24 Temmuz 2020 Cuma

ÇELİK GÜLERSOY VAKFI’NA YILLARDIR KÖTÜLÜK YAPMAKTA OLANLAR VE YAPACAK OLANLAR İÇİN VAKIF DUASI BEDDUASI GELENEĞİMİZ HAKKINDA ALINTILAR




ÇELİK GÜLERSOY VAKFI’NA YILLARDIR KÖTÜLÜK YAPMAKTA OLANLAR VE YAPACAK OLANLAR İÇİN VAKIF DUASI BEDDUASI GELENEĞİMİZ HAKKINDA ALINTILAR


Bülent Ağaoğlu
24.7.2020



“vakfiyyelerde, `vakfın düzenini değiştirene, Allâh’ın, Resûlünün ve meleklerin lâneti olsun’ şeklinde bedduâ kısmı vardı”. 2003. https://dergi.diyanet.gov.tr/makaledetay.php?ID=12128


“Vakıfların vakfiyelerinin sonunda bir de "Beddua" kısmı vardır. Beddua kısmında, vakıfları bozanların, çevreci tabiriyle, çevredeki hayırlı hizmetleri tahribedenlerin, Allah’ın, meleklerin ve bütün insanlığın lanetine uğramaları için beddua edilir.” 1.8.1992. (Dr. Vahdettin Akgün). (Çelik Gülersoy ile yapılan röportaj).  https://dergi.diyanet.gov.tr/makaledetay.php?ID=15165

                    . ----------------------------------------------------- .
1
Siz şahıs olarak ve kurum olarak özellikle İstanbul’da birçok tarihî eserin korunmasında ve ihyasında büyük bir örneklik simgelediniz. Acaba, tabiî çevre ile tarihî eserlerimizin muhafazasında, medeniyetin gelişmesinde, dinî değerlerin ne gibi etkileri olmuştur? Siz Bu dinî motiften nasıl etkilendiniz?
Dinî duygular kesinlikle medeniyet kurulmasında ve çevrenin korunmasında baş etkiyi yapmıştır. Tarih boyunca insanlar, hangi medeniyet, eserini yükseltmişse ve hangi güzel işi yapmışsa, bunda baş etkiyi dinimiz yapmıştır, dinler yapmıştır. Bu hizmetlerin yapılmasında Allah rızası duygusu vardır. İnsanoğlunun yaptığı güzelliklerde hep bu ulvî duygu rol oynamıştır. Vakıf müesseseleri hayırlı işlerin ve güzel, faydalı işlerin yapılması için kurulmuş hukukî müesseselerdir.
Vakıfların vakfiyelerinin sonunda bir de "Beddua" kısmı vardır. Beddua kısmında, vakıfları bozanların, çevreci tabiriyle, çevredeki hayırlı hizmetleri tahribedenlerin, Allah’ın, meleklerin ve bütün insanlığın lanetine uğramaları için beddua edilir. Bu husus, vakfiyelerin vazgeçilmez unsurudur. Sınırlı bir emanet olan vakfın korunmasında, beddua, caydırıcı bir rol oynuyor. Acaba sınırsız bir vakıf diyebileceğimiz çevrenin ve tabiatın korunmasında da bu vakıf ruhunun ve bedduanın tesiri düşünülebilir mi?
Çevrenin korunması ve vakfın devamı açısından, insanların endişeleri olmaktadır. Bu endişeyi gidermek için ölümlü olan insanoğlu, ancak beddua yolunu seçmiştir. Bu anlayış, hayır eserlere karşı yapılabilecek kötülüklerden caydırmakta müspet rol oynamaktadır. Yani manevî ve dinî duygular insanları çevrelerini korumakta daha dikkatli davranmaya, kötülükler-den sakınmaya sevketmektedir. Bir diğer husus da, benim kanaatimce, şarkın hayırseverlik ve fedakârlık, garbın müesseseleşme anlayışını birleştirmek gerekir.
İçinde:  “Çelik Gülersoy: Kur'an'daki tabiat tasvirleri dünyada ki bütün edebiyat eserlerinden daha üstündür. 1.8.1992. Yazan: Dr. Vahdettin Akgün. RÖPORTAJ : Dr. Vahdettin Akgün. https://dergi.diyanet.gov.tr/makaledetay.php?ID=15165
2
“Osmanlı uygulamasında, sâdece hükümdarlar değil, sadrâzamlar, vezîrler, beğlerbeğleri, sancak beğleri, hâli vakti yerinde olan her Müslüman vakıf yapmakta yarışıyordu. Çünkü, biliyorlardı ve inanıyorlardı ki, vakfedilen eserden insanlar faydalandığı müddetçe -ki vakfın Kıyâmete kadar devâmı öngörülüyor ve vakfiyyelerde, `vakfın düzenini değiştirene, Allâh’ın, Resûlünün ve meleklerin lâneti olsun’ şeklinde bedduâ kısmı vardı- amel defterleri kapanmayacaktır ve sevâb kazanmağa devâm edeceklerdir.. “. 2003 ** 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder