CORONA VİRÜS
AŞISI ASLA GELİŞTİRİLMEZSE NE OLACAK?
4.5.2020
Ülkeler corona virüse yönelik
tedbirlerini aşamalı olarak kaldırmaya hazırlanırken, hükümetler ekonomiye ağır
hasar veren pandemiye karşı aşı geliştirilmesi umuduyla birçok yatırım yapıyor.
Ancak, geliştirilmekte olan bazı aşıların dağıtım tarihleri için bazı
kuruluşlar tarafından çeşitli açıklamalar yapılsa da bunların hiçbiri tahminden öteye gidemiyor.
Diğer taraftan, Covid-19'a karşı bir aşı geliştirilememe
ihtimali de bulunuyor. AIDS ve SARS gibi ölümcül hastalıklara karşı günümüzde
hala bir aşı yok. Peki Covid-19’un karşı aşı bulunamaması durumda
salgınla nasıl başa çıkılabilir?
Hazırlayan: Ayşegül Engür Dahi/ntv.com.tr
ntv.com.tr 04.05.2020 - 15:12 |
Son Güncelleme : 04.05.2020 - 16:02
Dünya genelinde yeni tip corona
virüs (Covid-19) vakalarının sayısı 3 buçuk milyonu aşarken, yaklaşık 250 bin
kişinin ölümüne neden olan salgına karşı bilim insanlarının çalışmaları hız
kesmeden devam ediyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün son
açıklamasına göre dünya genelinde Covid-19’a karşı 83 aşı geliştiriliyor. ABD,
İngiltere, Çin ve Avrupa’da potansiyel 8 aşının insanlar üzerinde deneyleri
başlarken, Oxford Üniversitesi tarafından geliştirilen aşının haziran ayında
ilk sonuçlarının alınmasının ardından dağıtılabileceği duyuruldu.
Öte yandan, dünyadaki aşı
çalışmaları umut verici olsa da bilim insanları bir aşının geliştirilmesinin en
az 12 ile 18 ay sürebileceğini daha önce açıklamış, dünya yan etkileri yeterince test edilmemiş
aşıların sonuçları ile önceki yıllarda birkaç kez yüzleşmişti.
Ancak, yeni tip corona virüse
ilşkin şu anda geliştirilmiş hiçbir aşı bulunmuyor ve maalesef geliştirilememe
ihtimali de var.
TOPLUMLAR HER AN YENİ BİR KARANTİNAYA HAZIR OLMALI
Bu yüzden toplumların, Covid-19
ile birlikte yaşamayı öğrenmesi gerekiyor.
CNN’in haberine göre aşı çalışmaları hakkında dünya
politikacılarının halka nadir açıkladığı durumlardan biri aşının
olmayabileceği. Fakat bu olasılık birçok bilim insanı tarafından çok ciddiye
alınıyor. Çünkü günümüzde hala AIDS, SARS, Lassa Humması ve MERS gibi birçok
ölümcül hastalığın aşısı bulunmuyor.
Uzmanlara göre aşıya bel
bağlamadan önce şehirlerin kademeli olarak açılması ve testlerin ve fiziksel
takibin hayatın bir parçası haline gelmesi gerekiyor. Bu yüzden şehirler yavaş
yavaş açılacak ama yeni bir salgın dalgasının ortaya çıkması halinde bir anda
yeniden farklı ölçeklerde karantina tedbirlerinin devreye sokulması ihtimali
hep olacak.
Covid-19'a karşı çeşitli
tedaviler geliştirilebilir, ancak hastalık her yıl tekrar ortaya
çıkabilir. Tedbirler yeterince ciddiye alınmazsa ölüm grafiği her yıl yukarıya
doğru yükselebilir.
VİRÜSLE YAŞAMAK İÇİN TOPLUM
SÖZLEŞMESİ ÇAĞRISI
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) elçisi
ve Londra’daki Imperial College’dan küresel sağlık uzmanı olan Profesör David
Nabarro, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Hala aşısını bulamadığımız
virüsler var. Covid-19 için bir aşı olacağına veya bu aşının etkinlik ve
güvenlik testlerini geçeceğine dair kesin bir varsayımda bulunamayız. Bütün
toplumların, sabit bir tehdit olarak corona virüsten korunduğu ve toplumsal hayat ile ekonomik
faaliyetlerin virüs içimizdeyken devam edebildiği bir pozisyon almaları hayati
önemde” açıklamasını yaptı.
Nabarro, “Aşının geliştirilmemesi ihtimaline karşın
Covid-19 ile birlikte yaşamaya çalışmamız kesinlikle hayati önem taşıyor”
diyerek yeni ‘bir toplum sözleşmesi’ çağrısında bulundu.
Bununla birlikte, bazı bilim insanları yeni tip corona
virüsün AIDS ve sıtma gibi önceki
hastalıkların aksine çok hızlı mutasyon geçirmediğinden bir aşının
geliştirilebileceği konusundan emin.
ABD Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü
direktörü Dr. Anthony Fauci de dahil olmak üzere birçoğu, bunun bir yıldan 18
aya kadar olabileceğini öne sürüyor. İngiltere Baş Tıbbi Memuru Chris
Whitty gibi diğer figürler, ise aşının bir yılda geliştirilebileceğine
inanıyor.
"18 AY İÇİNDE DAHA ÖNCE HİÇBİR AŞI GELİŞTİRİLEMEDİ"
Ancak bir aşı geliştirilse bile,
bu zaman dilimlerinden herhangi birinde meyvesi
daha önce hiç elde edilmemiş bir başarı olacak.
ABD’deki Baylor Tıp Fakültesi Ulusal Tropikal Tıp Okulu
Dekanı Dr. Peter Hotez, "Şimidye değin 18 ay içinde hiçbir aşı
geliştirilmedi. Bulunursa çok saşırırım. Bu imkansız olduğu anlamına gelmiyor,
ama oldukça sıradışı bir başarı olur. Bizim bu yüzden A planına ve B planına
ihtiyacımız var” dedi.
NEREDEYSE 40 YILDIR AIDS'İN AŞISI YOK
1984 yılında, ABD Sağlık ve İnsan
Hizmetleri Bakanı Margaret Heckler Washington’daki bir basın toplantısında,
bilim insanlarının daha sonra HIV olarak
duyurulacak bir virüsü başarıyla tanımladıklarını açıklamış ve önleyici bir
aşının test için hazır olduğunu söylemişti.
Yaklaşık kırk yıl ve 32 milyon
ölümden sonra dünya hala bir AIDS aşısı bekliyor.
Aşı çalışmalarındaki zorluklar HIV
/ AIDS'in doğasıyla başladı. Bulaşıcı Hastalıklar Uzmanı Paul Offit, "İnfluenza kendisini
bir yıldan diğerine değiştirebilir, böylece bir önceki yıl doğal enfeksiyon
veya bağışıklama ertesi yıl sizi etkilemez. HIV bunu tek bir enfeksiyon
sırasında yapar yani içinizde mutasyona uğramaya devam ediyor, bu yüzden size
binlerce farklı HIV zinciri bulaşmış gibi oluyor ve mutasyon geçirirken
bağışıklık sisteminizi de sakatlıyor” dedi.
SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞI GERÇEKÇİ DEĞİL
Rota virüsüne karşı aşıyı
geliştirilenlerden biri olan Offit , sürü bağışlıklığı tartışmaları hakkında
ise, bu tür bir bağışıklığın
enfeksiyonun kendisiyle değil, aşıyla sağlanmasının önemine dikkat çekti. Toplumun büyük çoğunluğunun
hastalanmadığı durumda bile Covid-19’un etkilerinin ağır olduğunu söyleyen
Offit, “Kızamık mükemmel bir örnek. Aşılar yaygınlaşmadan önce, yılda 2 ile 3
milyon insan bu hastalığa yakalanıyordu. Covid-19’da da bu durum yaşanır”
ifadelerini kullandı.
Öte yandan, bilim insanlarının
gizemini çözemediği başka hastalıklar da var. DSÖ’ye göre, yılda 400 bin kişiye
bulaşan dang humması için etkili bir aşı, on yıllardır bulunamadı. 2017
yılında, hastalığın semptomlarını kötüleştirdiği tespit edildikten sonra bir
aşının çalışması askıya alındı. Benzer şekilde,
-rinovirüsler ve adenovirüsler için – corona virüsler gibi soğuk
algınlığı semptomlarına neden olabilen türler için aşı geliştirmek çok zor
görülünüyor. İki adenovirüs hastalığını önlemek için sadece bir aşı var ve
ticari olarak mevcut değil.
KARANTİNA UYGULAMALARI EKONOMİK VE POLİTİK OLARAK SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL
DSÖ Elçisi Nabarro, "Yüksek
umutlarınız var ve umutlarınız kesik kesik," diyerek, yavaş ve acı verici
bir aşı geliştirme sürecini anlatıyor: "Biyolojik sistemlerle uğraşıyoruz,
mekanik sistemlerle uğraşmıyoruz. Bu gerçekten vücudun nasıl tepki verdiğine
çok bağlı.”
Öte yandan, bir aşı üretilemezse, hayat şu an olduğu gibi
kalmayacaktır. Çok çabuk normale dönülmeyebilir. Doktor Neal, “Karantina uygulamaları ekonomik ve
muhtemelen politik olarak sürdürülebilir değil. Yani virüsü kontrol etmek için başka şeylere ihtiyacımız
var” açıklamasını yaptı.
Bu durum ise hükümetlerin, Covid-19'un aşısı bulunana kadar
geçen yıllar ya da 10 yıllar içinde yıllar veya on yıllar içinde de yeni bir
toplumsal ve ekonomik yaşam tarzı belirlemesinden geçiyor.
EVDEN ÇALIŞMA YENİ NORMAL OLACAK
Bunların bir yolu ise evden
çalışmanın yeni normal haline gelmesi. Aşının bulumdapı senaryoda özellikle
beyaz yakalılar için uzaktan çalışma bir standart haline gelecek. Grip/nezle
gibi hastallıklara sahip olanlar işe gasla gitmeyecek ve ofisler fazla
kalabalık olmayacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder