Ancak artık üniversite kütüphanecilerinde daha farklı
özellikler aranmalıdır. Üniversite kütüphanecileri araştırmacılara “yardım eder”
durumdan çıkıp, bizzat araştırma ekibi içerisinde yer almalıdır. Bu
yeni konum, elbette donanımlarında da farklılıklar gerektirmektedir. Kanımca,
üniversite kütüphanecilerinin başka bir bilim dalında yüksek lisans yapmaları
iyi bir çözüm olacaktır. Bu bilim dalı da kütüphanenin seslendiği çevredeki en
yüksek araştırma potansiyeli olan alan olabilir. Bunun tersi de olabilir; yani
birimin alanında lisans eğitimi almış birisinin kütüphanecilik yüksek lisansı
yapması gibi.”. 28.6.2020. https://gazetemanifesto.com/2020/universite-kutuphaneleri-368054/
Selam! Hiç yolumuz kesişmemiş fakat yukarda bahse konu Duman, Cunbur, Binark gibi isimlerle hemhal oldum. Değerli meslektaşım...
YanıtlaSil