15 Ocak 2020 Çarşamba

BİBLİYOGRAFYANIN FELSEFESİ ve ÖNEMİ,

BİBLİYOGRAFYANIN FELSEFESİ ve ÖNEMİ,


Bülent Ağaoğlu

İstanbul, 10.3.2017

İnsanoğlu, dünyada hayatını sürdürürken çeşitli ihtiyaçları da hissederek yaşar. Bu ihtiyaçların hissedilmesi, nasıl giderilecekleri sorusunu da beraberinde getirir. Daha sonra bu ihtiyaçlar, ya doğrudan doğruya bireyin kendi çabalarıyla giderilir, ya da diğer bireyler ve kuruluşlar, özellikle ortak kullanımı olan nesnelerde bu ihtiyaçları giderici çözümler üretirler. 

İnsanlar, çalışma eylemi esnasında, karar alırken, herhangi bir faaliyette bulunurken, yapmakta oldukları ya da yapacakları bir eylem için yol gösterici, yardımcı ve sorun çözücü bilgilere ihtiyaç duyarlar. Bu bilgilerin bulunduğu yazılı ürünler, 'Genel Müracaat Kaynakları', ya da 'Danışma Kitapları' başlığı altında toplanırlar.1/ Bunlar; (Örneğin; adres, telefon, otel, şehir, turizm, karayolu ile ilgili) rehberler, sözlükler, kılavuzlar, liste- 15 ler, kataloglar, ansiklopediler, el kitapları, dizinler ve yazılı metinlere ilişkin bilgileri bünyelerinde toplayan bibliyografyalardır. Bütün bu eserlere, baştan sona okunmak için değil, bireyin özel ihtiyacını giderici bilgilerin bulundukları bölümler için başvurulur. 

Genel Müracaat Kaynakları'nın bir türü olan bibliyografyalar, insanoğlunun, ihtiyaçların giderilmesini birtakım araçlarla kolaylaştırma düşüncesinin pratikteki sonuçlarından biridir. Kullanıcıları, en azından bu bilgilerin içlerinde toplandığı belgelerin isimlerini ve özlü bibliyografyalarını kullanmak suretiyle de, bunun ötesinde yazılı metinlerin içeriklerine ilişkin bilgileri toplu olarak bir arada görme ihtiyacı içerisindedirler. 

Bibliyografya hazırlama eyleminin altında; insanın, hayatını birtakım araçlarla kolaylaştırma düşüncesi yattığı gibi, yine bu amaca varmak üzere 'denetim' düşüncesi de vardır. Bibliyografyalara konu olan yazılı metinler yığını denetlenmezlerse -yani bir anlamda bibliyografik kontrol 2/ bulunmuyorsa-; bütün bu eserlerden işe yarayacak bir amaç için istifade etmek zordur. Sonuçta, bazı araştırmalar tekrar edilir,(Osmanlı İmparatorluğu döneminde üretilmiş 'yazma'larda olduğu gibi) bazı yayınlar ismen yok olur. Özetle, denetimsizlik sorunları da beraberinde getirir. Bu nedenlerle insanoğlunun yazılı metinleri denetlemek eylemi büyük öncelikler kazanmış, hem binlerce bibliyografya hazırlanmış ve hem de bu iş için Devletler, ayrı ihtisas organizasyonları meydana getirmişlerdir. 

İlk bölümde de belirtildiği üzere bibliyografyalar; kullanıcıların kütüphane kütüphane dolaşıp vakit kaybetme- 16 lerini ve daha işin başlangıç aşamasında, referansların tesbitinde sorunların çıkmasını Önleyerek rahatlık ve kolaylık sağlarlar, zaman kazandırırlar, emek ve para tasarrufu meydana getirirler. 

Bundan başka bibliyografyalar, ilgili konuda literatürün büyük bir kısmını kapsadıkları taktirde boşlukları da göstermiş olurlar, fazla uğraşılmamış ve araştırma yapılmamış konulara işaret ederler. Ayrıca bibliyografyalar, kütüphaneye; sağlanması gereken yayınların tespit edilmesinde ve yayınların nerede, ne zaman ve kim tarafından neşredildiğini öğrenmede yol gösterirler ve kütüphanecilik çalışmalarına kolaylık getirirler. 

Diğer taraftan bibliyografyalar, yayın kapsamlarına ilişkin fikir ürünlerinin sayıları ve dağılımları hakkında gerekli istatistiki verilerin türetilebilmelerini sağlayacak temel verileri içerirler. Bu istatistikler sayesinde konulara göre hem ülke içi değerlendirmeler hem de ülkelerarası karşılaştırmalar yapılabilir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder